Not : Karardaki mevzuat eski tarihli olduğundan başvuru süreleri gözardı edilmelidir ancak karar kavramlar itibariyle geçerliliğini koruduğu için paylaşılmıştır.
Karar No : 2014/UH.IV-1271
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2008/3526 İhale Kayıt Numaralı “01.04.2008-31.03.2009 Tarihli Koruma Ve Güvenlik Hizmeti Alımı.” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
Yıldız Teknik Üniversitesitarafından 27.02.2008 tarihinde açık ihale usulü ile yapılan “01.04.2008-31.03.2009 Tarihli Koruma ve Güvenlik Hizmeti Alımı” ihalesine ilişkin olarak başvuru sahibince 17.02.2014tarih ve 5806sayı ile Kurum kayıtlarına alınan dilekçe ile başvuruda bulunulmuştur.
Başvuruya ilişkin olarak 2014/768sayılı şikâyet dosyası kapsamında yapılan inceleme neticesinde ön inceleme raporu tanzim edilmiştir.
KARAR:
Şikâyet dilekçesi ve ön inceleme raporu incelendi:
Başvuru dilekçesinde özetle, başvuru konusu ihalenin kendileri üzerine bırakıldıktan sonra itirazen şikâyet başvurusu nedeniyle ihale sürecinin uzadığı aşamada teklif geçerlik süresinin uzatılmasına yönelik bir beyanda bulunulmadığı, idarece gönderilen sözleşmeye davet yazısının teklif geçerlik süresinin bitiminden sonra kendilerine ulaştığı, sözleşme imzalamamaları gerekçesiyle haklarında ihalelere katılmaktan 1 yıl süreyle yasaklama kararının verilerek geçici teminatlarının irat kaydedildiği, yasaklamaya ilişkin açtıkları dava üzerine verilen Danıştay kararı ile yasaklamanın kaldırıldığı, Danıştay kararının haklılıklarını ispatladığı, geçici teminatın kendilerine iade edilmesi gerektiği iddialarına yer verilmiştir.
17.02.2014 tarihli itirazen şikâyet dilekçesi ve İstanbul 10. İdare Mahkemesi’nce Kuruma gönderilen E:2013/2078, K:2013/1782 sayılı karar incelendiğinde; başvuru sahibinin yasaklama işlemine karşı açtığı davada ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararın, Danıştay 13. Dairesi’nin 22.04.2011 tarih ve E:2009/5244, K: 2011/1763 sayılı kararı ile bozulduğu anlaşılmaktadır. Mevcut incelemeye konu husus ise isteklinin geçici teminatının gelir kaydı işlemine ilişkindir.
Yapılan incelemede, sözleşme imzalamaması nedeniyle başvuru sahibi hakkında idarece yasaklama kararı verildiği ve geçici teminatının gelir kaydedildiği, geçici teminatın gelir kaydına karşı 19.06.2008 tarihinde idareye şikâyet başvurusunda bulunduğu (İdarenin 21.02.2014 tarih ve 36903431 sayılı yazısı ekinde gönderilen belgelerden, başvuru sahibi tarafından çekilen ve teminatın irat kaydedilmesine ilişkin işlemin geri alınması gerektiği, idarenin söz konusu işleminin mevzuata aykırı olduğunu ifade eden 18.06.2008 tarihli ihtarnamenin 19.06.2008 tarihinde idareye ulaştığı görülmüş, söz konusu ihtarname idareye yapılmış şikâyet başvurusu olarak değerlendirilmiştir. Anılan ihtarnamede şikâyete konu hususun 18.06.2008 tarihli yazı ile öğrenildiği belirtilmiştir.), aynı gün İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açıldığı, İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 31.12.2008 tarih ve E:2008/368, K:2008/794 sayılı görevsizlik kararı üzerine, İstanbul 10. İdare Mahkemesinde dava açıldığı, İstanbul 10. İdare Mahkemece esastan verilen karar için temyize gidildiği, Danıştay 13. Dairesi’nin 28.01.2013 tarih ve E:2011/1706, K:2013/147 sayılı kararında “…geçici teminatın irat kaydedilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle davalı Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörlüğüne karşı açılan davada; idari merci tecavüzü nedeniyle dosyanın merciine tevdii kararı verilmesi gerekirken, davanın esasının incelenmesi suretiyle verilen İdare Mahkemesi Kararında usule uyguluk görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle;…İstanbul 10. İdare Mahkemesi’nin 30.11.2010 tarih ve E:2009/1122, K:2010/1764 sayılı kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine” ifadelerine yer verildiği, Danıştay’ın usulden bozma kararı üzerine İstanbul 10. İdare Mahkemesince alınan E:2013/2078, K:2013/1782 sayılı karar ile dava dilekçesinin İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15’inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında Kurumumuza gönderildiği, mahkeme kararı ve dava dilekçesinin 20.01.2014 tarihinde Kurum kayıtlarına alındığı ve aynı gün İhalelere Yönelik Yapılacak Başvurular Hakkında Yönetmelik’in 15’inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca başvurunun idareye gönderildiği tespit edilmiştir. Bu kez yine geçici teminatın idarece irat kaydedilmesine yönelik işlemin mevzuata aykırı olduğu iddiası ile 17.02.2014 tarihinde Kuruma itirazen şikâyet başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır.
19.06.2008 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan İhalelere Yönelik Yapılacak Başvurular Hakkında Yönetmelik’in 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasında “Kuruma itirazen şikayet süresi; Kanunda ve bu Yönetmelikte özel süre öngörülmeyen hallerde onbeş gündür. Bu süre, idareye yapılan şikayet üzerine alınan kararın bildirimini veya otuz gün içinde idarece karar verilmemesi halinde bu sürenin bitimini izleyen günden itibaren başlar.” hükmü yer almaktadır.
Anılan Yönetmelik hükmü uyarınca idareye yapılan şikâyet başvurusu (19.06.2008) üzerine idarenin otuz günlük karar verme süresini izleyen on beş gün içerisinde Kuruma itirazen şikâyet başvurusunda bulunulması gerekirken bu sürenin bitiminden sonra 17.02.2014 tarihinde Kuruma itirazen şikâyet başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Öte yandan 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 9’uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Çözümlenmesi Danıştayın, idare ve vergi mahkemelerinin görevlerine girdiği halde, adli ve askeri yargı yerlerine açılmış bulunan davaların görev noktasından reddi halinde, bu husustaki kararların kesinleşmesini izleyen günden itibaren otuz gün içinde görevli mahkemede dava açılabilir. Görevsiz yargı merciine başvurma tarihi, Danıştaya, idare ve vergi mahkemelerine başvurma tarihi olarak kabul edilir.” hükmü aynı Kanun’un 15’inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Dilekçelerin görevli mercie tevdii halinde, Danıştaya veya ilgili mahkemeye başvurma tarihi, merciine başvurma tarihi olarak kabul edilir.” hükmü yer almaktadır. Anılan Kanun maddelerinde adli yargı yerlerinde açılmış davanın görev yönünden reddedilmesi halinde, kararların kesinleşmesini izleyen günden itibaren otuz gün içinde görevli mahkemede dava açılabileceği, görevsiz yargı merciine başvurma tarihinin idare mahkemesine başvurma tarihi olarak kabul edileceği, idare mahkemesinin dilekçeyi görevli merciye tevdii halinde ise idare mahkemesine başvuru tarihinin ilgili merciye başvuru tarihi olarak kabul edileceği hüküm altına alınmıştır. Bu çerçevede, Asliye Ticaret Mahkemesinin 31.12.2008 tarihli görevsizlik kararı üzerine 23.03.2009 tarihli dava dilekçesi ile İdare Mahkemesi’ne yapılan başvurunun Kanun’un maddesinin aradığı “kararların kesinleşmesini izleyen günden itibaren otuz gün içinde başvurma” koşulunu sağladığı kabulü yapılarak Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan davanın tarihi (19.06.2008) Kuruma başvuru tarihi olarak değerlendirilse dahi, 19.06.2008 tarihinde aynı zamanda şikâyet başvurusunun da yapıldığı, şikâyete idarece verilecek cevap beklenmeksizin Kuruma yapılan başvurunun (İstanbul 10. İdare Mahkemesi tarafından Kuruma gönderilen dava dilekçesi) İhalelere Yönelik Yapılacak Başvurular Hakkında Yönetmelik’in 15/2 maddesi uyarınca idareye gönderildiği, Yönetmelik’in aradığı şekil unsurları tamamlanarak yapılan başvurunun ise 17.02.2014 tarihinde Kurum kayıtlarına alındığı, 17.02.2014 tarihli başvurunun ise süre yönünden uygun olmadığı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onuncu fıkrasının (c) bendi uyarınca gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 60 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere;
Başvurunun reddine,
Oybirliği ile karar verildi.