Yapım Aşırı Düşük Savunma – Kendi Malı Olması İstenilen İş Makinesinin Farklı Yöntemle Tevsiki
Karar No : 2019/UY.I-350
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2018/557002 İhale Kayıt Numaralı “Karayolları 7 (Samsun) Bölge Müdürlüğü Hudutları Dahilinde 72 (Amasya) ve 74 (Tokat) Şube Şefliği Yollarında Agrega Temini, Üstyapı ve Sathi Kaplama İşlerinin Yapılması İşi” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
Karayolları 7. Bölge Müdürlüğü tarafından 30.11.2018 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Karayolları 7 (Samsun) Bölge Müdürlüğü Hudutları Dahilinde 72 (Amasya) ve 74 (Tokat) Şube Şefliği Yollarında Agrega Temini, Üstyapı ve Sathi Kaplama İşlerinin Yapılması İşi” ihalesine ilişkin olarak Hn Grup İnşaat Taahhüt Proje Müh. ve Mad. San. Tic. Ltd. Şti. – Nuri Akgül İş Ortaklığı’nın 16.01.2019 tarihinde yaptığı şikâyet başvurusu hakkında idare tarafından süresi içinde karar alınmaması üzerine, başvuru sahibince 06.02.2019 tarih ve 5563 sayı ile Kurum kayıtlarına alınan 06.02.2019 tarihli dilekçe ile itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuştur.
Başvuruya ilişkin olarak 2019/165 sayılı itirazen şikâyet dosyası kapsamında yapılan inceleme neticesinde esas inceleme raporu tanzim edilmiştir.
KARAR:
Esas inceleme raporu ve ekleri incelendi.
İtirazen şikâyet dilekçesinde özetle, isteklilerin tekliflerinin İdari Şartname’nin 7.5.5’inci maddesindeki düzenleme açısından incelenmediği, düzenlemenin üçüncü maddesiyle 1 adet en az 25 ton kapasiteli ve ısıtmalı relay tankın isteklilerin kendi malı olmasının istenildiği, ancak ihale üzerinde bırakılan istekli ve diğer istekliler tarafından teklifleri kapsamında sunulan ruhsatlarında ısıtma ibaresinin bulunmadığı, ayrıca kendi malı olması istenilen makinaların ruhsat dışında herhangi bir fatura veya belge ile tevsik edilmesinin mümkün olmadığı gibi söz konusu araçların fatura ile sahiplenilemeyeceği, isteklilerin tekliflerinin İdari Şartname’nin 7.5.5’inci maddesi açısından incelemesi gerektiği iddialarına yer verilmiştir.
- A) Başvuru sahibinin iddialarının değerlendirilmesi sonucunda aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “İhaleye katılımda yeterlik kuralları” başlıklı 10’uncu maddesinde ihaleye katılacak isteklilerden mesleki ve teknik yeterliğin belirlenmesi için ihale konusu işin yerine getirilmesinde gerekli görülen tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipmana ilişkin belgelerin ihale dokümanında ve ilanda belirtilerek yeterlik değerlendirmesinde kullanılabileceği hüküm altına alınmıştır.
Yapım İşi İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin “Makine, teçhizat ve diğer ekipmana ilişkin belgeler” başlıklı 41’inci maddesinde “…(2) Ön yeterlik şartnamesi veya idari şartnamede, aday veya isteklinin kendi malı olması istenen ve teknik kriterlerine yönelik düzenleme yapılan, tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipmana ait belgelerin de başvuru veya teklif kapsamında sunulması zorunludur.
(3) Adayın veya isteklinin kendi malı olan tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipman; ruhsat, demirbaş veya amortisman defterinde kayıtlı olduğuna dair noter tespit tutanağı ya da yeminli mali müşavir, serbest muhasebeci mali müşavir veya serbest muhasebeci raporu ile tevsik edilir. Tevsik işleminin aslına uygunluğu noter tarafından onaylanmış ruhsat örneklerinin sunularak yapılması halinde örnek çıkarma işleminin ilan veya davet tarihinden sonra yapılmış olması zorunludur. …” hükmü,
Kamu İhale Genel Tebliği’nin “Tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipmana ilişkin belgeler” başlıklı 9’uncu maddesinde “9.1. İhale Uygulama Yönetmeliklerinin tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipmana ilişkin belgeleri düzenleyen maddelerinde kendi malı olma şartının aranmamasının esas olduğu hükme bağlanmıştır. İdareler tarafından bazı tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipman için aday veya isteklinin kendi malı olma şartının aranması durumunda; kendi malı olması istenen tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipmanın teknik kriter ve özelliklerine ön yeterlik şartnamesi veya idari şartnamede yer verilecek, aday veya istekliler de kendi malı olan tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipmanı; ruhsat, demirbaş veya amortisman defterinde kayıtlı olduğuna dair noter tespit tutanağı ya da yeminli mali müşavir (YMM) raporu veya serbest muhasebeci mali müşavir (SMMM) raporu ile tevsik edeceklerdir. Makine, teçhizat ve diğer ekipman için kendi malı olma koşulunun aranmaması durumunda ise aday veya isteklilerden başvuru veya teklifleri kapsamında (taahhütname, yapı araçları taahhütnamesi, kira sözleşmesi, vb.) herhangi bir belge sunmaları istenmeyecektir.
9.2. Yapım işi ihalelerinde, ihale konusu işin yürütülmesi için işyerinde bulundurulması öngörülen; tesis, makine, teçhizat ve ekipmana ilişkin bilgilere sözleşme tasarısında yer verilecektir.” açıklaması yer almaktadır.
Yukarıda aktarılan mevzuat alıntılarından, kendi malı makine, teçhizat ve diğer ekipmanın isteklinin kendi malı olma şartı aranmaması esas olmakla birlikte, bu şartın aranması durumunda; kendi malı olması istenen tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipmanın teknik kriter ve özelliklerine idari şartnamede yer verileceği, istekliler tarafından da kendi malı olan tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipmanı; ruhsat, demirbaş veya amortisman defterinde kayıtlı olduğuna dair noter tespit tutanağı ya da yeminli mali müşavir (YMM) raporu veya serbest muhasebeci mali müşavir (SMMM) raporu ile tevsik edilebileceği anlaşılmaktadır.
…
İdare tarafından ihaleye katılabilmek için 1 adet en az 12 m3 damperli kamyon, 1 adet en az 10 ton kapasiteli dijital distribütör ve 1 adet en az 25 ton kapasiteli ve ısıtmalı relay tankın isteklilerin kendi malı olması gerektiğine ilişkin yeterlik kriteri belirlendiği, isteklilerin kendi malı olan tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipmanı; ruhsat, demirbaş ve amortisman defterinde kayıtlı olduğuna dair noter tespit tutanağı yada yeminli mali müşavir raporu veya serbest muhasebeci mali müşavir raporu ile tevsik edebileceği, ayrıca isteklilerin kendi malı olan makine, teçhizat ve diğer ekipmanın teknik kriterlerine yönelik belgeleri de teklif kapsamında sunmaları gerektiğine yönelik düzenleme yapıldığı anlaşılmıştır.
04.01.2019 tarihli ve 1 sayılı ihale komisyonu kararına göre başvuru sahibinin teklifinin sınır değer üzerindeki ilk geçerli teklif olduğu, başvuru sahibi tarafından da 08.01.2019 tarihinde tebliğ edilen söz konusu ihale komisyonu kararına ilişkin 16.01.2019 tarihinde isteklilerin kendi malı olması istenilen araçlarına yönelik şikâyet başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
Anılan şikâyet başvurusuna üzerine idarece alınan 26.01.2019 tarihli karara istinaden 05.02.2019 tarihli ve 2 sayılı ihale komisyonu kararıyla;
Cm Yol İnş. Pet. Tur. Mad. Em. Gıda San. Tic. Ltd. Şti. – Kızıldağlar İnş. Pet. Tur. Mad. Eml. Gıda San. Tic. Ltd. Şti. İş Ortaklığı,
SFKC İnş. Har. San. Tic. Ltd. Şti. – İlpet Pet. İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. İş Ortaklığı,
Baş-Ka İnş. Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti.,
Suryol İnş. Mad. Tur. San. ve Tic. A.Ş.,
Saylık Yol Yapı İnş. Mad. Tic. ve San. Ltd. Şti. ve Hi-Ka Nak. İnş. Taah. Mad. Tur. Pet. Ürü. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından teklif kapsamında kendi malı olması istenilen makinelere ilişkin sunulan belgelerin uygun görülmediği ve istenilen yeterlik kriterlerini sağlamadığı gerekçesiyle tekliflerinin değerlendirme dışı bırakıldığı anlaşılmıştır.
Söz konusu karar 06.02.2018 tarihinde tebliğ edilirken başvuru sahibi tarafından da 06.02.2019 tarih ve 2019/5563 sayı ile Kurum kayıtlarına alınan dilekçe ile itirazen şikâyet başvurunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
Netice itibariyle, ihalenin Heltaş İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. üzerinde bırakıldığı, başvuru sahibinin ise ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibi olarak belirlendiği anlaşılmıştır.
Gelinen aşama itibariyle, başvuru sahibinin ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibi olarak belirlendiği dikkate alındığında incelemenin ihale üzerinde bırakılan istekliye ilişkin yapılması gerektiği değerlendirilmiştir.
İhale üzerinde bırakılan Heltaş İnşaat Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından kendi malı olması istenilen araçları tevsik etmek için 29.11.2018 tarihli serbest muhasebeci ve mali müşavir raporunun sunulduğu tespit edilmiştir. Ayrıca raporda yer alan bilgilere istinaden istekliye ait amortisman listesi, ruhsat ve fatura örneklerinin sunulduğu görülmüştür.
Söz konusu raporda; 2 adet 20 m3 kapasiteli damperli kamyon, 1 adet 25 tonluk Distribütör (Dijital) ve 1 adet 25 tonluk Relay Tank (Isıtmalı) ile 1 adet çekicinin istekli adına kayıtlı olduğunun tespit edildiği bilgisine yer verildiği görülmüştür.
İdarelerce kendi malı olması istenilen araçlara ilişkin yeterlik kriteri belirlendiği durumlarda istekliler tarafından söz konusu araçların teknik özelliklerine yönelik bilgileri içeren belgelerin de teklif kapsamında sunulması gerektiği, bu hususun ruhsat, demirbaş ve amortisman defterinde kayıtlı olduğuna dair noter tespit tutanağı yada yeminli mali müşavir raporu veya serbest muhasebeci mali müşavir raporu ile tevsik edilebileceği, kendi malı olması istenilen relay tank tevsikinin sadece ısıtma ibaresi bulunan ruhsat ile yapılmasının zorunlu olmadığı, mevzuatta öngörülen diğer tevsik yöntemlerinin kullanılabileceği, anılan istekli tarafından idarece kendi malı olması istenilen araçlara ilişkin tevsikin serbest muhasebeci mali ve mali müşavir raporu kullanılarak yapıldığı, söz konusu raporda yer alan bilgiler ve eki belgelerden araçların istenilen teknik özelliklerini karşıladığı anlaşılmış olup, başvuru sahibinin anılan istekli ile ilgili iddiasının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
Eşit muamele ilkesi gereğince yapılan incelemede ise başvuru sahibinin 16.01.2019 tarihli şikâyet başvurusu üzerine 05.02.2019 tarihli ve 2 sayılı ihale komisyonu kararıyla kendi malı olması istenilen araçların istenilen yeterlik kriterini sağlamadığı gerekçesiyle teklifleri değerlendirme dışı bırakılan yukarıda belirtilen 5 isteklinin değerlendirme dışı bırakılmasına ilişkin idare kararının da yerinde olduğu anlaşılmıştır.
…
Anılan Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikâyet başvurusunun reddine,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in AŞIRI DÜŞÜK AÇIKLAMASININ İDARE TARAFINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ, AŞIRI DÜŞÜK DEMİRBAŞ DEFTERİ İLE TEVSİK, AŞIRI DÜŞÜK SORGULAMA, AŞIRI DÜŞÜK SORGULAMADA AÇIKLAMA, AŞIRI DÜŞÜK TEKLİF SORGULAMA, Aşırı düşük değerlendirme, Aşırı düşük fiyat teklifi savunma, Aşırı düşük kik, Aşırı düşük kik kararları, Aşırı Düşük Teklif, Aşırı düşük teklif açıklama, Aşırı düşük teklif kik, KİK KARARI, KİK KARARLARI, YAPIM AŞIRI DÜŞÜK, YAPIM İHALESİNDE AŞIRI DÜŞÜK TEVSİK
Analiz Girdisinde Düzenlemesinde Nakliye Girdisinin Olmaması Nedeniyle Nakliye Giderinin Açıklanmayacağı
Karar No : 2019/MK-66
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2017/62603 İhale Kayıt Numaralı “(Van-Muradiye) Ayr-Erciş Km:0+000-19+000 İle (Van-Erciş) Ayr-Muradiye-Çaldıran-12 Bölge Hududu Km:12+000-31+600 İle Km:35+500-56+600 Kesimlerine Toprak İşleri, Sanat Yapıları, Üstyapı (Bitümlü Sıcak Karışım) Yapılması Yapım İşi” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:
Karayolları 11. Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan 2017/62603 ihale kayıt numaralı “(Van-Muradiye) Ayr-Erciş Km:0+000-19+000 İle (Van-Erciş) Ayr-Muradiye-Çaldıran-12 Bölge Hududu Km:12+000-31+600 İle Km:35+500-56+600 Kesimlerine Toprak İşleri, Sanat Yapıları, Üstyapı (Bitümlü Sıcak Karışım) Yapılması Yapım İşi” ihalesine ilişkin olarak Günsayıl İnş. Tic. ve San. Ltd. Şti. – Orak Altyapı San. ve Tic. A.Ş. İş Ortaklığı itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 11.07.2018 tarihli ve 2018/UY.II-1327 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.
Davacı Orak Altyapı San. ve Tic. A.Ş. – Günsayıl İnş. Tic. ve San. Ltd. Şti. İş Ortaklığı tarafından anılan Kurul kararının iptali istemiyle açılan davada, Ankara 14. İdare Mahkemesinin 17.10.2018 tarihli E:2018/1817, K:2018/2063 sayılı kararında “… Dava dosyasının incelenmesinden; … Dava konusu işlemin, davacı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığının (a) numaralı iddiasına yönelik kısmına ilişkin olarak; … dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler ile ilgili mevzuat birlikte değerlendirildiğinde, ihaleyi yapan idarece hazırlanan ve isteklilere verilen analiz girdilerinde Amonyum nitrat fuel-oil malzeme girdisi için ayıca bir nakliye girdisinin yer almadığı, Kamu İhale Genel Tebliği’nin 45.1.4. maddesinde idarece niteliği gereği analiz formatı hazırlanamayan iş kalemlerine ilişkin isteklilerin açıklamaları kapsamında analiz sunmalarına gerek olmadığı ve anılan iş kalemlerine ilişkin açıklamaların 45.1.13. maddesi uyarınca da yapılabileceği, davacı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığınca Tebliğ’de yer alan usullere uygun şekilde söz konusu analizlere dayanak olarak 27.02.2018 tarihli üst yazı ile açıklama konusu amonyum nitrat fuel-oil karışımına İlişkin SMMM onaylı fiyat teklifinin açıklamaları kapsamında sunulduğu, söz konusu malzeme karışımı için nakliye hesaplaması yapılması gerektiğine yönelik herhangi bir yasal mevzuat hükmünün bulunmadığı anlaşılmakta olup, ihaleyi yapan idarece de 04.103 poz nolu Amonyum nitrat fuel-oil karışımı iş kalemine ilişkin yaklaşık maliyet hesabında da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı inşaat analiz ve birim fiyatları kullanılmak suretiyle hesaplama yapıldığı ve ayrıca bir nakliye hesaplaması yapılmadığı da göz önüne alındığında, davacı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığının sunmuş olduğu aşırı düşük teklif açıklamasının bu yönüyle uygun bulunmamasında, dolayısıyla dava konusu Kurul kararında bu yönü itibariyle hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
Nitekim; Danıştay 13. Dairesi’nin 12.06.2017 tarih ve E:2017/942, K:2017/1912 sayılı kararı da aynı yöndedir.
…
Dava konusu işlemin, davacı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığının (b) numaralı iddiasına yönelik kısmına ilişkin olarak ise; … davacı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığı tarafından kendi malı olan amortisman ömrü tamamlanmış olduğu belirtilen konkasör için, aşırı düşük teklif açıklama dosyasında sunmuş olduğu demirbaş tespit raporundaki edinim bedeli (364.406,78 TL) yerine kamu kurum ve kuruluşlarınca yayımlanan 2016 yılı rayici olan 169.284,00 TL üzerinden amortisman hariç makine bedelinin 87.181,26 TL (169.284,00 TLx0,515) olarak hesaplandığı ve sunulan analizlerde 03.030 poz no.lu konkasör girdisi için 90.000,00 TL bedel öngörüldüğü, ancak anılan iş ortaklığı tarafından öngörülen bedelin 2017 yılı güncel rayiç bedelinin amortisman hariç giderlerinin (yedek parça, tamir bakım, sermaye faizi, sigorta, nakil, montaj, demontaj) toplam tutan olan 104.617,61 TL (203.141,00 TLx0,515)’nin altında olduğu, dolayısıyla istekli tarafından 03.030 poz no.lu “primer 15’x24’+sekonder 24’x16′,eleme ve yükleme tertibatlı, 25m3/saat 1′ ve 40m3/saat 2′ randımanlı konkasör” analiz girdisinin tanımında belirtilen randımana ilişkin teknik özelliğin tevsik edilmesi gerektiği, ancak davacı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığının aşırı düşük teklif açıklama dosyası kapsamında sunduğu SMMM onaylı demirbaş tespit raporundan söz konusu konkasörün istenilen randımanda (25m3/saat 1′ ve 40 m3 /saat 2′ randımanlı) olduğunun anlaşılamadığı, ayrıca açıklama kapsamında kendi malı olan konkasörün randımanına ilişkin teknik özelliğini tevsiken başkaca bir belge de sunulmadığı, dolayısıyla aşırı düşük teklif açıklamasının bu yönüyle uygun bulunmamasında mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından, dava konusu Kurul kararında bu yönü itibariyle hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; dava konusu Kurul kararının; davacı şirketlerin (a) numaralı iddiasına yönelik kısmının iptaline, davacı şirketlerin (b) numaralı iddiasına yönelik kısmı yönünden ise davanın reddine…” gerekçesiyle dava konusu işlemin kısmen iptal, kısmen reddine karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
Kamu İhale Kurulunun 11.07.2018 tarihli ve 2018/UY.II-1327 sayılı kararının (a) ile sınıflandırılan iddiaya ilişkin kısmının iptaline,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in AÇIKLAMA İSTENECEK İŞ KALEMLERİ LİSTESİ, AÇIKLAMA İSTENİLECEK İŞ KALEMLERİ, AÇIKLAMA İSTENİLEN KALEMLER ÜZERİNDEN AÇIKLAMA, ALT ANALİZ, AMORTİSMAN, AMORTİSMAN HESAPLAMASI, AMORTİSMANA TABİ EKİPMANLAR, ANALİZ FORMATI, ANALİZ GİRDİLERİ, YAPIM AŞIRI DÜŞÜK, YAPIM İHALELERİNDE ANALİZ GİRDİ VE MİKTARLARI, YAPIM İHALESİNDE AŞIRI DÜŞÜK TEVSİK
Kurumun, Görev Yönünden Reddi Gereken Başvurunun Süre Yönünden İncelenmesine Geçilmeyeceği
- Kurumun, Görev Yönünden Reddi Gereken Başvurunun Süre Yönünden İncelenmesine Geçilmeyeceği
- Kurumun Görevsizlik Yerine Süreden Red Veremeyeceği
Karar No : 2019/MK-77
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2018/482 İhale Kayıt Numaralı “Kütahya Engelsiz Yaşam Merkezi Yapımı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:
T.C. Kütahya İl Özel İdaresi tarafından yapılan 2018/482 ihale kayıt numaralı “Kütahya Engelsiz Yaşam Merkezi Yapımı” ihalesine ilişkin olarak Tarık Yıldız itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 06.09.2018 tarihli ve 2018/UY.IV-1603 sayılı karar ile başvurunun görev ve süre yönünden uygun olmadığı anlaşıldığından “Başvurunun reddine” karar verilmiştir.
Davacı tarafından anılan Kurul kararının iptali istemiyle açılan davada, Ankara 4. İdare Mahkemesinin E:2018/1963, K:2018/2380 sayılı kararında “…her ne kadar dava konusu edilen itirazen şikayet başvurusunun görev ve süre yönünden reddine ilişkin dava konusu işlemin itirazen şikayetin görev yönünden reddine ilişkin kısmında mevzuata uygunluk görülmemiş ise de; süre yönünden reddi kısmında mevzuata aykırılık bulunmadığından ve işlem bir bütün olarak değerlendirildiğinde itirazen şikayet başvurusunun usulü sebeplerinden biri ile işin esasına girilmeksizin red edilmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığından sonuç itibariyle davanın reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.” ifadesine yer verildiği görülmüş, bunun üzerine 07.11.2018 tarihli ve 2018/MK-373 sayılı Kamu İhale Kurulu Kararı alınmış ve 06.09.2018 tarihli ve 2018/UY.IV-1603 sayılı Kamu İhale Kurulu kararının başvuruyu görev yönünden reddeden kısmının iptaline karar verilmiştir.
Bu kez, Ankara 4. İdare Mahkemesinin E:2018/1963, K:2018/2380 sayılı kararının temyiz edilmesi üzerine, Danıştay Onüçüncü Dairesinin 25.12.2018 tarihli ve E:2018/3837, K:2018/4400 sayılı kararında “…Kurumun görev alanında bulunmayan ve görev yönünden reddi gereken başvurunun süre yönünden incelenmesine geçilmeyeceği dikkate alındığında, itirazen şikayet başvurusunun görev yönünden reddine dair dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuki isabetsizlik bulunmamaktadır.” ifadesine yer verilerek mahkeme kararının gerekçesinin değiştirilerek onanmasına karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle; 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
1) Kamu İhale Kurulunun 07.11.2018 tarihli ve 2018/MK-373 sayılı kararının iptaline,
2) Anılan Danıştay kararında belirtilen gerekçe doğrultusunda, görev yönünden başvurunun reddine,
Oybirliği ile karar verildi.
İhale Dokümanını Şikayetin Süresinde Yapılması Gerektiği
KAMU İHALE KURULU KARARI
Karar No : 2018/UY.II-728
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2018/55444 İhale Kayıt Numaralı “Balıkesir İli Muhtelif Mahalle Cadde ve Sokaklarının Sathi Kaplama, Bsk ve Tretuvar Yapılması İşi” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı tarafından 12.03.2018 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Balıkesir İli Muhtelif Mahalle Cadde ve Sokaklarının Sathi Kaplama, Bsk ve Tretuvar Yapılması İşi” ihalesine ilişkin olarak Güneş Asfalt Tic. ve San. Ltd. Şti.nin 06.03.2018 tarihinde yaptığı şikâyet başvurusunun, idarenin 09.03.2018 tarihli yazısı ile reddi üzerine, başvuru sahibince 19.03.2018 tarih ve 18328 sayı ile Kurum kayıtlarına alınan 19.03.2018 tarihli dilekçe ile itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuştur.
Başvuruya ilişkin olarak 2018/461 sayılı itirazen şikâyet dosyası kapsamında yapılan inceleme neticesinde esas inceleme raporu tanzim edilmiştir.
KARAR:
Esas inceleme raporu ve ekleri incelendi.
İtirazen şikâyet dilekçesinde özetle,
…
2) İşin süresinin 210 takvim günü olarak belirlendiği, 210 takvim gününden çalışılmayan günler olan cumartesi ve pazar günleri ve resmi tatil günleri çıkarılırsa geriye 142 iş günü kaldığı, yüklenici tarafından yer tesliminden sonra şantiyenin kurulumu, kazı, imalat, plent gibi çeşitli sebeplerle başka kurumlardan alınacak izinler de nazara alındığında 142 günlük süre içerisinde ihale konusu işin yapılmasının mümkün olmadığı, dolayısıyla işin takvim günü olarak değil iş günü olarak belirlenmesinin hem yükleniciyi hem de idareyi sorumluluktan kurtarabileceği,
…
iddialarına yer verilmiştir.
Başvuru sahibinin iddialarının değerlendirilmesi sonucunda aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.
1) Başvuru sahibinin 1ve 2’nci iddialarına ilişkin olarak:
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “İhalelere yönelik başvurular” başlıklı 54’üncü maddesinin birinci fıkrasında “İhale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemler nedeniyle bir hak kaybına veya zarara uğradığını veya zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia eden aday veya istekli ile istekli olabilecekler, bu Kanunda belirtilen şekil ve usul kurallarına uygun olmak şartıyla şikâyet ve itirazen şikâyet başvurusunda bulunabilirler.” hükmü,
Anılan Kanun’un “İdareye şikâyet başvurusu” başlıklı 55’inci maddesinde ise “Şikâyet başvurusu, ihale sürecindeki işlem veya eylemlerin hukuka aykırılığı iddiasıyla bu işlem veya eylemlerin farkına varıldığı veya farkına varılmış olması gereken tarihi izleyen günden itibaren 21 inci maddenin (b) ve (c) bentlerine göre yapılan ihalelerde beş gün, diğer hallerde ise on gün içinde ve sözleşmenin imzalanmasından önce, ihaleyi yapan idareye yapılır. İlanda yer alan hususlara yönelik başvuruların süresi ilk ilan tarihinden, ön yeterlik veya ihale dokümanının ilana yansımayan diğer hükümlerine yönelik başvuruların süresi ise dokümanın satın alındığı tarihte başlar.
İlan, ön yeterlik veya ihale dokümanına ilişkin şikâyetler birinci fıkradaki süreleri aşmamak üzere en geç ihale veya son başvuru tarihinden üç iş günü öncesine kadar yapılabilir…” hükmü,
İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Yönetmelik’in “Başvuru süreleri” başlıklı 6’ncı maddesinde “(1) İdareye şikâyet süresi; ihale sürecindeki şikâyete konu işlem veya eylemlerin farkına varıldığı veya farkına varılmış olması gerektiği tarihi izleyen günden itibaren Kanun’un 21’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) ve (c) bentlerine göre yapılan ihalelere yönelik başvurularda beş gün, diğer hallerde on gündür.
(2) Ancak, ilan ile ön yeterlik veya ihale dokümanına yönelik şikâyetler, birinci fıkradaki süreleri aşmamak kaydıyla başvuru veya teklif sunulmadan önce en geç ihale veya son başvuru tarihinden üç iş günü öncesine kadar yapılabilir…” hükmü,
Anılan Yönetmelik’in “Sürelerle ilgili genel esaslar” başlıklı 7’nci maddesinde “(1) Süreler;
a) İlana yönelik başvurularda ilk ilan tarihini,… izleyen günden itibaren başlar…” hükmü yer almaktadır.
Başvuruya konu ihaleye ait ilanın 09.02.2018 tarihinde, düzeltme ilanının ise 16.02.2018 yayınlandığı, söz konusu ilanın 4.3.2’nci maddesinde isteklinin kendi malı olması istenilen makine, teçhizat ve ekipmanın isimleri ve istenilen makinalara ilişkin model yılları ve özellikleri bilgisinin yer aldığı, yine aynı ilanın 2’nci maddesinin (ç) bendinde ihale konusu işin süresinin yer tesliminden itibaren 210 (iki yüz on) takvim günü olarak belirtildiği görülmüş olup, başvuru sahibi istekli tarafından söz konusu iddialara ilişkin olarak 06.03.2018 tarihinde şikâyet başvurusunda bulunulduğu tespit edilmiştir.
Yapılan inceleme sonucunda, başvuru sahibi isteklinin söz konusu iddialarının ihale ilanı ve düzeltme ilanında yer alan düzenlemelere yönelik olduğu, dolayısıyla şikâyete konu işlemin farkına varılması gereken tarihin, ihale ilanına yansıyan hususlar için 09.02.2018 ve düzeltme ilanına yansıyan hususlar için ise düzeltme ilanının yayınlandığı tarih olan 16.02.2018 olduğu, başvuru sahibinin ilana yansıyan hususlar bakımından anılan tarihi izleyen 10 gün içerisinde en geç 19.02.2018 tarihine kadar idareye şikâyet başvurusunda bulunması gerekirken bu süre geçtikten sonra 06.03.2018 tarihinde başvuruda bulunduğu, bunun da Kanun’un ve Yönetmelik’in yukarıda anılan hükümlerine aykırı olduğu anlaşılmış olup, başvuru sahibinin bahse konu 1 ve 2’nci iddiasının süre yönünden reddedilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
…
Anılan Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikâyet başvurusunun reddine,
Önceki İşin Sözleşmesinin İçeriği Benzer İşin Belirlenmesinde Önemlidir
KAMU İHALE KURULU KARARI
-
İş Deneyim Belgesi
-
Benzer İş
Karar No : 2016/UY.I-315
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2015/113312İhale Kayıt Numaralı “İzmit (Tem Otogar (K1) Köprülü Kavşağı Dahil) – Kandıra Yolu Km: 0+000 – 3+200 ve Km: 0+000 – 37+418 Kesimlerinin Yapım” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
Karayolları Genel Müdürlüğü Program ve İzleme Dairesi Başkanlığı tarafından 08.10.2015 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “İzmit (Tem Otogar (K1) Köprülü Kavşağı Dahil) – Kandıra Yolu Km: 0+000 – 3+200 ve Km: 0+000 – 37+418 Kesimlerinin Yapım” ihalesine ilişkin olarak Sağlamlar İnşaat Hafr. Nak. Tic. ve San. A.Ş. – Ö.D.F. Yılmazlar İnşaat Tur. Mad. Nak. ve Tic. Ltd. Şti. İş Ortaklığı’nın 30.11.2015 tarihinde yaptığı şikâyet başvurusunun, idarenin 09.12.2015 tarihli yazısı ile reddi üzerine, başvuru sahibince 18.12.2015 tarih ve 97966 sayı ile Kurum kayıtlarına alınan 18.12.2015 tarihli dilekçe ile itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuştur.
Başvuruya ilişkin olarak 2015/3366 sayılı itirazen şikâyet dosyası kapsamında yapılan inceleme neticesinde esas inceleme raporu tanzim edilmiştir.
KARAR:
Esas inceleme raporu ve ekleri incelendi.
İtirazen şikâyet dilekçesinde özetle, ortak girişimlerinin özel ortağınca sunulan iş bitirme belgesinin benzer işe uygun olmadığı gerekçesiyle değerlendirme dışı bırakılmalarının mevzuata aykırı olduğu, söz konusu iş bitirme belgesine konu işin ihale konusu işin birebir aynısı olduğundan benzer iş değerlendirmesi yapılmasının dahi gerekli olmadığı, belgenin alt yapı ve üst yapı imalatlarını içerdiği, ilk sözleşme bedeline tekabül eden imalatlardan yola çıkarak alt yapı ve üst yapı imalatlarının karşılanıp karşılanmadığı değerlendirmesinin doğru olmadığı, toplam sözleşme bedeli içerisinde gerçekleştirilen imalatlar bedeli dikkate alınarak benzer iş değerlendirmesi yapılması gerektiği iddialarına yer verilmiştir.
Bu nedenle belgeye konu işin ihale konusu işe veya benzer işe uygunluğu yönünden yapılan değerlendirmede, belgenin dayanağı olan sözleşmenin konusunun ve sözleşme konusu kapsamında gerçekleştirilen işlerin değerlendirilmesi gerekmekte olup işin geçici kabul, kesin kabuş işlerini yapan ve belgeyi düzenleyen Karayolları 12. Bölge Müdürlüğü’nün talebimiz üzerine gönderdiği 20.01.2015 tarihinde Kurum kayıtlarına alınan 15.01.2016 tarihli ve 10318 ayılı yazısı ekinde gelen belgeler kapsamında yer alan “Gerçekleştirilen işler ve tutarları” başlıklı tabloda 1-40 nolu hakkediş imalatları kapsamında; toprak işleri, sanat yapıları, viyadük inşaatı, tünel yapım işleri, tünel portalı miktarı cetveli, üstyapı işleri, çeşitli işler, tünel aydınlatma işleri ve tutarlarına yer verilmiş olup, belge altında yer alan açıklamada “İş Bitirme Belgesi Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği 46’ncı maddesi 4 numaralı alt bendi gereğince iş deneyim tutarı 24.724.851,29 x 1,1 = 27.197.336,42 TL olarak hesaplanmış olup yüklenici iş bitirme belgesi bu tutara göre düzenlenmiştir.” denilmektedir. Belgenin devamında, “İkisu mahallesi relökasyon yolu inşaatı hakediş bilgileri” isimli tabloda toprak işleri ve sanat yapıları olmak üzere toplamda 518.662,90 TL’lik hakediş tablosuna yer verilmiştir.
…
Belgeler arasında yer alan “Teklif mektubu” kapsamında Güllübağ Karayolu İnşaatı İcmalinde, yol işleri, viyadük işleri, tünel inşaatı, üstyapı işleri, çeşitli işler, tünel aydınlatma işleri toplamının 24.724.851,29 TL olduğu ve bu işlerin tutarlarını gösteren keşif özetinin bulunduğu belirlenmiştir. Bu belgeden sözleşmenin bağıtlanan ilk hali kapsamında da üst yapı işlerinin yer aldığı anlaşılmaktadır.
Belgeler arasında yer alan iş deneyim belgesi konusu işe ilişkin sözleşmede,
“03. İşin adı, yeri ve kapsamı:
03.1. Sözleşme konusu işin adı: Güllübağ Barajı ve Hes Projesi’ne ait Karayolu İnşaatı işidir.
03.2. Proje sahası: Erzurum İli, İspir-Yusufeli Karayolu’nun İspir İlçesinden itibaren Çoruh Nehri’nin sağ sahilinde baraj maksimum su kotu üzerinden geçerek baraj aksı mansabında mevcut Yusufeli-İspir karayoluna bağlanacak olan 7+042 km uzunluğunda karayolu güzergahıdır.
03.3. İşin niteliği, türü ve kapsamı: Güllübağ Barajı ve Hes Projesi kapsamında gerçekleştirilecek karayolu relokasyonu; bu işlerle ilgili kazı, beton, nakliye, yol kaplaması ve enjeksiyon işlerinin uygulama projelerinde gösterildiği şekil ve sözleşme eklerine, teknik şartnameye ve yasal yükümlülüklere uygun olarak yapılması işidir. İşin kapsamında 553 metre tünel, 180 metre viyadük ve 6309 metre açıkta karayolu ile bu güzergahtaki tüm sanat yapıları bulunmaktadır.
Sözleşmenin türü ve bedeli:
04.1. Madde 03’te belirtilen sözleşme konusu iş için yapılan bu sözleşmenin türü, birim fiyat teklif esas usulüyle yapılan karayolu inşaatı sözleşmesidir.
04.2. Proje sahibi tarafından verilen kesin projelere, sözleşme konusu ve keşif listesinde belirtilen iş kalemlerine dayalı olarak, yüklenici tarafından teklifinde belirttiği fiyatlarla işlerin birim fiyat ile sözleşme bedeli KDV hariç 24.724.851,29 TL’dir.
…
04.4.Bu sözleşme bedeli, keşif listesindeki miktarlar esas alınarak kabul edilmiştir. ….” şeklinde düzenlemelerin bulunduğu görülmüştür.
Aktarılan sözleşme hükümlerinden işin sözleşme tutarı olarak belirlenen 24.724.851,29 TL’lik kısmına dahil olan iş kapsamının keşif listesinde miktarları verilen iş kalemleri olduğu, sözleşme kapsamındaki işlerin yolun alt yapısı ve üstyapısı yapım işini içerdiği anlaşılmıştır.
Sözleşme ekindeki 30.09.2012 tarihli ve 40 nolu hakkediş belgesinde bu tarihe kadar gerçekleştirilen işler tutarının 43.487.065,05 TL olduğu ve yapılan işlerin de aşağıdaki gibi olduğu tespit edilmiştir:
Yol işleri : 28.270.914,14
İkisu Yol İşleri : 518.66,90
Vüyadük İşleri : 5.022.262,88
Tünel İnşaatı : 5.921.819,19
Üstyapı İşleri : 1.212.712,894
Çeşitli İşler : 587.793,053
Tünel Aydınlatma İşleri : 1.952.900,00
Toplam : 43.487.065,05
İlgili sözleşmenin “İş miktarında artma veya azalma” başlıklı 44’üncü maddesinde “44.1. Sözleşmenin uygulanması sırasında keşif ve sözleşmede öngörülmemiş olan iş artışı zorunlu hale gelirse YÜKLENİCİ keşif bedelinin %30’una kadar olan artışları süre uzatımı hariç sözleşme ve şartnamesindeki hükümler çerçevesinde yapmakla yükümlüdür. Bu durumda iş artışı nedeniyle YÜKLENİCİ’ye sadece PROJE SAHİBİ’nin uygun göreceği süre kadar süre uzatımı verilir. 44.2.İşteki artma sözleşme bedelinin %30’unu aştığı takdirde, %30’un üzerinde kalacak kısım için ek sözleşme yapmak sureti ile YÜKLENİCİ işe devam edebilir. Bu ek sözleşme şartlarında anlaşma olmadığı takdirde, PROJE SAHİBİ %30’un üzerinde kalan kısmın yatırılmasından vazgeçebilir veya bir üçüncü kişi ile anlaşabilir…..” düzenlemesi yer almaktadır. Anılan düzenlemelerden sözleşmede iş artışına ilişkin hüküm bulunduğu anlaşılmaktadır. Karayolları 12. Bölge Müdürlüğü’nden gelen belgeler arasında yer alan zeyilnamede, sözleşme taraflarınca iş artışına karar kılındığı, “…yolun üstyapısındaki alt temel, temel, sathi kaplama, yatay düşey işaretlemeler, yarma şev hendekleri ile tamamlanmayan diğer tüm işlerin sözleşme ve ekleri hükümlerine bağlı olarak tamamlanması…” konusunda anlaşıldığı görülmüştür.
Bu tespitler doğrultusunda sözleşme kapsamında gerçekleştirilen işin tamamı dikkate alındığında alt yapı ve üst yapı işlerini ihtiva ettiği, belge konusu işe ait sözleşmede belirlenmiş olan işlerin, ihale konusu iş/benzer işi kapsadığı, bu nedenle; idare tarafından belgenin benzer işe ait olmadığı doğrultusunda tespitin yapılarak teklifin değerlendirme dışı bırakılmasının mevzuata uygun olmadığı, şikayete konu belgenin ihale konusu işi/benzer işi kapsayan bir belge olarak değerlendirilmesi gerektiği; ancak, 27.197.336,42 TL’lik belge tutarının tamamının ihale konusu iş/benzer iş deneyim tutarı olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, zira ihale konusu iş kapsamında değerlendirilemeyecek olan tünel inşaatı ve tünel aydınlatma işlerini de kapsadığı dikkate alındığında, söz konusu imalatlara ilişkin ilk sözleşme bedelinde yer alan tutarların düşülmesi durumunda asgari iş deneyim tutarını sağlamadığı açık olduğundan teklifin bu gerekçeyle değerlendirme dışı bırakılması gerektiği sonucuna varılmıştır.
- Published in Aşırı Düşük Teklif, KİK KARARLARI, YAPIM AŞIRI DÜŞÜK
İlansız Pazarlık Usulünün Uygulandığı İhalelerde İstekli Veya İstekli Olabilecekler Dışında Kalanlar Açısından İdari Başvuru Zorunluluğu Bulunmadığı
DANIŞTAY ONÜÇÜNCÜ DAİRESİ KARARI
Esas No 20153669 Karar No 20153193 Tarih 17.09.2015
- İDARİ İŞLEMİN İPTALİ İSTEMİ
- DAVANIN İSTEKLİ YA DA İSTEKLİ OLABİLECEKLER ARASINDA BULUNMAYAN DAVACI TARAFINDAN ANILAN İHALENİN İPTALİ İSTEMİYLE AÇILDIĞI
- İŞİN ESASININ İNCELENMESİ SURETİYLE BİR KARAR VERİLMESİ GEREKTİĞİ
- HÜKMÜN BOZULDUĞU
ÖZET
Aday, istekli ya da istekli olabilecekler arasında bulunmayan davacı tarafından anılan ihalenin iptali istemiyle doğrudan açılan davada, diğer ilk inceleme hususları değerlendirildikten sonra işin esasının incelenmesi suretiyle bir karar verilmesi gerektiğinden, dava dilekçesinin ‘ne tevdiine ilişkin temyize konu Mahkeme kararında usul hükümlerine uygunluk bulunmamaktadır. Hüküm bozulmuştur.
İstemin Özeti İzmir 2. İdare Mahkemesi’nin 11062015 tarih ve E2015917, K2015878 sayılı kararının; aday, istekli ya da istekli olabilecekler arasında yer almayan şirketin, şikayet ve itirazen şikayet başvurusu yapmasının zorunlu olmadığı, ihalenin iptali istemiyle doğrudan açılan davada işin esasının incelenmesi gerektiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti Davacının aynı konuda açmış olduğu başka davaların da bulunduğu ve bu davaların derdest olduğu, mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu, temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Düşüncesi Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, işin gereği görüşüldü
Dava; 2. Bölge Müdürlüğü’nce tarihinde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 21. maddesinin (b) bendi uyarınca yapılan Yapımı İhalesi’nin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi’nce; 26.05.2015 tarihinde yapılan dava konusu ihale işleminin iptali istemiyle ilk önce davalı idareye şikayet başvurusunda bulunulması gerektiği, söz konusu şikayet başvurusunun reddedilmesi halinde ise Kamu İhale Kurumuna itirazen şikayet yolunun kullanılacağı, son olarak bu Kurumca verilen karara karşı yargı yoluna başvurulması gerektiği, ihaleyi yapan davalı idareye şikayet yoluna gidilmeksizin doğrudan dava açılması nedeniyle, dava dilekçesinin ve eklerinin 2577 sayılı Kanunun 15. maddesi uyarınca görevli idari merci olan ‘ne tevdi edilmesi gerektiği gerekçesiyle dava dilekçesi ve eklerinin ‘ne tevdiine karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun Tanımlar başlıklı 4. maddesinde; aday, ön yeterlik için başvuran gerçek veya tüzel kişiler veya bunların oluşturdukları ortak girişimler; istekli, mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalesine teklif veren tedarikçi, hizmet sunucusu veya yapım müteahhidi; istekli olabilecek ise, ihale konusu alanda faaliyet gösteren ve ihale veya ön yeterlik dokümanı satın almış gerçek veya tüzel kişi ya da bunların oluşturdukları ortak girişim olarak tanımlanmıştır.
Diğer taraftan; Kanun’un Pazarlık Usulü başlıklı 21. maddesinin (b) bendinde, Doğal afetler, salgın hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesi gibi ani ve beklenmeyen veya idare tarafından önceden öngörülemeyen olayların ortaya çıkması üzerine ihalenin ivedi olarak yapılmasının zorunlu olması durumu pazarlık usulünün uygulanacağı haller arasında sayılmış; İhale ve Ön Yeterlik Dokümanının Verilmesi başlıklı 28. maddesinde, İhale ve ön yeterlik dokümanı idarede bedelsiz görülebilir. Ancak, ön yeterlik veya ihaleye katılmak isteyen isteklilerin bu dokümanı satın almaları zorunludur. İlan yapılmayan ihalelerde, ihale dokümanı sadece idare tarafından davet edilenlere satılır. Doküman bedeli, basım maliyetini aşmayacak ve rekabeti engellemeyecek şekilde idarelerce tespit edilir. kuralına yer verilmiştir.
Anılan Kanun’un İhalelere Yönelik Başvurular başlıklı 54. maddesinde, İhale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemler nedeniyle bir hak kaybına veya zarara uğradığını veya zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia eden aday veya istekli ile istekli olabilecekler, bu Kanun’da belirtilen şekil ve usul kurallarına uygun olmak şartıyla şikayet ve itirazen şikayet başvurusunda bulunabilirler. Şikayet ve itirazen şikayet başvuruları, dava açılmadan önce tüketilmesi zorunlu idari başvuru yollarıdır. kuralına yer verilmiş; İdareye Şikayet Başvurusu başlıklı 55. maddesinin 1. ve 3. fıkralarında, şikayet başvurusunun, ihale sürecindeki işlem veya eylemlerin hukuka aykırılığı iddiasıyla bu işlem veya eylemlerin farkına varıldığı veya farkına varılmış olması gereken tarihi izleyen günden itibaren 21. maddenin (b) ve (c) bentlerine göre yapılan ihalelerde beş gün, diğer hallerde ise on gün içinde ve sözleşmenin imzalanmasından önce, ihaleyi yapan idareye yapılacağı ve idarenin, şikayet başvurusu üzerine gerekli incelemeyi yaparak on gün içinde gerekçeli bir karar alacağı belirtilmiş; 4. fıkrasında, belirtilen süre içinde bir karar alınmaması durumunda başvuru sahibi tarafından karar verme süresinin bitimini, süresinde alınan kararın uygun bulunmaması durumunda ise başvuru sahibi dahil aday, istekli veya istekli olabilecekler tarafından idarece alınan kararın bildirimini izleyen on gün içinde Kuruma itirazen şikayet başvurusunda bulunulabileceği vurgulanmış; Kuruma İtirazen Şikayet Başvurusu başlıklı 56. maddesinde ise, İdareye şikayet başvurusunda bulunan veya idarece alınan kararı uygun bulmayan aday, istekli veya istekli olabilecekler tarafından 55’inci maddenin dördüncü fıkrasında belirtilen hallerde ve sürede, sözleşme imzalanmadan önce itirazen şikayet başvurusunda bulunulabilir. İhalenin iptaline ilişkin işlem ve kararlardan, sadece şikayet ve itirazen şikayet üzerine alınanlar itirazen şikayete konu edilebilir ve bu kararlara karşı beş gün içinde doğrudan Kuruma başvuruda bulunulabilir. kuralı yer almıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; tarihinde pazarlık usulüyle gerçekleştirilen Yapım ihalesine davet edilmeyen davacı tarafından, ihale dokümanının ve davetiyenin kendisine de verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddi üzerine, kendilerinin anılan ihaleye davet edilmemesinin mevzuata ve temel ihale ilkelerine aykırı olduğu ileri sürülerek ihalenin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; ihale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemler nedeniyle bir hak kaybına veya zarara uğradığını veya zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia eden aday, istekli ile istekli olabileceklerin, Kanun’da dava açılmadan önce tüketilmesi zorunlu idari başvuru yolu olarak öngörülen şikayet ve itirazen şikayet başvurusunda bulunmalarının zorunlu olduğu, başvuruda bulunabilmek için aranan istekli veya istekli olabilecek sıfatının, ilan yapılmayan ve davet edilmeyenlere doküman satılmayan pazarlık usulünde kazanılması mümkün olmadığından, ilansız pazarlık usulünün uygulandığı ihalelerde istekli veya istekli olabilecekler dışında kalanlar açısından idari başvuru zorunluluğu bulunmadığının, diğer bir ifadeyle, bu kişilerce doğrudan dava açılabileceğinin kabulü gerektiği sonucuna varılmaktadır.
Bu itibarla; 4734 sayılı Kanun’da öngörüldüğü biçimde aday, istekli ya da istekli olabilecekler arasında bulunmayan davacı tarafından anılan ihalenin iptali istemiyle doğrudan açılan davada, diğer ilk inceleme hususları değerlendirildikten sonra işin esasının incelenmesi suretiyle bir karar verilmesi gerektiğinden, dava dilekçesinin ‘ne tevdiine ilişkin temyize konu Mahkeme kararında usul hükümlerine uygunluk bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin kabulü ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca İzmir 2. İdare Mahkemesi’nin 11062015 tarih ve E2015917, K2015878 sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine, kullanılmayan 45,60.-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi halinde davacı şirkete iadesine, 2577 sayılı Kanun’un 20A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere) 17.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
- Published in DANIŞTAY KARARLARI, YAPIM AŞIRI DÜŞÜK
İşin Ebatlarının Küçülmesi ve Yeni Birim Fiyat Oluşturulması
SAYIŞTAY KARARI
Dosya No 39764
Tutanak No 41196
Tutanak Tarihi 15.12.2015
- Yeni Birim Fiyat Oluşturulması
…………. Belediyesi “muhtelif cadde ve sokaklarında tretuvar tamir bakım ve yenileme” işinde 15*30*70 ebatlarda renkli beton bordür döşenmesi iş kalemi yapımı iptal edilerek yerine 15*30*50 ebatlarda renkli beton bordür döşenmesi iş kalemi yapılmıştır.
İhale dosyasından; …………. Belediyesinin yaklaşık maliyeti ………TL olan muhtelif cadde ve sokaklarında tretuvar tamir bakım ve yenileme işi için ihaleye çıktığı, 15*30*70 ebatlarda beton bordür döşemesi işinin ……..TL ile yaklaşık maliyet içinde en yüksek iş kalemi olduğu anlaşılmıştır. “15*30*70 ebatlarda beton bordür” döşemesi iş kalemi yaklaşık maliyette birim fiyatı …… TL iken ……. İnşaat Tic.San.Ltd.Şti. bu iş kalemine ……… TL teklif vererek ihaleyi almıştır. Daha sonrasında ise söz konusu iş kalemi hiç yapılmayarak yerine benzer iş kalemi olan “15*30*50 ebatlarda renkli beton bordür” döşemesinin yapılması kararlaştırılmıştır. Söz konusu iş kaleminin birim fiyatının belirlenebilmesi için önce idare tarafından bu iş kaleminin analizi yapılmış ve birim fiyatı ……… olarak belirlenmiş daha sonrada belli bir kırım uygulanarak ………. TL olarak yeni birim fiyat kararlaştırılmıştır.
04.03.2009 tarih ve 27159 sayılı mükerrer Resmi Gazetede yayımlanan Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği eki Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 22’inci maddesinde yeni fiyatın tespitinde iş kalemi niteliğine göre sıralamaya uyularak oluşturulan analizlerden birinin kullanılacağı belirtilmiş ve ilk sırada yüklenicinin birim fiyatlarının/teklifinin tespitinde kullanarak teklif ekinde idareye sunduğu ve yeni iş kalemi ile benzerlik gösteren iş kalemlerine ait analizler sayılmıştır.
Söz konusu “iş”te yüklenici iş kalemlerine ait analiz sunmamıştır. Ancak, ……..Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü tarafından hazırlanan yeni birim fiyat analizleri aşağıda belirtildiği gibi hem 15*30*70 ebatlarda renkli beton bordür döşenmesi iş kalemi hem de “15*30*50 ebatlarda renkli beton bordür döşenmesi aynıdır.
Buradan da anlaşılacağı üzere iptal edilen iş kalemi ile yeni birim fiyatı belirlenen iş kalemi aynı nitelikte ve aynı maliyettedir.
…
Her ne kadar dilekçesinde, 15*30*70 ve 15*30*50 şeklindeki iki farklı bordür uygulamasının benzer analiz giderlerine sahip olmadığı ve yeni işin ebatların farklılığı ve renkli olmasının hem girdi maliyetlerini hem de işçilik maliyetlerini arttırdığı ve buna göre yapılan analizin noksan olduğu ileri sürülmekte ise de, söz konusu işin yaklaşık maliyetine ilişkin ihale dokümanı incelendiğinde, iptal edilen 15*30*70 beton bordür döşenmesi iş kalemi için belirlenen birim fiyatı ……. TL iken, yeni iş kalemi olan 15*30*50 renkli beton bordür döşenmesi iş kaleminin de birim fiyatının …………. TL olarak belirlendiği, benzer şekilde, yine söz konusu işte kullanılan iş kalemlerinden 15*25*50 renkli beton bordür döşenmesi işine ilişkin yaklaşık maliyet hesabında da birim maliyetin ……… TL olarak belirlendiği, dolayısıyla, anlaşılmıştır. İşin renkli bordür olması ve ebatların küçülmesinin birim fiyatları önemli oranda etkilemediği
İhale süreci incelendiğinde; yapılmasından vazgeçilen iş kaleminin yaklaşık maliyette (……..TL) en büyük kalem olduğu (……..TL) ve yüklenici bu kalemi hem yaklaşık maliyete göre hem de diğer teklif veren firmaların birim fiyat teklifine göre düşük teklif vermiştir. Bu durumdan da anlaşıldığı üzere yüklenici iptal edilecek iş kalemini çok düşük teklif verip diğer kalemleri daha yüksek belirleyerek aşırı düşük fiyat sorgulaması yapılmadan ihaleyi almıştır. Şayet ihale ………. İnşaat Tic.San.Ltd.Şti yerine en yüksek teklif veren firmaya verilmiş olsaydı; …….Belediyesi belirlenen yeni iş kalemi ile daha düşük bir bedelle söz konusu işin tamamını yaptırmış olacaktı çünkü diğer firmaların verdiği tekliflerde bütün kalemlerde eşdeğer bir kırım varken ………İnşaat Tic.San.Ltd.Şti.nin ise sadece hiç yapılmayan kalem olan 15*30*70 bordür döşemesi (15*30*70 bordür yaklaşık maliyet ………. TL, firmanın teklifi …….. TL) ile yaklaşık maliyette 13.460,00 m öngörülen ama 1.012,00m yapılan 10*20*50 bordür döşemesine (10*20*50 bordür yaklaşık maliyette …….. TL, firmanın teklifi ……..TL) yaklaşık olarak %75 kırım vererek ihaleyi almıştır.
Ayrıca sorumlunun dilekçesinde konunun soruşturma konusu olduğu belirtilmiştir. Sayıştay’a intikal eden belgelerden ön inceleme aşamasının tamamlandığı ve kamu zararı tutarının tahsil edildiği ve soruşturma izni verilmemesi gerektiği yönünde karar alındığı anlaşılmıştır. Rapor dosyası ve eki belgelerden tahsilatın gerçekleştirildiğine ilişkin bir belge mevcut değildir.
Bu itibarla, 6.Daire tarafından 271 sayılı ilamın 6 ncı maddesiyle verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE,
(… Daire Başkanı ………, …Daire Başkanı …….. ile Üyeler …….. ve …………’ın; “271 sayılı ilamın 6 ncı maddesiyle; …….. Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğünce ihale edilen “……… Tretuvar Tamir Bakım ve Yenileme İşi”nde, “yeni birim fiyat belirlenen bir iş kalemine ilişkin olarak yüklenicinin teklif ettiği aynı mahiyetteki iş kaleminin birim fiyatı dikkate alınmadan yeni birim fiyat belirlenmesi sonucu toplam ……… TL kamu zararına neden olunduğu” iddiasıyla tazmin hükmü verilmiştir.
İlamda, iptal edilen “15*30*70 ebatlarda beton bordür döşenmesi” iş kalemi için İdarece yaklaşık maliyette belirlenen birim fiyat ………. TL iken, yeni iş kalemi olan “15x50x30 renkli beton bordur döşenmesi” iş kalemi birim fiyatının da …….. TL olarak belirlendiğinden hareketle, bu iki iş kaleminin aynı mahiyette olduğu ve yüklenicinin “15x70x30 renksiz beton bordür döşenmesi” işi için verdiği (……. TL/Mtül) teklif fiyatın, aslında farklı bir iş kalemi olan “15x50x30 renkli beton bordür döşenmesi” işi için de aynen uygulanması gerektiğinden bahisle, toplam ………-TL. kamu zararı hesabı çıkarıldığı görülmüştür.
Savunmaya göre,2011 yılı sonunda yaklaşık maliyeti hazırlanıp 2012 yılı başında ihalesi yapılan 2 nolu tretuvar yapım işinde de, daha önceki yıllarda yaptırılan “15x70x30 ölçülerindeki beton bordur yaptırılması” iş kalemi öngörülmüş ve ona göre yaklaşık maliyet hazırlanmıştır. Ancak, 15x70x30 ölçülerindeki beton bordürün “Şehir İçi Yollar Tasarım Kurallarına” uygun olmadığı ve yapılan tretuvarların yüksek olduğu, yaşlı ve engelli vatandaşların inmekte çıkmakta zorluk çektikleri, araç kapılarının sürtündüğü, çarptığı veya açılmadığı yönlerinde yapılan çok sayıda şikâyetler üzerine belediye üst yönetiminin de şifahi talimatları doğrultusunda iptal edilerek mimari açıdan daha estetik ve uygun olan 15x50x30 ölçülerindeki renkli beton bordur iş kalemi yaptırılmıştır.
Öncelikle, İdare’nin böyle bir proje değişikliği yapma yetkisinin olduğu kabul edilmiş ve İlamda bu husus sorgulanmamıştır.
Yine, savunmada yer alan ;
“Yeni iş kalemi için yapılan analizin eksik ve hatalı olduğu,
Yaptırılmasından idarece vazgeçilen 15x70x30 ölçülerindeki beton bordürün dik olarak uygulanmakta olup, renksiz olduğu, İdarece yaptırılan 15x50x30 ölçülerindeki beton bordürün ise, yatay olarak döşenmekte olup, renkli ve pahalı bir bordür uygulaması olduğu,
15x30x70 ebadındaki bordür dik uygulandığından 15 cm lik tabana yastık harcı konulurken, 15x30x50 ebadındaki bordur yatay uygulandığından 30 cm lik tabana yastık harcı konulduğu, bu durumda yapılan yeni analize 2 katı yastık harcı maliyeti konulması gerekeceği,
Diğer taraftan, 15x30x70 bordur uygulamasında 70 cm aralıkla derz dolgu harcı, 15x30x50 ebadında bordur uygulamasında 50 cm. aralıkla derz dolgu harcı konulması gerekiyor olmasına rağmen, yeni yapılan analize beton harç, malzeme ve işçilik giderlerinin sehven yanlış yansıtıldığı, olması gereken analizin uygulanması sonucu bulunan birim fiyatın daha yüksek olacağı (…….. TL/Mtül),
Her iki iş kaleminin de; ölçüleri, şekli, uygulama tekniği, yapım şartları, teknik özellikleri farklı olup, aynı mahiyette değerlendirilemeyeceği,
İdarenin yaptığı piyasa araştırmasına göre yeni iş kalemi için önerilen rakamın piyasa fiyatları ile uyumlu ve uygun olduğu, ortalama piyasa fiyatı ve gerçek değeri ……..-……….-TL/Mtül olan bir imalatı idarenin …….-TL/Mtül fiyatından yaptırdığı,”
Şeklindeki açıklamalar ışığında konu değerlendirildiğinde;
Yapım İşleri Genel Şartnamesinin “Sözleşmede bulunmayan işlerin fiyatının tespiti” başlıklı 22 nci maddesinde;
“(1) 12nci maddenin 4üncü fıkrasında belirtilen proje değişikliği şartlarının gerçekleştiği hallerde, işin yürütülmesi aşamasında idarenin gerekli görerek yapılmasını istediği ve ihale dokümanında ve/veya teklif kapsamında fiyatı verilmemiş yeni iş kalemlerinin ve/veya iş gruplarının bedelleri ile 21 inci maddeye göre sözleşme kapsamında yaptırılacak ilave işlerin bedelleri, ikinci fıkrada belirtilen usuller çerçevesinde yüklenici ile birlikte tespit edilen yeni birim fiyatlar üzerinden yükleniciye ödenir.
(2)Yeni fiyatın tespitinde iş kalemi veya iş grubunun niteliğine göre aşağıdaki sıralamaya uyularak oluşturulan analizlerden biri kullanılır:
a)Yüklenicinin birim fiyatlarının/teklifinin tespitinde kullanarak teklifi ekinde idareye sunduğu ve yeni iş kalemi/grubu ile benzerlik gösteren iş kalemlerine/gruplarına ait analizlerle kıyaslanarak bulunacak analizler.
b)İdarede veya diğer idarelerde mevcut olan ve yeni iş kalemine/grubuna benzerlik gösteren analizlerle kıyaslanarak bulunacak analizler.
c)İhaleyi yapan idarenin daha önce gerçekleştirdiği ve ihale konusu işe benzer nitelikteki yapım işlerinin sözleşmelerinde ortaya çıkan iş kalemleri/gruplarına ait maliyet analizleriyle kıyaslanarak bulunacak analizler.
ç)Yeni iş kaleminin/grubunun yapılması sırasında tutulacak puantajla tespit edilecek malzeme miktarları, işçi ve makinelerin çalışma saatleri ile diğer tüm girdiler esas alınarak oluşturulacak analizler.
….
Hükümleri yer almaktadır.
Söz konusu işte yüklenici İdareye tekliflerine ait analizler sunmamıştır. Dolayısıyla, yeni iş kalemine ilişkin Yüklenici analizi mevcut değildir. Yine, savunmada yer alan ifadeler değerlendirildiğinde, ilamda geçen; “yüklenicinin teklif ettiği aynı mahiyetteki iş kaleminin birim fiyatı” nın mevcudiyetinden de söz edilemez.
Şartnamede geçen, “İdarede veya diğer idarelerde mevcut olan ve yeni iş kalemine/grubuna benzerlik gösteren analizlerle kıyaslanarak bulunacak analizler” hükmü kapsamında ………. Bakanlığı analizlerinden yararlanılarak yeni analiz ve yeni birim fiyat oluşturulmuş ve uygulanmıştır.(……….-TL/Mtül) (Yaklaşık maliyet cetvelinde, söz konusu iş kalemi için uygulanan analiz sonucu belirlenmiş olan birim fiyat ise,…….. TL/Mtül.dür.)
Bu itibarla, burada kamu zararı doğduğundan bahsetmek mümkün değildir. sadece adı geçen yüklenicinin toplam teklifi kapsamında iptal edilen veya edilmeyen birkaç imalata düşük teklif vererek kendisine avantaj sağlamış olabileceğinden bahsedilebilir. Ancak, ihale aşamasında yapılması gereken (aşırı düşük teklif sorgulaması gibi) bazı işlemler, İhale Komisyonu tarafından yapılmamış ve ihale gerçekleşmiştir. Yasal başvuru ve şikayet yolları kullanılmamış ve ihale kesinleşmiştir. İhale sonrasındaki bahsi geçen işlemler ise mevzuata uygun olarak gerçekleştirildiğinden, tazmin hükmünün kaldırılması gerekir.” Şeklindeki azınlık görüşlerine karşı), oyçokluğuyla,
Karar verildiği 15.12.2015 tarih ve 41196 sayılı tutanakta yazılı olmakla iş bu ilam tanzim kılındı.
- Published in Aşırı Düşük Teklif, SAYIŞTAY KARARLARI, YAPIM AŞIRI DÜŞÜK
Meslek Odası Kaydı Silinmiş Mühendisler Kamu İhalelerine Katılabilir mi?
Meslek Odası Kaydı Silinmiş Mühendisler Kamu İhalelerine Katılabilir mi?
Mühendislerin bağlı oldukları meslek odasından kayıtlarının silinmesi durumunda kamu ihalelerine girip giremeyecekleri sorununu çözebilmek için öncelikle mühendislerin meslek odalarına kayıt olma zorunluluklarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerekmektedir.
Mühendislerin Meslek Odalarına Kaydolma Zorunlulukları Var Mıdır?
6235 Sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunun “ Umumi hükümler” başlıklı 33. maddesinde “ Türkiye’de mühendislik ve mimarlık meslekleri mensupları mesleklerinin icrasını iktiza ettiren işlerle meşgul olabilmeleri ve mesleki tedrisat yapabilmeleri için ihdisasına uygun bir odaya kaydolmak ve azalık vasfını muhafaza etmek mecburiyetindedirler.” Düzenlemesiyle meslek odasına kaydolmadan mühendislerin görevlerini ifa edemeyecekleri açıkça düzenlenmiştir.
İnşaat Mühendisler Odası Ana Yönetmeliğinin 7. Maddesinin a bendinde; “Türkiye’de inşaat mühendisliği mesleğinde çalışabilmek için, inşaat mühendisi veya inşaat yüksek mühendisleri, Oda’ya üye olmak zorundadırlar.” Düzenlemesi bulunmaktadır.
Aynı yönetmeliğin 11. Maddesinde “…Üyelikle ilgili bu Yönetmeliğin 7 nci maddesinde belirtilen nitelikleri yitirenler, üyelikten çıkarılır…” düzenlemesi bulunmaktadır.
Kamu İhale Hukuku Açısından Değerlendirme
4734 Sayılı Kamu İhale Kanununun “İhaleye Katılımda Yeterlik Kuralları” başlıklı 10. maddesinin 1. Fıkrasının (b) bendinde, istenilecek belgeler sayılırken, diğer belgeler yanında “Mesleki ve teknik yeterliliğin belirlenmesi için;
“İsteklinin mevzuatı gereği ilgili odaya kayıtlı olarak faaliyette bulunduğunu ve teklif vermeye yasal olarak yetkili olduğunu kanıtlayan belgelerin” sunulması zorunluluğunu getirmiştir. Bu durum meslek odasına kayıtlı bulunan mühendislerin kayıtlı olduklarına dair belgeyi ibraz etmelerini gerektirmektedir.
Aynı Yasanın 37. maddesinde, tekliflerin değerlendirilmesinde, öncelikle belgeleri eksik olduğu tespit edilen isteklilerin tekliflerinin değerlendirme dışı bırakılmasına karar verileceği kurala bağlanmıştır.
Yapım İşleri ihaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 38. maddesinin birinci fıkrasında (ihale tarihi itibarıyla yürürlükte olan hâliyle), ihalelerde aday veya isteklilerden, tüzel kişi olması hâlinde ilgili mevzuatı gereği kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından, ilk ilan veya davet tarihinin ya da ihale veya son başvuru tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belgenin istenilmesinin zorunlu olduğu belirtilmiştir.
25.01.2017 tarih ve 29959 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”in 2. Maddesi:
“… Aynı Yönetmeliğin 31 inci maddesinin yedinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(7) İhaleye katılım ve yeterlik kriterlerine ilişkin sunulan belgelerin, EKAP üzerinden veya kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının internet sayfası üzerinden temin edilebilmesi ve teyidinin yapılabilmesi durumunda, bu belgeler için belgelerin sunuluş şekline ilişkin şartlar aranmaz.” Düzenlemesiyle meslek odasına kayıt belgesinin internet vasıtasıyla temin edilebilmesi sebebiyle aslının teklifle birlikte ibrazı şartını kaldırmıştır.
Adı geçen yönetmeliğin 4. Maddesinde ise;
“ Aynı Yönetmeliğin 38 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde; üçüncü fıkrasındaki “(a), (b), (c) ve (ç)” ibareleri “(a) ve (b)” şeklinde değiştirilmiştir.
“(1) İhalelere katılacak aday veya istekliler tarafından,
- a) Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesinin,
- b) Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirkülerinin,
teklif kapsamında sunulması zorunludur. Ayrıca aday veya isteklilerin ihale tarihi itibariyle mesleki faaliyetlerini mevzuatı gereği ilgili odaya kayıtlı olarak sürdürmesi gerekmekte olup, ihale üzerinde kalan isteklinin sözleşme imzalanmadan önce, bu durumu tevsik eden belgeleri 4734 sayılı Kanun ve ilgili mevzuat ile ön yeterlik ve ihale dokümanında yer alan düzenlemelere uygun olarak sunması gerekmektedir.”
Düzenlemesiyle mühendislerin ihale tarihi itibariyle meslek odasına kaydının sürdürmelerinin zorunlu olduğu açıkça düzenlenmiştir.
Tüm bu açıklamalar ve mevzuat göz önünde bulundurulduğunda meslek odası kaydı silinmiş mühendisler kamu ihalelerine katılamayacağı, girmesi durumunda değerlendirme dışı bırakılacağı sonucuna ulaşılmıştır.
- Published in MAKALELER
Muadil Yemeklerin İçerik Ve Çiğ Girdi Miktarları Esas Alınarak İsteklilerce Teklif Fiyatlarının Oluşturulabileceği
- Sınır Değer
- Yemek Aşırı Düşük
- İdari Şartnamede Personel Yaş Sınırı Getirilmesi
- Muadil Yemeklerin İçerik Ve Çiğ Girdi Miktarları Esas Alınarak İsteklilerce Teklif Fiyatlarının Oluşturulabileceği
KAMU İHALE KURUL KARARI
Toplantı No : 2018/070
Gündem No : 42
Karar Tarihi : 27.12.2018
Karar No : 2018/UH.I-2106
BAŞVURU SAHİBİ: Bin Aş Grup Yem. İnş. Tur. Nak. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.,
İHALEYİ YAPAN İDARE: Metro İstanbul San. ve Tic. A.Ş.,
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2018/458692 İhale Kayıt Numaralı “Malzemeli Yemek Pişirme, Servis Etme ve Servis Sonrası Hizmetleri Alımı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
Metro İstanbul San. ve Tic. A.Ş. tarafından 23.11.2018 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Malzemeli Yemek Pişirme, Servis Etme ve Servis Sonrası Hizmetleri Alımı” ihalesine ilişkin olarak Bin Aş Grup Yem. İnş. Tur. Nak. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.nin 19.11.2018 tarihinde yaptığı şikâyet başvurusunun, idarenin 21.11.2018 tarihli yazısı ile reddi üzerine, başvuru sahibince 03.12.2018 tarih ve 58108 sayı ile Kurum kayıtlarına alınan 03.12.2018 tarihli dilekçe ile itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuştur.
Başvuruya ilişkin olarak 2018/1749 sayılı itirazen şikâyet dosyası kapsamında yapılan inceleme neticesinde esas inceleme raporu tanzim edilmiştir.
KARAR:
Esas inceleme raporu ve ekleri incelendi.
İtirazen şikâyet dilekçesinde özetle,
1) Teknik Şartname’nin J.6 numaralı maddesinde “Yüklenicinin çalıştıracağı personel 18 yaşından gün almış; kadın ise 50, erkek 55 yaşından gün almamış olacaktır.” düzenlemesinin bulunduğu, yaş sınırı getirilmesinin mevzuata uygun olmadığı,
2) Teknik Şartname’nin J.4 numaralı maddesinde “Yüklenici çalıştırdığı personelin İş Hukuku, Sosyal Sigorta Mevzuatı ve diğer kanun ve yönetmeliklerden doğan yükümlülüklerini yerine getirmekle mükelleftir, sigortasız işçi çalıştıramaz. Çalıştırdığı personelin yıllık izinleri verilecek, yıllık izne gönderilmeyen personellerin yıllık izin ücretleri ve Ramazan ayında personele ücretleri tam ödenecek, sigortaları tam yatırılacaktır.” düzenlemesinin bulunduğu, Anayasa ve 4857 sayılı İş Kanunu’nda personelin ücreti karşılığında yıllık izne gönderilmemesine yönelik bir hüküm bulunmadığından bu düzenlemede değişiklik yapılması gerektiği,
3) İdari Şartname’nin 33.2’nci maddesi uyarınca teklifi sınır değerin altında kalan isteklilerden aşırı düşük teklif açıklaması istenileceği, bu kapsamda Teknik Şartname’de bir aylık örnek menüye yer verildiği, ancak örnek menüdeki yemeklerden karışık dolma (etsiz) ve peynir tatlısının içerik ve gramajlarının aynı Şartname’de bulunmadığı, tekliflerin eşit şartlarda hazırlanması ve aşırı düşük tekliflerin eşit şartlarda açıklanması için örnek menüdeki yemeklerin içerik ve çiğ girdi miktarlarının eksiksiz olarak düzenlenmesi gerektiği,
4) Hizmet İşleri Genel Şartnamesi’nin “İş ve işyerlerinin korunması ve sigortalanması” başlıklı 19’uncu maddesinin dördüncü fıkrasında “Hizmet türüne göre sigorta gerektiği takdirde uygulanacak sigorta türü veya türleri ve teminat limitleri günün koşullarına uygun olmak şartıyla sözleşmesinde veya eklerinde belirtilir.” hususlarının belirtildiği, Sözleşme Tasarısı’nın “İş ve işyerinin korunması ve sigortalanması” başlıklı 21’inci maddesinde ise “21.1. İş ve işyerlerinin korunmasına ilişkin sorumluluk Genel Şartnamenin 19 uncu maddesinde düzenlenen esaslar dahilinde yükleniciye aittir.
21.2. Sigorta türleri ile teminat kapsamı ve limitleri:
21.2.1. Bu madde boş bırakılmıştır.” düzenlemelerine yer verildiği, bu kapsamda 21’inci maddenin kendi içerisinde çelişkili olduğu, sigorta türü ve teminat limitlerinin belirtilmesi gerektiği iddialarına yer verilmiştir.
Başvuru sahibinin iddialarının değerlendirilmesi sonucunda aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.
1) Başvuru sahibinin 1’inci iddiasına ilişkin olarak:
Teknik Şartname’nin “Personele İlişkin Hükümler” başlıklı (J) bölümünün 6’ncı maddesinde “Yüklenicinin çalıştıracağı personel 18 yaşından gün almış; kadın ise 50, erkek 55 yaşından gün almamış olacaktır.” düzenlemesi bulunmaktadır.
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Temel İlkeler” başlıklı 5’inci maddesinde, “İdareler, bu Kanuna göre yapılacak ihalelerde; saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumludur…” hükmü,
Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin “Personel durumuna ilişkin belgeler” başlıklı 40’ıncı maddesinde “(1) İhale konusu işin niteliği esas alınarak, çalıştırılması öngörülen personelin sayısı ve nitelikleri dokümanda belirtilir. Ancak, idare tarafından ihaleye katılım ve yeterlik kriteri olarak, personel çalıştırıldığına, çalıştırılacağına veya personelin sayısı ya da niteliklerine ilişkin belge istenemez…” hükmü,
Kamu İhale Genel Tebliği’nin “Personel durumu” başlıklı 66’ncı maddesinde “66.1. Hizmet alımı ihalelerinde, personele yönelik yeterlik kriteri belirlenemeyecek ve bu kapsamda aday veya isteklilerden personele ilişkin herhangi bir belge sunmaları istenmeyecektir. Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 40’ıncı maddesi uyarınca, idarece ihtiyaç duyulması halinde ihale konusu işin ifası sırasında istihdamı öngörülen personelin sayısı ve nitelikleri dokümanda belirtilecek, yine idarece gerek görülmesi halinde personelin niteliklerine ilişkin ayrıntılı düzenlemeler ile deneyim süresine ilişkin düzenlemeye teknik şartnamede yer verilecektir. Teknik şartnamede yapılan personele ilişkin düzenlemede personelin niteliği ve/veya deneyim süresi ile ilgili bazı belgeler istenmiş ise bu belgeler sözleşmenin imzalanmasının ardından işe başlanmadan önce yüklenici tarafından idareye sunulacaktır.” açıklamaları yer almaktadır.
Kamu ihale mevzuatı uyarınca ihale konusu işin niteliği esas alınarak, idarelerce rekabet, eşit muamele, ihtiyacın uygun şartlarla karşılanması ile verimlilik ve fonksiyonellik ilkeleri çerçevesinde çalıştırılması öngörülen personelin niteliklerine ilişkin belirlemelerin ihale dokümanında yapılmasının mümkün olduğu anlaşılmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun “Eşit davranma ilkesi” başlıklı 5’inci maddesinin birinci fıkrasında “İş ilişkisinde dil, ırk, renk, cinsiyet, engellilik, siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayrım yapılamaz.” hükmüne yer verilmiş, ayrıca Kanun’un çeşitli maddeleriyle özellik arz eden bazı durumlarda belirli yaş ve cinsiyet gruplarının belirli hallerde ve işlerde çalıştırılmasına kısıtlama getirilmiş olmakla birlikte, çalıştırılacak işçilere üst yaş sınırı getirilmesine ilişkin bir düzenlemeye yer verilmemiştir
Çalışma hakkının yaş bakımından sınırlandırılmasına ilişkin iş mevzuatı hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, bir işte çalıştırılacak işçilere üst yaş sınırı getirilmesinin ancak bu sınırı gerektirecek Kanun’da sayılan hallerin bulunması veya işin niteliği gereği bünyesinde tehlike barındırması gibi nedenlerle belirli bir yaşın üzerindekilerin çalışmasını sakıncalı kılacak haklı gerekçelerin varlığı halinde mümkün olacağı kabul edilmelidir. Ayrıca 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda da yaşlılık aylığı bağlanmasına dair sigortalılara prim gün sayısı ve yaş sınırı getirildiği görülmüştür.
İhale konusu işin yemek pişirme, servis etme ve servis sonrası hizmetleri alımı olduğu dikkate alındığında, personelin yapacağı işin mahiyeti ve niteliği itibarıyla özel olarak bir beden kuvveti, sağlık durumu, hızlı hareket edebilme kabiliyeti gibi özellikler dikkate alınmaksızın personelin tümü için Teknik Şartname’de üst yaş sınırı belirlenemeyeceği anlaşıldığından, başvuru sahibinin bu iddiasının yerinde olduğu ve idarece yapılan düzenlemenin mevzuata aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
2) Başvuru sahibinin 2’nci iddiasına ilişkin olarak:
Teknik Şartname’nin “Personele İlişkin Hükümler” başlıklı (J) bölümünün 4’üncü maddesinde “Yüklenici çalıştırdığı personelin İş Hukuku, Sosyal Sigorta Mevzuatı ve diğer kanun ve yönetmeliklerden doğan yükümlülüklerini yerine getirmekle mükelleftir, sigortasız işçi çalıştıramaz. Çalıştırdığı personelin yıllık izinleri verilecek, yıllık izne gönderilmeyen personellerin yıllık izin ücretleri ve Ramazan ayında personele ücretleri tam ödenecek, sigortaları tam yatırılacaktır.” düzenlemesi bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu çerçevesinde yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilememekte, işçinin her hizmet yılına karşılık gelen yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanması gerekmektedir. Bahse konu Kanun’un “Sözleşmenin sona ermesinde izin ücreti” başlıklı 59’uncu maddesinde ise iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücretinin ödeneceği hüküm altına alınmıştır.
Bu itibarla, “yıllık izne gönderilmeyen personel” şeklinde bir ifade kullanılması uygun olmamakla birlikte, düzenlemenin esasen ücretlerin her şartta ödenmesinin temin edilmesini ve işçi haklarının korunmasını amaçladığı, uygulamada işveren tarafından mevzuata uygun hareket edilmesinin zorunlu olduğu, bu doğrultuda düzenlemenin ihalenin iptalini gerektirecek bir durum oluşturmadığı sonucuna varılmış, bu nedenlerle ikinci iddia uygun bulunmamıştır.
3) Başvuru sahibinin 3’üncü iddiasına ilişkin olarak:
İdari Şartname’nin “Sınır değer” başlıklı 33’üncü maddesinde teklifi sınır değerin altında kalan isteklilerden aşırı düşük teklif açıklaması istenileceği düzenlenmiş, Teknik Şartname’nin ekinde de bir aylık örnek yemek menüsüne ve yemeklerin içerik ve çiğ girdi miktarlarına yer verilmiştir.
Kamu İhale Genel Tebliği’nin “Hizmet alımı ihalelerinde sınır değer tespiti ve aşırı düşük tekliflerin değerlendirilmesi” başlıklı 79’uncu maddesinde “…79.2.6. Malzemeli yemek hizmet alımı ihalelerinde aşırı düşük tekliflerin değerlendirilmesinde kullanılmak üzere teknik şartnamede asgari iki haftalık örnek menü düzenlemesi yapılır ve bu menüde yer alan yemeklerin içerikleri ile çiğ girdi miktarları belirtilir…” açıklamalarına yer verilmiştir.
Bu kapsamda, Teknik Şartname’de örnek menü ve menüdeki yemeklerin içerik ve çiğ girdi miktarlarına yer verilmesi gerekmekle birlikte, başvuruya konu durumda olduğu gibi az sayıda yemeğin içerik ve çiğ girdi miktarlarına yer verilmediği hallerde bahse konu yemeklere muadil yemeklerin içerik ve çiğ girdi miktarları esas alınarak isteklilerce teklif fiyatlarının oluşturulabileceği, aşırı düşük tekliflerin sorgulanması aşamasında ise açıklama istenirken idarece söz konusu yemeklerin içerik ve çiğ girdi miktarları isteklilere bildirilerek bu eksikliğin telafi edilebileceği, dolayısıyla bu eksikliğin tekliflerin sağlıklı şekilde oluşturulması ve değerlendirilmesini engelleyecek, ihalenin iptal edilmesini gerektirecek boyutta olmadığı, bu nedenlerle başvuru sahibinin üçüncü iddiasının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
4) Başvuru sahibinin 4’üncü iddiasına ilişkin olarak:
Kamu İhale Genel Tebliği’nin “İş ve işyerlerinin korunması ve sigortalanması” başlıklı 76’ncı maddesinde “…76.4. Sözleşme taslağının (21.1.) maddesinde iş ve/veya işyerlerinin sigortalanmasına ilişkin yükümlülüğün yükleniciye ait olduğu belirtilmesine rağmen, idari şartnamenin “Teklif fiyata dahil olan giderler” maddesinde sigorta giderine yer verilmediği ve/veya sözleşme taslağının (21.2.) maddesinde sigorta türü veya türleri ile sigorta teminatının kapsam ve limitinin belirlenmediği hallerde, iş ve/işyerlerinin sigortalanmasının istenmediği ve sigorta giderinin de teklif fiyata dahil giderler arasında yer almadığı kabul edilmek suretiyle teklifler değerlendirilecektir…” açıklamalarına yer verilmiştir.
İdari Şartname’nin “Teklif fiyata dahil olan giderler” başlıklı 25’inci maddesinde sigorta giderinin de teklif fiyatına dâhil olduğu belirtilmemekte, Sözleşme Tasarısı’nın “İş ve işyerinin korunması ve sigortalanması” başlıklı 21’inci maddesinde ise “21.1. İş ve işyerlerinin korunmasına ilişkin sorumluluk Genel Şartnamenin 19 uncu maddesinde düzenlenen esaslar dahilinde yükleniciye aittir.
21.2. Sigorta türleri ile teminat kapsamı ve limitleri:
21.2.1. Bu madde boş bırakılmıştır.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Netice itibarıyla, Sözleşme Tasarısı’nın 21.1’inci maddesinde iş ve işyerlerinin korunmasına ilişkin yükümlülüğün yükleniciye ait olduğu belirtilmesine rağmen, İdari Şartname’nin “Teklif fiyata dahil olan giderler” maddesinde sigorta giderine yer verilmemiş ve Sözleşme Tasarısı’nın 21.2’nci maddesinde sigorta türü ile sigorta teminatının kapsam ve limiti belirlenmemiş olmakla birlikte, bu durumlarda Kamu İhale Genel Tebliği’nin 76.4’üncü maddesi uyarınca iş ve/işyerlerinin sigortalanmasının istenmediği ve sigorta giderinin de teklif fiyata dahil giderler arasında yer almadığı kabul edilmek suretiyle tekliflerin oluşturulacağı ve değerlendirileceği açık olduğundan, iddiaya konu hususun ihalenin iptal edilmesini gerektirmediği sonucuna varılmış, bu kapsamda dördüncü iddia uygun bulunmamıştır.
Sonuç olarak, yukarıda mevzuata aykırılıkları belirtilen işlemlerin düzeltici işlemle giderilemeyecek nitelikte işlemler olduğu tespit edildiğinden, ihalenin iptali gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
Anılan Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (a) bendi gereğince ihalenin iptaline,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in HİZMET AŞIRI DÜŞÜK, KİK KARARLARI, YEMEK AŞIRI DÜŞÜK
Aşırı Düşük Teklif Savunması Nasıl Hazırlanır?
- Aşırı Düşük Teklif Savunması Hazırlanması
- Aşırı Düşük Sorgulama
- Teklifi Oluşturan Bileşenler
- Kamu İhale Kanununun 38. maddesi
Kamu ihale Kanununun 38. maddesi[1], bir istekli tarafından ihaleye sunulan teklifin, diğer istekli tekliflerine ve yaklaşık maliyet tutarına oranla aşırı düşük kalması, başka bir anlatımla sunulan teklifin yeterli ekonomik değerlere sahip olmaması durumunda, Aşırı Düşük Teklif Sorgulaması yapılmasını şart koşmuştur. Kamu İhale Kurumu tarafından aşırı düşük teklif sorgulamasına dair verilen kararlarda, karmaşık Kamu İhale Mevzuatının konuya dair hükümleri istisnasız uygulanmaktadır. Bu durum çoğu firma açısından ihale dışı kalma tehlikesi ile karşı karşıya kalınması anlamını taşımaktadır. Teklifleri Aşırı düşük bulunan firmaların birçoğu İhale mevzuatı çerçevesinde açıklama yapamamakta, Kamu İhale Kurumu`nun önüne giden pek çok Aşırı Düşük Teklif Savunması da Kurum tarafından yetersiz bulunarak isteklilerin teklifi değerlendirme dışı bırakılmaktadır.
Kamu ihale Hukukunun en karmaşık kurumlarından birisi aşırı düşük teklif savunması hazırlanmasıdır. İstekliler tarafından yapılan tekliflerin idare tarafından değerlendirilmesi sonucunda aşırı düşük olarak belirlenmesi, firmaların dikkatli olmasını gerektiren karmaşık ve zorlu bir aşamanın başlangıcıdır. Firmaların aşırı düşük sorgulaması karşısında ihalenin uhdelerinde kalmasını temin edebilmek için aşırı düşük savunmalarının Kamu İhale Mevzuatıyla uyumlu, en küçük bir noksanlık barındırmayan ve kusursuz olarak hazırlanmış olması gerekmektedir.
Teklifleri aşırı düşük bulunan isteklilerin, teklifi oluşturan bileşenlere ilişkin, maliyetler ve diğer unsurlar açıklamaları sırasında şekli belgeleri kullanarak savunma yapma mecburiyeti söz konusudur. Hizmet alımı ihaleleri ile Yapım isleri ihalelerinin açıklanmasında çok sayıda farklılık bulunmakta olup, mevzuatta isteklilerce kavranamayan çok sayıda kavram bulunmaktadır. Aşırı düşük tekliflere Savunma hazırlanması özel uzmanlık gerektiren bir durum olduğundan istekli firmaların bu konuda danışmanlık almaları önem taşımaktadır.
Hazırlanacak savunma dosyasında sunulması gereken tüm belgeler ve savunma yazıları 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu, İhaleye İlişkin Yönetmelikler ve Kamu İhale Genel Tebliğine uygun hazırlanmalı, yetkili kurumlardan temin edilecek belgelerle tevsik edilmelidir.
Aşırı düşük teklif savunması yapılırken karşılaşılan zorlukların en önemlilerinden birisi de idare tarafından isteklilere mevzuat gereği tanınan kısıtlı süredir. Bu süre 3 gün olarak dahi belirlenebildiğinden savunma hazırlanırken sadece titiz değil aynı zamanda seri bir şekilde de çalışmak gerekmektedir.
Günümüzde yapılan savunmaların büyük bölümünün yetersiz bulunarak kabul edilmediği, noksan savunmaların ihaleyi kazanamayan bazı firmaların ekonomik olarak zor durumda kalmalarına hatta yok olmalarına sebep olduğu göz önünde bulundurulduğunda, aşırı düşük teklif savunmasının hızlı, eksiksiz ve mevzuata uygun olarak hazırlanması hayati bir önem arz etmektedir.
İhale sürecinde aşırı düşük teklif sorgulamasının tam olarak yapılmasının tek sonucu bulunmamaktadır. Firmanın ihaleyi kazanması ve kar etmesinin yanı sıra ihale sürecinde elde edilecek yüksek meblağlı bir iş deneyimi ile sektördeki rekabette öne çıkmak ve belli büyüklükteki ihalelere katılmanın da önü açılacaktır.
[1] http://www.asiridusukteklif.com/4734-sayili-kamu-ihale-kanunu/
- Published in MAKALELER
- 1
- 2