İtirazen Şikayet Başvurusunun On Günlük Süre İçerisinde Yapılmamış Olması
İtirazen Şikayet Başvurusunun On Günlük Süre İçerisinde Yapılmamış Olması
Karar No : 2021/UH.IV-540
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2021/42761 İhale Kayıt Numaralı “340 Adet Otobüsün Tamir, Bakım, Onarım, Yedek Parça ve Lastik değişimi Hizmet Alımı İşi” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı Satın Alma ve İhale Daire Başkanlığı tarafından 26.02.2021 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “340 Adet Otobüsün Tamir, Bakım, Onarım, Yedek Parça ve Lastik Değişimi Hizmet Alımı İşi” ihalesine ilişkin olarak başvuru sahibince 04.03.2021 tarih ve 11293 sayı ile Kurum kayıtlarına alınan dilekçe ile başvuruda bulunulmuştur.
Başvuruya ilişkin olarak 2021/415 sayılı dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde ön inceleme raporu tanzim edilmiştir.
KARAR:
Ön inceleme raporu ve ekleri incelendi.
Başvuru dilekçesinde özetle;
1) Sözleşme Tasarısı’nın “Cezalar ve sözleşmenin feshi” başlıklı 16’ncı maddesinde sözleşmeye aykırılık halleri belirtilmiş olup bu aykırılığın ardı ardına veya aralıklı olarak kaç defa gerçekleştirilmesi durumunda sözleşmenin feshedileceği hususunda herhangi bir bilgiye yer verilmediği, bu durumun Tip Sözleşme Tasarısı’nın 26 nolu dip notunda yer alan düzenlemelere aykırı olduğu,
2) Fiyat farkının genel endeks üzerinden hesaplanacağı ile ilgili düzenlemenin uygun olmadığı iddialarına yer verilmiştir.
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 54’üncü maddesinin birinci fıkrasında “İhale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemler nedeniyle bir hak kaybına veya zarara uğradığını veya zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia eden aday veya istekli ile istekli olabilecekler, bu Kanunda belirtilen şekil ve usul kurallarına uygun olmak şartıyla şikâyet ve itirazen şikâyet başvurusunda bulunabilirler.” hükmü yer almaktadır.
İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Yönetmelik’in “Başvuruların şekil unsurları” başlıklı 8’inci maddesinin beşinci fıkrasında “İtirazen şikayet dilekçelerine, başvuruda bulunmaya yetkili olunduğuna dair belgeler ile imza sirkülerinin aslı veya yetkili mercilerce onaylı örneklerinin, idareye verilen şikayet dilekçesinin bir örneği varsa şikayete idarece verilen cevabın bir örneği ile başvuru bedelinin, teminat alınan hallerde başvuru teminatının Kurum hesaplarına yatırıldığına dair belgenin eklenmesi zorunludur.” hükmüne,
Anılan Yönetmelik’in “Ön inceleme konuları ve ön inceleme üzerine yapılacak işlemler” başlıklı 16’ncı maddesinde “(1) Başvurular öncelikle;
…
ğ) Başvuru bedelinin, teminat alınacak hallerde ise başvuru teminatının yatırılıp yatırılmadığı,
…
yönlerinden sırasıyla incelenir.
…
(3) Birinci fıkrada yer alan bilgi ve belgeleri içermeyen ve henüz başvuru süresi dolmamış olan itirazen şikâyet başvurularında, başvuru süresinin sonuna kadar söz konusu eksiklikler başvuru sahibi tarafından giderilebilir.
(4) Yapılan ön inceleme sonucunda, bir aykırılığın tespit edilmesi halinde bu hususa ilişkin ön inceleme raporu düzenlenir.” hükmüne,
Aynı Yönetmelik’in “Ön inceleme konularına aykırılık üzerine alınacak kararlar” başlıklı 17’nci maddesinde ise “(1) 16’ncı maddenin birinci fıkrası bakımından bir aykırılığın tespiti üzerine Kurul tarafından başvurunun reddine karar verilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Yapılan inceleme sonucunda 4734 sayılı Kanun’un 53’üncü maddesi (j) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca itirazen şikâyette bulunanlarca yatırılması zorunlu olan başvuru bedelinin Kurum hesaplarına yatırılmadığı tespit edilmiştir.
Söz konusu eksikliklerin, başvuru sahibi tarafından giderilebilmesi için Kurumun internet adresi üzerinden yayımlandığı, ancak anılan eksikliklerin İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Yönetmelik’in 16’ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca idareye 22.02.2021 tarihinde yapılan şikâyet başvurusuna ilişkin olarak idarece alınan kararın tebliğ edildiği 25.02.2021 tarihini takip eden on günlük itirazen şikâyet süresinin son günü olan 08.03.2021 Pazartesi günü mesai bitimine kadar giderilmediği anlaşılmıştır.
Bu itibarla, 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince başvurunun şekil yönünden reddi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
Başvurunun reddine,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in İhale Danışmanı, İhale Danışmanlığı
Şartnamedeki Genel Hükümler Bölümünde İstenilen Belgelerin Teklif Dosyasıyla Birlikte Sunulmasının Zorunlu Olmadığı
Şartnamedeki Genel Hükümler Bölümünde İstenilen Belgelerin Teklif Dosyasıyla Birlikte Sunulmasının Zorunlu Olmadığı
Karar No : 2021/UH.II-579
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2020/541002 İhale Kayıt Numaralı “Sonuç Karşılığı Laboratuvar Hizmet Alımı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
Ankara İl Sağlık Müdürlüğü tarafından 13.11.2020 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Sonuç Karşılığı Laboratuvar Hizmet Alımı” ihalesine ilişkin olarak Sıemens Healthcare Sağ. A.Ş.nin 14.12.2020 tarihinde yaptığı şikâyet başvurusunun, idarenin 22.12.2020 tarihli yazısı ile reddi üzerine, başvuru sahibince 30.12.2020 tarih ve 59658 sayı ile Kurum kayıtlarına alınan 30.12.2020 tarihli dilekçe ile itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuştur.
Başvuruya ilişkin olarak 2020/2187 sayılı itirazen şikâyet dosyası kapsamında yapılan inceleme neticesinde esas inceleme raporu tanzim edilmiştir.
KARAR:
Esas inceleme raporu ve ekleri incelendi.
İtirazen şikâyet dilekçesinde özetle,
…
2) İhale üzerinde bırakılan istekli tarafından teklif edilen İ2000SR cihazının üretiminin durdurulmuş olduğu, bu nedenle anılan istekli tarafından teklif edilen cihazın üretimde olduğuna ilişkin sunulan belge ve bilgilerin teyit edilmesi gerektiği, Teknik Şartname’nin “Diğer Genel Hükümler” başlıklı 8.11’inci maddesinde “…Üretimden kaldırılmış cihazlarla teklif verilemez. Teklif edilen cihazların halen üretilmekte olduğu belgelendirilmelidir.” düzenlemesinin bulunduğu, söz konusu cihazın halen üretimde olduğunun belgelendirilmesi amacıyla sunulan Üsküdar 5. Noterliği tarafından onaylanmış 07.01.2019 tarihli ve 01808 sayılı belgenin ihale tarihi itibariyle geçerliliğini koruyup korumadığının değerlendirilmediği, dolayısıyla anılan belge ile söz konusu cihazın üretiminin devam ettiği sonucuna varılamayacağı, anılan cihazın üretiminin devam edip etmediği hususunun ABBOT Türkiye Temsilciliğinden sorulması gerektiği iddialarına yer verilmiştir.
…
2) Başvuru sahibinin 2’nci iddiasına ilişkin olarak:
İdari Şartname’nin “İhaleye katılabilmek için gereken belgeler ve yeterlik kriterleri” başlıklı 7’nci maddesinde “7.1. İsteklilerin ihaleye katılabilmeleri için aşağıda sayılan belgeleri teklifleri kapsamında sunmaları gerekir:
…
7.5.4. İsteklinin teklifi kapsamında sunması gerektiği teknik şartnamede belirtilen belgeler…” düzenlemesi,
Teknik Şartname’nin “Diğer Genel Hükümler” başlıklı 8’inci maddesinde “Yüklenicinin işin yapılacağı laboratuvara kuracağı cihazların yaşı sözleşme süresi bitiş tarihi itibariyle 10 (on) yaşını geçmemelidir. On yaşını dolduran cihazlar yenisiyle değiştirilecektir. Üretimden kaldırılmış cihazlarla teklif verilemez. Teklif edilen cihazların halen üretilmekte olduğu belgelendirilmelidir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Başvuru sahibinin itirazına konu düzenlemenin Teknik Şartname’nin “Diğer Genel Hükümler” başlıklı 8’inci maddesinde yer aldığı, İdari Şartname’de anılan hususa ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı görülmüştür.
Teklif edilen cihazların halen üretilmekte olduğunun belgelendirilmesine ilişkin yapılan düzenlemenin Teknik Şartname’nin “Diğer Genel Hükümler” başlıklı 8’inci maddesinde yer aldığı görülmekle birlikte anılan düzenlemede söz konusu belgelerin teklif dosyası kapsamında sunulması gerektiğine ilişkin bir ifadenin bulunmadığı, dolayısıyla anılan belgenin sunulmasına ilişkin düzenlemenin yeterlik kriteri olmadığı anlaşılmış olup, başvuru sahibinin anılan iddiasının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
Anılan Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikâyet başvurusunun reddine,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in İhale Danışmanı İstanbul, İhale Danışmanlığı
Taşıma İşi İhalesi – Ara Toplamların Belirtilmesine Gerek Olmadığı
Taşıma İşi İhalesi – Ara Toplamların Belirtilmesine Gerek Olmadığı
Karar No : 2021/UH.II-589
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2020/427076 İhale Kayıt Numaralı “Taşımalı Eğitim Kapsamına Alınan İlkokul-Ortaokul Öğrencilerini 21/09/2020-18/06/2021 Tarihleri Arasında 171 İş Gününde, Taşımalı Eğitim Kapsamına Alınan 1102 İlkokul Ortaokul Öğrencisini 74 Araç İle 13 Taşıma Merkezi Okula Günübirlik Taşıma İşi” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
Dörtyol İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 11.09.2020 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Taşımalı Eğitim Kapsamına Alınan İlkokul-Ortaokul Öğrencilerini 21/09/2020-18/06/2021 Tarihleri Arasında 171 İş Gününde, Taşımalı Eğitim Kapsamına Alınan 1102 İlkokul Ortaokul Öğrencisini 74 Araç İle 13 Taşıma Merkezi Okula Günübirlik Taşıma İşi” ihalesine ilişkin olarak Taşarlar Taşımacılık Hidrolik İş Mak. Tamir ve Bakım Hizm. İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti.nin 11.09.2020 tarihinde yaptığı şikâyet başvurusunun, idarenin 17.09.2020 tarihli yazısı ile reddi üzerine, başvuru sahibince 25.09.2020 tarih ve 42659 sayı ile Kurum kayıtlarına alınan 25.09.2020 tarihli dilekçe ile itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuştur. Kamu İhale Kurulunun 10.02.2021 tarihli ve 2021/MK-65 sayılı kararı gereğince yapılan incelemeye aşağıda yer verilmiştir.
Başvuruya ilişkin olarak 2020/1482-01 sayılı itirazen şikâyet dosyası kapsamında yapılan inceleme neticesinde esas inceleme raporu tanzim edilmiştir.
KARAR:
Esas inceleme raporu ve ekleri incelendi.
İtirazen şikâyet dilekçesinde özetle, Alkan Erşen tarafından söz konusu ihalenin 3, 7, 9, 10, 11, 12, 13’üncü kısımlarına teklif verildiği, ancak ihalenin tamamına verilecek teklif ile belirli kısımlarına verilecek teklifte hazırlanacak olan birim fiyat teklif cetveli standart formunun farklı olduğu, anılan isteklinin ihaleye kısmi teklif vermesine rağmen teklifi kapsamında sunduğu birim fiyat teklif cetvelinin ihalenin tamamına teklif verilecek nitelikte olduğu ve ara toplamlara yer vermediği gerekçesiyle sunduğu birim fiyat teklif cetvelinin geçersiz olduğu, bu nedenle itirazen şikayete konu ihalenin iptal edilmesi gerektiği iddiasına yer verilmiştir.
Başvuru sahibinin iddialarının değerlendirilmesi sonucunda aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.
İhale süreci içerisinde başvuru konusu ihaleye ilişkin alınan 28.10.2020 tarih ve 2020/UH.II-1755 sayılı Kamu İhale Kurulu kararı ile “Başvurunun reddine” karar verildiği,
Anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davada Ankara 14. İdare Mahkemesinin 10.12.2020 tarihli ve E: 2020/2073, K: 2020/2251 sayılı kararı üzerine alınan 10.02.2021 tarihli ve 2021/MK-65 sayılı Kurul kararı ile “1- Kamu İhale Kurulunun 28.10.2020 tarihli ve 2020/UH.II-1755 sayılı kararının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, başvuru sahibinin iddiasının esasının incelenmesine,” karar verildiği anlaşılmıştır.
Söz konusu Kurul kararı üzerine esas incelemesi başvuru sahibinin iddiası ile sınırlı yapılmıştır.
Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin “Başvuru ve teklif mektuplarının şekli” başlıklı 53’üncü maddesinde “(1) Başvuru ve teklif mektupları bu Yönetmeliğin ekinde yer alan standart formlar esas alınarak hazırlanır.
(2) Teklif mektubunun aşağıdaki şartları taşıması zorunludur:
a) Yazılı olması.
b) İhale dokümanının tamamen okunup kabul edildiğinin belirtilmesi.
c) Teklif edilen bedelin rakam ve yazı ile birbirine uygun olarak açıkça yazılması.
ç) Üzerinde kazıntı, silinti, düzeltme bulunmaması.
d) Türk vatandaşı gerçek kişilerin Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, Türkiye’de faaliyet gösteren tüzel kişilerin vergi kimlik numarasının belirtilmesi.
e) Ad ve soyadı veya ticaret unvanı yazılmak suretiyle yetkili kişilerce imzalanmış olması.
(3) Ortak girişim olarak teklif veren isteklilerin teklif mektuplarının, ortakların tamamı tarafından veya yetki verdikleri kişilerceimzalanması gerekir.
(4) Konsorsiyumlarda, konsorsiyum ortakları teklif mektubunu, işin uzmanlık gerektiren kısımları için teklif ettikleri bedeli ayrı ayrı yazmak suretiyle imzalarlar. Konsorsiyum ortaklarının işin uzmanlık gerektiren kısımları için teklif ettikleri bedellerin toplamı, konsorsiyumun toplam teklif bedelini oluşturur.
(5) Teklif mektuplarının şekil ve içerik bakımından yukarıda belirtilen niteliklere ve teklif mektubu standart formuna uygun olmaması teklifin esasını değiştirecek nitelikte bir eksiklik olarak kabul edilir. Taşıması zorunlu hususlardan herhangi birini taşımayan teklif mektuplarının değiştirilmesi, düzeltilmesi veya eksikliklerinin giderilmesi gibi yollara başvurulamaz. Teklif mektubu usulüne uygun olmayan isteklinin teklifi değerlendirme dışı bırakılır.” hükmü,
Anılan Yönetmelik’in ekinde yer alan KİK015.3./H numaralı birim fiyat teklif cetveli aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
…
Dörtyol İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından ihalesi gerçekleştirilen “Taşımalı Eğitim Kapsamına Alınan İlkokul-Ortaokul Öğrencilerini 21/09/2020-18/06/2021 Tarihleri Arasında 171 İş Gününde, Taşımalı Eğitim Kapsamına Alınan 1102 İlkokul Ortaokul Öğrencisini 74 Araç İle 13 Taşıma Merkezi Okula Günübirlik Taşıma İşi”nin kısmi teklife açık olduğu ve kısım sayısının 13 olduğu, 21.09.2020 tarihinde onaylanan ihale komisyonu kararına göre ihale dokümanını indirenlerin sayısının 3, ihalenin 3, 7, 9, 10, 11, 12, 13’üncü kısımlarına teklif veren istekli sayısının 2 olduğu, ihalenin 3, 7, 9, 10, 11, 12, 13’üncü kısımlarının Alkan Erşen’in üzerine bırakıldığı anlaşılmaktadır.
Kesinleşen ihale dokümanı incelendiğinde, ihaleye kısmi teklif verilmesi veya ihalenin tamamına teklif verilmesi durumlarında ayrı ayrı birim fiyat teklif cetvelinin düzenlenmediği, tek bir birim fiyat teklif cetveli standart formunun düzenlendiği, düzenlenen birim fiyat teklif cetvelinde 13 kısma ilişkin öğrenci taşınacak okulların, öğrenci sayılarının, araç sayılarının ve kaç gün taşınacağının bilgisi yer alan 69 kalemden oluştuğu, “ara toplam” kısmının bulunmadığı görülmektedir.
Alkan Erşen’in idareye sunduğu teklif dosyası incelendiğinde, birim fiyat teklif mektubunda “ekteki cetvelde yer alan kısımlarını” ifadesine yer vererek, anılan mektubun eki olan birim fiyat teklif cetvelinde ihalenin 3, 7, 9, 10, 11, 12, 13’üncü kısımlarının doldurulduğu, dolayısıyla ihaleye kısmi teklif verdiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda aktarılan Yönetmelik’in ekinde yer alan KİK015.3./H numaralı birim fiyat teklif cetveli dip notlarından, işçi sayısı üzerinden teklif alınmayacak iş kalemleri için Yönetmelik’in ekinde yer alan birim fiyat teklif cetveli standart formunun ilgili kısmının idarelerce kullanılacağı ve hizmetin tamamının işçi sayısı üzerinden teklif alınmayacak iş kalemlerinden oluşması halinde “Ara Toplam” ibaresinin kaldırılarak birim fiyat teklif cetveli standart formunun düzenleneceği anlaşılmaktadır.
Yapılan inceleme doğrultusunda anılan ihalede, teklif fiyatının işçi sayısı üzerinden değil bir aracın 171 günlük maliyeti üzerinden verildiği, her bir kısmın içerisinde şoför maliyetinin yanında araç, bakım onarım, zorunlu trafik sigortası gibi giderlerin de yer aldığı, işçilik için ayrı bir satır açılmadığı görülmektedir. Dolayısıyla Alkan Erşen’in teklifi kapsamında sunduğu birim fiyat teklif cetvelinin dokümanda yer alan birim fiyat teklif cetveli standart formuna uygun olarak 3, 7, 9, 10, 11, 12, 13’üncü kısımlarının doldurulduğu, anılan cetvelde bir aracın 171 günlük maliyeti üzerinden teklif verileceğinden ara toplamların belirtmesine gerek olmadığı tespit edildiğinden ihalenin iptalini gerektirecek bir durum bulunmamaktadır. Bu nedenle başvuru sahibinin iddiası uygun bulunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
Anılan Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikâyet başvurusunun reddine,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in İhale Danışmanı, İhale Danışmanlığı
Şikâyet Sürecinde Teknik Ve Uzmanlığa İlişkin Gereklilikler Yerine Getirilmek Suretiyle Çelişkiye Yer Vermeksizin Karşılanmış Olması
Şikâyet Sürecinde Teknik Ve Uzmanlığa İlişkin Gereklilikler Yerine Getirilmek Suretiyle Çelişkiye Yer Vermeksizin Karşılanmış Olması
Karar No : 2021/MK-81
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2020/40926 İhale Kayıt Numaralı “Göğüs Hastalıkları Servisi İçin 5 Kalem Tıbbi Sarf Malzeme Alımı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:
Sultan 2. Abdülhamid Han Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından yapılan 2020/40926 ihale kayıt numaralı “Göğüs Hastalıkları Servisi İçin 5 Kalem Tıbbi Sarf Malzeme Alımı” ihalesine ilişkin olarak RS Sağlık Teknolojileri Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 22.05.2020 tarihli ve 2020/UM.II-899 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.
Davacı RS Sağlık Teknolojileri San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davada, Ankara 13. İdare Mahkemesinin E:2020/1121 sayılı dosyasında açılan davada, Mahkemece “yürütmenin durdurulması isteminin reddine” karar verilmiş, ancak anılan Mahkemenin 30.09.2020 tarihli ve E:2020/1121, K:2020/1694 sayılı kararı ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Ankara 13. İdare Mahkemesinin anılan kararı doğrultusunda Kamu İhale Kurulu’nun 04.11.2020 tarih ve 2020/MK-261 sayılı kararı ile;
“1- Kamu İhale Kurulunun 22.05.2020 tarihli ve 2020/UM.II-899 sayılı kararının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, başvuru sahibinin iddialarının esasının yeniden incelenmesine” karar verilmiştir.
Kamu İhale Kurulu’nun 04.11.2020 tarih ve 2020/MK-261 sayılı kararı doğrultusunda yapılan esas inceleme sonucunda da Kamu İhale Kurulu’nun 03.02.2021 tarih ve 2021/UM.II-301 sayılı kararı ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.
Bu sırada Danıştay Onüçüncü Dairesinin 22.12.2020 tarih ve E:2020/3504 ve K:2020/3783 sayılı kararı ile “…Dosyanın incelenmesinden, 12/03/2020 tarihli ihale komisyonu kararında, davacı tarafından sunulan 5. kısma ait numunenin Teknik Şartname’nin 2., 5., 8., 10., 11., 13. ve 16. maddelerine uygun bulunmadığının belirtildiği, davacının şikâyet başvurusu üzerine bir uzman doktor, bir uzman hemşire ve bir hemşireden oluşan 3 kişilik kurulun raportör olarak görevlendirildiği, anılan kurul tarafından hazırlanan rapora göre, davacının ihalenin 5. kısmına yönelik olarak teklif ettiği tıbbi cihaz hakkında, yukarıda aktarılan değerlendirmeler yapılarak davacının teklif ettiği ürüne ait numunenin Teknik Şartname’ye uygun olmadığına yönelik rapor hazırlandığı, söz konusu rapora dayalı olarak davacının şikâyet başvurusunun reddedildiği, itirazen şikâyet başvurusunun ise ihale komisyonunun numune değerlendirmeleri ve idarenin şikâyet sürecindeki tespitleri ve değerlendirmeleri göz önünde bulundurularak reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mal alımı ihalelerinde teklif edilen ürünün Teknik Şartname’ye uygunluğuna ilişkin değerlendirme, bu hususun ihale dokümanında düzenlenmiş olmasına bağlı olarak tekliflerin değerlendirilmesi aşamasında “numune değerlendirmesi” yoluyla ihale komisyonunu oluşturan uzman üyeler tarafından isteklilerce sunulan numuneler üzerinden gerçekleştirilebilecektir.
Öte yandan, 4734 sayılı Kanun’un 56. maddesinin altıncı fıkrasına göre, itirazen şikâyet başvurusunun incelenmesi aşamasında teknik konularla ilgili olarak ihtisas sahibi kamu veya özel hukuk tüzel kişileri ile gerçek kişilerin görüşüne başvurulması zorunlu olmayıp bu husus itirazen şikâyet başvurusunda ileri sürülen iddiaların karşılanmasına yönelik ihtiyaca bağlıdır. Dolayısıyla teknik görüşe ihtiyaç bulunup bulunmadığı noktasında somut uyuşmazlığın niteliğine bağlı olarak takdir yetkisinin kullanılacağı açıktır.
Uyuşmazlık konusu ihalenin 5. kısmına ilişkin olarak, davacının teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasından önce, numunenin ihale komisyonunun alanında uzman üyeleri tarafından incelendiği, şikâyet başvurusu üzerine bir uzman doktorun da olduğu üç kişilik kurulun raportör olarak görevlendirilerek Teknik Şartname’nin uygun bulunmayan her bir maddesi için yeniden inceleme yapıldığı, nihayetinde, teklif edilen ürünün Teknik Şartname’ye aykırılığının tespit edildiği, davacı tarafından yapılan şikâyet başvurusunun reddine ilişkin kararda da ilgili numunelerin teknik özelliklerinin şartnameye aykırı olduğunun somutlaştırıldığı görülmektedir.
Bu itibarla, ihaleyi yapan idarece numune değerlendirme işleminin hukuka uygun şekilde gerçekleştirildiği ve ilgili numunelerin Teknik Şartname’ye uygun olmamasının sebeplerinin açıkça ortaya konulduğu dikkate alındığında, konuya ilişkin teknik inceleme yaptırılmasına gerek görülmeyerek tesis edilen itirazen şikâyet başvurusunun reddine dair dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu Mahkeme kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır.
Öte yandan, Mahkeme kararında her ne kadar Kurulun teknik görüş alması gerektiği yönündeki Dairemiz kararlarına atıf yapılmakta ise de anılan kararlara konu olan her bir ihalenin farklı şartları ve hususları içerdiği, aynı içerikte olmadığı, teknik inceleme gerektiren hususların kabul edildiği kararlarda davacılar tarafından ileri sürülen iddialar ve maddi vakıaların farklılaştığı, somut uyuşmazlıkta ise davacının bütün iddialarının aksinin numune değerlendirmesi ve şikâyet sürecinde teknik ve uzmanlığa ilişkin gereklilikler yerine getirilmek suretiyle çelişkiye yer vermeksizin karşılanmış olması karşısında itirazen şikâyet aşamasında teknik inceleme yapılmasına gerek görülmemiş olmasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır…” gerekçesiyle “1) Ankara 13. İdare Mahkemesi’nin 30/09/2020 tarih ve E:2020/1121, K:2020/1694 sayılı kararının bozulmasına,
2 ) davanın reddine” karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
1- Kamu İhale Kurulunun 04.11.2020 tarih ve 2020/MK-261 sayılı kararı ile 03.02.2021 tarih ve 2021/UM.II-301 sayılı kararının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, Kamu İhale Kurulunun 22.05.2020 tarihli ve 2020/UM.II-899 sayılı kararının hukuki geçerliğini koruduğuna,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in İhale Danışmanı, İhale Danışmanı Ankara
Geçici Teminat Mektubunun Yeterlilik Bilgileri Tablosunda Beyan Edilmediği İddiası Yönünden Eşit Muamele İlkesinin İhlâl Edilip Edilmediği Kapsamında İnceleme Yapılması Gerektiği
Geçici Teminat Mektubunun Yeterlilik Bilgileri Tablosunda Beyan Edilmediği İddiası Yönünden Eşit Muamele İlkesinin İhlâl Edilip Edilmediği Kapsamında İnceleme Yapılması Gerektiği
Karar No : 2021/MK-96
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2019/528581 İhale Kayıt Numaralı “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Lefkoşa Mevlevihane’Sinde Sabah Yemeği (Çorba) Ve Yanında Roll Ekmek Dağıtımı İşi” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:
Adana Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan 2019/528581 ihale kayıt numaralı “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Lefkoşa Mevlevihane’sinde Sabah Yemeği (Çorba) ve Yanında Roll Ekmek Dağıtımı İşi” ihalesine ilişkin olarak Özdemir Park Restoran Yemekçilik Gıda Temizlik Tekstil Turizm İnşaat Nakliye Akaryakıt Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 12.02.2020 tarihli ve 2020/UH.I-325 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (b) bendi gereğince düzeltici işlem belirlenmesine” karar verilmiştir.
Özdemir Park Restoran Yemekçilik Gıda Temizlik Tekstil Turizm İnşaat Nakliye Akaryakıt Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. tarafından anılan Kurul kararının iptali istemiyle açılan davada, Ankara 5. İdare Mahkemesinin 06.04.2020 tarihli ve E:2020/518, K:2020/647 sayılı kararında “…ihale dokümanında başvuru veya teklif zarfı içinde sunulması istenilen belgeler ve bu belgelere ilgili mevzuat gereğince eklenmesi zorunlu olan eklerinden herhangi birinin, aday veya isteklilerce sunulmaması halinde, bu eksik belgelerin ve eklerinin idarelerce tamamlatılmaması esas olmakla birlikte, sunulan belgelerde ihale sonucu açısından teklifin esasını değiştirecek nitelikte olmayan bilgi eksikliklerinin bulunması halinde bu eksikliklerin idarelerce tamamlatılması gerektiği açıktır.
Bu durumda, davacı şirketin ortağı Hatice Kübra Özdemir’e ait T.C. kimlik numarasının sunulan Ticaret Sicil Gazetesinde yer almamasının, ihale sonucu açısından teklifin esasını değiştirecek nitelikte olmayan bir bilgi eksikliği olduğu sonucuna varılmakla bu eksikliğin tamamlatılması yoluna gidilmesi gerekirken davacı şirketin teklifinin doğrudan değerlendirme dışı bırakılmasına yönelik dava konusu Kamu İhale Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.” şeklindeki gerekçe ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Ankara 5. İdare Mahkemesinin 06.04.2020 tarihli ve E:2020/518, K:2020/647 sayılı kararın uygulanmasını teminen Kurulca alınan 13.05.2020 tarih ve 2020/MK-101 sayılı karar ile, “1- Kamu İhale Kurulunun 12.02.2020 tarihli ve 2020/UH.I-325 sayılı kararının B bölümünde Özdemir Park Restoran Yemekçilik Gıda Temizlik Tekstil Turizm İnşaat Nakliye Akaryakıt Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.ye yönelik değerlendirmelerin iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, başvuru sahibi Özdemir Park Restoran Yemekçilik Gıda Temizlik Tekstil Turizm İnşaat Nakliye Akaryakıt Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.nin ortağı Hatice Kübra Özdemir’e ait T.C. kimlik numarasının bilgi eksikliği kapsamında idarece tamamlatılması yönünde 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (b) bendi gereğince düzeltici işlem belirlenmesine” karar verilmiştir.
Ankara 5. İdare Mahkemesince verilen karar Danıştay Onüçüncü Daire tarafından 15.09.2020 tarih ve E:2020/1655, K:2020/2104 sayılı karar ile onanmıştır.
Öte yandan, anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle, Sivas Anadolu Kurumsal Yemek Hiz. San ve Tic. Ltd. Şti. tarafından açılan davada, Ankara 10. İdare Mahkemesinin 29.04.2020 tarihli ve E: 2020/707, K:2020/739 sayılı kararı ile, “…Uyuşmazlıkta, davacı şirketin ortağı Duygu Dağlar ve Elif Dağlar’a ait T.C. kimlik numarasının sunulan Ticaret Sicil Gazetesinde yer almamasının, ihale sonucu açısından teklifin esasını değiştirecek nitelikte olmayan bir bilgi eksikliği olduğu sonucuna varılmakla bu eksikliğin tamamlatılması yoluna gidilmesi gerekirken davacı şirketin teklifinin doğrudan değerlendirme dışı bırakılmasına yönelik dava konusu Kamu İhale Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Sınır değer tespiti ve aşırı düşük teklifin değerlendirilmesi konusunda ise; uyuşmazlık konusu ihale 15/11/2019 tarihinde gerçekleştirilmiş, davacı tarafından çorba yapımında kullanılacak malzemelere ilişkin birim fiyatların tevsiki için sunulan belge ihale tarihinden sonra düzenlenmişse de, davacının sunduğu Türkiye Cumhuriyeti KKTC Ticaret Baş müşaviri tarafından düzenlenen 24.10.2019-14.11.2019 tarihleri arasında gerçekleşen ortalama birim fiyat listesini içeren 27.11.2019 tarihli belge, KKTC Sebze ve Meyve Toptancılar Birliği tarafından düzenlenen 24.10.2019-14.11.2019 tarihleri arasında gerçekleşen ortalama birim fiyat listesini içeren 25.11.2019tarihli belge, Kıbrıs Türk Sanayi Odası tarafından düzenlenen 24.10.2019-14.11.2019 tarihleri arasında gerçekleşen ortalama birim fiyat listesini içeren KKTC Ticaret Dairesi Müdürlüğü’nün belgenin sanayi odası tarafından düzenlendiği şerhini içeren 25.11.2019 belgede yer alan birim fiyatlar kullanılarak açıklaması yoluna gidildiği, yazı ekindeki fiyat listesinin altında “24.10.2019-14.11.2019 arasında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetindeki geçerli fiyatlardır” notunun bulunduğu, dolayısıyla ihale tarihinden önceki son 12 ay içinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde geçerli olan fiyatları belirttiği, öte yandan bu yazının, davacıdan aşırı düşük teklif açıklaması istenildiği için sunulduğu ve bu yönüyle ihale tarihinden önceki bir tarihte alınmasının zaten mümkün olmadığı dikkate alındığında, davacı şirketin teklifinin doğrudan değerlendirme dışı bırakılmasına yönelik dava konusu Kamu İhale Kurulu kararında da hukuka uyarlık bulunmamaktadır.“ şeklindeki gerekçe ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bu karar üzerine alınan Kamu İhale Kurulunun 24.06.2020 tarih ve 2020/MK-139 sayılı kararı ile “1- Kamu İhale Kurulunun 12.02.2020 tarihli ve 2020/UH.I-325 sayılı kararının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, Sivas Anadolu Kurumsal Yemek Hiz. San ve Tic. Ltd. Şti.’nin ortağı Duygu Dağlar ve Elif Dağlar’a ait T.C. kimlik numaralarının bilgi eksikliği kapsamında idarece tamamlatılması yönünde 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (b) bendi gereğince düzeltici işlem belirlenmesine” karar verilmiştir.
Bu arada Ankara 10. İdare Mahkemesinin 29.04.2020 tarih ve E:2020/707, K:2020/739 sayılı kararının temyiz incelemesinde Danıştay Onüçüncü Daire tarafından 04.11.2020 tarih ve E:2020/1934, K:2020/3030 sayılı karar ile “…Temyize konu Mahkeme kararının dava konusu işlemin davacı şirketin teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına ilişkin kısmı yönünden; İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davacı şirketin geçici teminat mektubunun yeterlilik bilgileri tablosunda beyan edilmediği iddiası yönünden, eşit muamele ilkesinin ihlâl edilip edilmediği kapsamında, başvurucu şirket hakkında da inceleme yapılması gerektiğine ilişkin temyiz iddiasına ilişkin olarak;
…Dosyanın incelenmesinden, başvurucu tarafından 14/01/2020 tarihinde yapılan itirazen şikâyet başvurusunda, ihale üzerinde kalan davacı şirketin geçici teminat mektubunun yeterlilik bilgileri tablosunda beyan edilmediği iddiasına yer verildiği, bu iddianın davacı şirket yönünden incelenerek hukuka aykırılık bulunmadığının tespit edildiği, ancak eşit muamele ilkesi gereği başvurucu şirketin teklifinin bu iddia yönünden değerlendirilmediği ve davacı tarafından dava dilekçesinde belirtilmesine rağmen temyize konu Mahkeme kararında bu kısım hakkında hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır.
Temyize konu Mahkeme kararında, her ne kadar davacı şirketin teklifinin hukuka uygun olduğundan bahisle dava konusu Kurul kararının iptaline karar verilmiş ise de başvurucu şirketin teklifi söz konusu iddia kapsamında eşit muamele ilkesi gereği incelenmediğinden İdare Mahkemesi kararında yer alan hükmün eksik olduğu sonucuna varılmıştır. …
Sonuç olarak, dava konusu uyuşmazlığın 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesi kapsamında ivedi yargılama usûlüne tabi “ilk derece” ve “temyiz” olmak üzere iki aşamalı olarak incelenmek zorunda olunması nedeniyle, ilk derece mahkemesince uyuşmazlıkla ilgili hüküm kurulmayan bir konuda, temyiz mercii tarafından dava konusu işlemin esasına ilişkin doğrudan yargılama yapılarak bir hüküm kurulmaması gerekir.
Bu itibarla, Kurul tarafından eşit muamele ilkesi kapsamında başvurucu şirketin teklifinin söz konusu iddia yönünden değerlendirilmediği ve davacı tarafından dava dilekçesinde belirtilmesine rağmen temyize konu Mahkeme kararında bu kısım hakkında hukuka uygunluk denetimi yapılmadığı anlaşıldığından, âdil yargılanma hakkı kapsamında iki aşamalı olması gereken yargısal denetimin ilk aşaması olan ilk derecede yargısal denetimin gerçekleştirilmesi için dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesi gerekmektedir.” şeklindeki gerekçeler ile “… 2. Ankara 10. İdare Mahkemesi’nin 29/04/2020 tarih ve E:2020/707, K:2020/739 sayılı kararının davacı şirketin teklifinin değerlendirme dışı bırakılması yönünden dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının bu kısmının onanmasına, … 5. Temyize konu Mahkeme kararının, geçici teminat mektubunun yeterlilik bilgileri tablosunda beyan edilmediği iddiası yönünden eşit muamele ilkesinin ihlâl edilip edilmediği kapsamında inceleme yapılması gerektiği iddiasına ilişkin hüküm kurulmayan kısmının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca bozulmasına,” karar verilmiştir.
Bu karar üzerine Ankara 10. İdare Mahkemesince alınan 09.02.2021 tarih ve E:2021/206, K:2021/223 sayılı karar ile, “..Davacı şirketin geçici teminat mektubunun yeterlilik bilgileri tablosunda beyan edilmediği iddiası yönünden, eşit muamele ilkesinin ihlâl edilip edilmediği kapsamında, başvurucu şirket hakkında da inceleme yapılması gerektiğine ilişkin olarak ;
Aktarılan düzenlemelere göre, davalı idarenin, itirazen şikâyet başvurularını başvuru sahibinin iddiaları ile idarenin, şikâyet üzerine aldığı kararda belirlenen hususların yanında ayrıca eşit muamele ilkesinin ihlâl edilip edilmediği açısından da incelemesi ve bu incelemede, itiraz edilen işlemin diğer aday veya isteklilere ilişkin olarak da Kanun ve ilgili mevzuat hükümlerine uygun şekilde gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, başvurucu tarafından 14/01/2020 tarihinde yapılan itirazen şikâyet başvurusunda, ihale üzerinde kalan davacı şirketin geçici teminat mektubunun yeterlilik bilgileri tablosunda beyan edilmediği iddiasına yer verildiği, bu iddianın davacı şirket yönünden incelenerek hukuka aykırılık bulunmadığının tespit edildiği, ancak eşit muamele ilkesi gereği başvurucu şirketin teklifinin bu iddia yönünden değerlendirilmediği anlaşılmıştır.
Bu itibarla, Kurul tarafından eşit muamele ilkesi kapsamında geçici teminat mektubunun yeterlilik bilgileri tablosunda beyan edilmediği iddiasına yönelik incelemenin başvurucu şirket açısından da değerlendirilmesi gerekirken bu hususa riayet edilmeden tesis edilen Kamu İhale Kurulu’nun 12.02.2020 tarih, 2020/UH.l-325 sayılı kararı bu yönüyle de hukuka uygun görülmemiştir.” şeklindeki gerekçe ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, geçici teminat mektubunun yeterlilik bilgileri tablosunda beyan edilmediği iddiası yönünden, Özdemir Park Restoran Yemekçilik Gıda Temizlik Tekstil Turizm İnşaat Nakliye Akaryakıt Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. açısından eşit muamele ilkesinin ihlal edilip edilmediğine ilişkin olarak esasın yeniden incelenmesine,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in İhale Danışmanı Ankara, İhale Danışmanlığı
Harita Üretim İşi İhalesi – Benzer İş – İş Deneyim Belgesi
Harita Üretim İşi İhalesi – Benzer İş – İş Deneyim Belgesi
Karar No : 2021/MK-99
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2019/332030 İhale Kayıt Numaralı “Burdur Bucak Gölhisar Ve Dinar Orman İşletme Müdürlüğü Sınırları Dahilinde Fotogrametrik Yöntemle 1/25000 Ölçekli Meşcere Taslak Haritası Ve Ortofoto Harita Üretimi İşi” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:
Bucak Orman İşletme Müdürlüğü tarafından yapılan 2019/332030 ihale kayıt numaralı “Burdur Bucak Gölhisar ve Dinar Orman İşletme Müdürlüğü Sınırları Dahilinde Fotogrametrik Yöntemle 1/25000 Ölçekli Meşcere Taslak Haritası ve Ortofoto Harita Üretimi İşi” ihalesine ilişkin olarak Emi Grup Bilgi Teknolojileri A.Ş. itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 18.09.2019 tarihli ve 2019/UH.I-1151 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.
Davacı Emi Grup Bil. Tek. A.Ş. tarafından anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davada, Ankara 15. İdare Mahkemesinin 17.01.2020 tarih ve E:2019/2307, K:2020/80 sayılı karar ile “davanın reddine” karar verilmesi üzerine yapılan temyiz incelemesi sonucunda Danıştay Onüçüncü Dairesinin 12.01.2021 tarihli ve E:2020/1964, K: 2021/8 sayılı kararında “HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İhale konusu “Meşcere Taslak Haritası ve Ortofoto Harita Üretim İşi” kapsamında, dava dışı şirketin sunduğu “Ortofoto ve Sayısal Fotogrametrik Harita Üretilmesi İşi”ne ait iş deneyim belgesinin benzer iş olarak kabul edilip edilemeyeceğinin somut uyuşmazlık bakımından açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
Bu çerçevede, Dairemizin 11/11/2020 tarihli ara kararıyla, Orman Genel Müdürlüğü’nden, Meşcere Taslak Haritası üretiminden kastedilenin ne olduğunun, söz konusu haritaların hangi amaçla üretildiğinin, neleri kapsadığının (bitki örtüsü, ağaç türleri ve benzeri), diğer harita üretimlerinden ne gibi farklılıkları bulunduğunun; Meşcere Taslak Haritası üretimi (Sayısal Ortam Haritası) ile Ortofoto ve Sayısal Fotogrametrik Harita üretimi arasında ne gibi benzerlikler ve farklılıklar bulunduğunun açıklanması istenilmiştir.
Ara kararına cevaben sunulan 31/12/2020 tarih ve 2946982 sayılı yazıda, envanteri, meşcere tiplerinin ayrılması ve rumuzlandırılması, orman dışı ve ağaçsız alanların simgelenmesi ve kodlandırılması sayısal hava kameraları ile çekilmiş kızılötesi sayısal hava fotoğraflarından oluşturulacak 3 boyutlu görüntülerden fotogrametrik yazılımlar ile geodatabase formatında yorumlanarak orman meşcere tiplerine ve ziraat, iskân gibi kullanım durumuna bölünmesi ve tüm bölmecik sınırlarının poligon hâlinde tespit edilerek tüm bölmeciklerin ağaç türü, gelişim çağı, kapalılık ve diğer ilgili kriterler kullanılarak 1/25000 ölçekli meşcere taslağı ile 1/25000 ölçekli ortofoto üretildiği, üretilen meşcere taslağı ve ortofotonun Orman İdaresi ve Planlama Dairesi Başkanlığı tarafından planlamada altlık olarak kullanılan tematik harita olduğu; her iki harita üretim sürecinde sadece elde edilen verilerin 3 boyutlu stereo modellerden çizilmesi için gerekli yazılım ve donanımların benzerlik gösterdiği; bunun dışında Ortofoto ve Sayısal Fotogrametrik Harita üretiminde fotoğraflarda bulunan detayların göründüğü şekliyle çizildiği, Meşcere Taslak Haritası üretiminde orman ve diğer arazi kullanım tipleri, orman türü, kapalılığı ve çağ sınıfı gibi kızılötesi hava fotoğraflarının 3 boyutlu ortamda yorumlanmasında tecrübeye sahip uzman personel tarafından yorumlanabilecek alt detaylara bölündüğü; Meşcere Taslak Haritası çiziminde detay bazlı değerlendirme yerine ormancılık bilgisine dayalı yorumlama ve verileri bu yorumlama doğrultusunda genelleştirme, birleştirme gibi süreçlerin yer aldığı, Ortofoto ve Sayısal Fotogrametrik Harita üretiminde bu şekilde yorum ve değerlendirmelerin yapılmadığı; Ortofoto ve Sayısal Fotogrametrik Harita üretiminin Büyük Ölçekli Harita ve Harita Bilgileri Üretim Yönetmeliği doğrultusunda gerçekleştirildiği, Meşcere Taslak Haritası üretiminin Orman Amenajman Yönetmeliği ve 299 sayılı Ekosistem Tabanlı Fonksiyonel Orman Amenajman Planlarının Düzenlenmesine Ait Usul ve Esaslar Tebliği çerçevesinde hazırlanan özel teknik şartnameye göre yapıldığı belirtilmiştir.
Öte yandan, dava dışı şirketin benzer iş kapsamında sunduğu iş deneyim belgesine ilişkin Balıkesir İli, Karesi ve Altıeylül İlçe Sınırlarında Yaklaşık 3.000 HA Alanda İnsansız Hava Aracıyla (İHA) Hava Fotoğrafı Çekimi, 1/1000 Ölçekli Ortofoto ve Sayısal Fotogrametrik Haritaların Üretilmesi İşi Teknik Şartnamesi’nin 27. maddesinde, proje kapsamında yapılacak çalışmaların bu teknik şartname ve Büyük Ölçekli Harita ve Harita Bilgileri Üretim Yönetmeliği’ne uygunluğunun denetiminin Balıkesir Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı Harita Şube Müdürlüğü’ne ait olduğu; ihale konusu işe ait teknik şartnamenin 34. maddesinde, fotogrametrik iş akışını oluşturan; fotogrametrik nirengi ölçüm ve dengeleme işlemlerinin, sayısal yükseklik modeli üretimi ve 1/25000 ölçekli ortofoto haritaların üretimi işlerinin, sayısal fotogrametrik meşcere taslak haritası üretiminde deneyime sahip en az 4 adet orman mühendisi ile harita mühendisi müşterek sorumluluğunda, 3 boyutlu modellerde ayrımı ve çizimi yapılan meşcere tipleri ve arazi kullanım durumu tiplerinin rumuzlandırılmasının ise orman mühendislerinin sorumluluğunda yapılacağı açıklamasına yer verilmiştir.
Bu duruma göre Meşcere Taslak Haritası ve Ortofoto Harita Üretim İşinin, orman amenajman planına altlık oluşturmak amacıyla kural olarak orman mühendislerinin sorumluluğunda sayısal fotogrametrik yöntemle üretilen harita üretimi işi olduğu, orman ve diğer arazi kullanım tiplerinin, orman türü, kapalılığı ve çağ sınıfı gibi alt unsurlara bölünerek ayrıntılı yorumlamayı gerektirdiği, dolayısıyla anılan işin klasik harita üretiminden farklı olarak özel bir uzmanlık gerektirdiği ve orman mevzuatı gereğince düzenlenen teknik şartname doğrultusunda meşcere haritalarının üretildiği anlaşılmaktadır.
Dava dışı şirketin benzer iş kapsamında sunduğu iş deneyim belgesine konu teknik şartnamede, binalar ve yapılar, sınırlar, yollar, patikalar, nakil hatları ve haberleşme tesisleri, hidrografik bilgiler, arazi bitki örtüsü ve toprak kullanım türünün üretilecek ortofoto ve sayısal fotogrametrik haritada gösterilmesinin öngörüldüğü, söz konusu harita üretiminde Büyük Ölçekli Harita ve Harita Bilgileri Üretim Yönetmeliği’nin esas alındığı görülmektedir.
Uyuşmazlığa konu iş deneyim belgesinin düzenlendiği tarih itibarıyla yürürlükte olan Büyük Ölçekli Harita ve Harita Bilgileri Üretim Yönetmeliği’nin 1. maddesinde, bu Yönetmeliğin amacının, büyük ölçekli (1/5000 ve daha büyük) mekânsal (coğrafi) bilgilerin ve haritaların üretiminde ülke genelinde standardın sağlanması, üretimin tek elden izlenmesi ve sektörde hizmet tekrarının önlenmesi olduğu; 2. maddesinde, bu Yönetmeliğin, (…) mekânsal bilgilerin elde edilmesi, derlenmesi, analiz edilmesi, coğrafi veri tabanında saklanması, görselleştirilmesi, araziye uygulanması ve sayısal elektronik ortamlarda iletimine ilişkin teknik esasları kapsadığı; 4. maddesinde, (… ) yetki ve sorumluluğun yasal yetkiyi haiz jeodezi ve fotogrametri (harita, harita ve kadastro) mühendisi tarafından üstlenileceği kurala bağlanmıştır. Bu itibarla, Meşcere Taslak Haritası ve Ortofoto Harita Üretim İşinin ormanlık alanların planlamasının altyapısının oluşturulmasına özgü olduğu, bu harita üretiminin farklı bir mevzuat çerçevesinde uzmanlık gerektiren ve orman mühendislerinin sorumluluğunda gerçekleştirilen bir iş olduğu, dava dışı şirketin sunduğu iş deneyim belgesinin mekânsal harita üretim işi kapsamında düzenlendiği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır…” gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
1- Kamu İhale Kurulunun 18.09.2019 tarihli ve 2019/UH.I-1151 sayılı kararının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, Derya Harita Müh. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.nin teklifinin değerlendirme dışı bırakılması yönünde 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (b) bendi gereğince düzeltici işlem belirlenmesine,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in İhale Danışmanı İstanbul, İhale Danışmanlığı
Şikâyet Başvurusunda Değinilip Değinilmediğine Bakılmaksızın İtirazen Şikâyet Başvurusunda Yer Alan Tüm İddiaların Değerlendirilmesi Gerektiği
Şikâyet Başvurusunda Değinilip Değinilmediğine Bakılmaksızın İtirazen Şikâyet Başvurusunda Yer Alan Tüm İddiaların Değerlendirilmesi Gerektiği
Karar No : 2021/MK-103
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2014/129012 İhale Kayıt Numaralı “36 Ay 30 Kişilik Bakım” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Giresun Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi Müdürlüğü tarafından yapılan 2014/129012 ihale kayıt numaralı “36 Ay 30 Kişilik Bakım Hizmeti Alımı” ihalesine ilişkin olarak Şen-Sa Temizlik İnş. Nakl. İnsan Kayn. Dan. Gıd. ve Konf. San. Tic. Ltd. Şti. itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 31.12.2014 tarihli ve 2014/UH.II-4205 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.
Davacı Şen-Sa Temizlik İnş. Nakl. İnsan Kayn. Dan. Gıd. ve Konf. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından anılan Kurul kararının iptali istemiyle açılan davada, Ankara 4. İdare Mahkemesinin 19.06.2015 tarihli ve E:2015/195, K:2015/961 sayılı kararı ile “davanın reddine” karar verilmesi üzerine yapılan temyiz incelemesi sonucunda Danıştay Onüçüncü Dairesinin 23.12.2020 tarihli ve E:2015/5705, K:2020/3829 sayılı kararında “…İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Giresun Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi Müdürlüğü’nce 14/11/2014 tarihinde açık ihale usûlüyle “36 Ay 30 Kişilik Bakım Hizmeti Alımı” ihalesi gerçekleştirilmiştir.
İhalenin başka bir istekli üzerinde kalması üzerine, davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusunda toplam yedi iddia ileri sürülmüş, 31/12/2014 tarih ve 2014/UH.II-4205 sayılı Kurul kararıyla davacının “ihale üzerinde bırakılan istekli tarafından sunulan Ticaret Sicil Gazetesi’nin “Aslına Uygundur” ibareli belgenin fotokopisi çekilerek, bunun üzerinden “Aslı İdarece Görülmüştür” şerhi düşülerek sunulduğu” şeklindeki birinci iddiasının, “ihale üzerinde bırakılan istekli tarafından sunulan Ticaret Sicil Gazeteleri incelendiğinde, anılan belgelerin üzerinde ‘aslı idarece görülmüştür’ şerhinin bulunduğu ve idare tarafından onaylandığı, mevzuata aykırılık bulunmadığı” gerekçesiyle esastan; ikinci, üçüncü, dördüncü, beşinci, altıncı ve yedinci iddialarının “idareye yapılan şikâyet başvurusunda söz konusu iddialara yer verilmediği” gerekçesiyle şekil yönünden; ayrıca, dördüncü, beşinci, altıncı ve yedinci iddialarının “dokümana yönelik itiraz niteliğinde olduğu” gerekçesiyle süre yönünden reddine karar verilmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.
…
HUKUKÎ DEĞERLENDİRME:
1. Temyize konu Mahkeme kararının, davacı şirketin itirazen şikâyet başvurusundaki birinci, dördüncü, beşinci, altıncı ve yedinci iddiaları yönünden davanın reddine ilişkin kısmında hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.
2. Temyize konu Mahkeme kararının, davacı şirketin itirazen şikâyet başvurusundaki ikinci ve üçüncü iddiaları yönünden davanın reddine ilişkin kısmının incelenmesi;
Aktarılan mevzuat uyarınca, 4734 sayılı Kanun’un 5. maddesinde belirtilen temel ilkelerin idarelerce sağlanıp sağlanmadığına ilişkin olarak yapılacak itirazen şikâyet başvurularının “başvuru sahibinin iddiaları” kapsamında incelenip sonuçlandırılmasında Kanunla yetkili kılınan davalı idarenin, yalnızca “şikâyet başvurusunda yer alan hususlara” yönelik inceleme yapmasını öngören İhalelere İlişkin Başvurular Hakkında Yönetmelik kuralıyla yasal yetkisinin sınırlanamayacağı, davacının itirazen şikâyet başvurusunun Kanun’a aykırı düzenleme içeren Yönetmelik kuralına göre değil, Yasa kuralı esas alınarak değerlendirilmesi gerektiği, başka bir anlatımla, şikâyet başvurusunda değinilip değinilmediğine bakılmaksızın itirazen şikâyet başvurusunda yer alan tüm iddiaların değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, davacı şirket tarafından itirazen şikâyet başvurusunda ileri sürülen ikinci, üçüncü, dördüncü, beşinci, altıncı ve yedinci iddialarının “idareye yapılan şikâyet başvurusunda söz konusu iddialara yer verilmediği” gerekçesiyle şekil yönünden reddine karar verilmekle birlikte, davacının dördüncü, beşinci, altıncı ve yedinci iddialarının “dokümana yönelik itiraz niteliğinde” oldukları gerekçesiyle süre yönünden de reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, davacı şirket tarafından itirazen şikâyet başvurusunda ileri sürülen dördüncü, beşinci, altıncı ve yedinci iddialarının süre yönünden reddinde hukuka aykırılık bulunmadığı görülmekle birlikte; dava konusu Kurul kararının, davacı şirket tarafından itirazen şikâyet başvurusunda ileri sürülen ikinci ve üçüncü iddialar yönünden başvurunun şekil yönünden reddine ilişkin kısmında belirtilen açıklamalar çerçevesinde hukuka uygunluk, temyize konu Mahkeme kararının davacı şirketin anılan iddiaları yönünden davanın reddine ilişkin kısmında ise hukukî isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kısmen reddine,
2. Ankara 4. İdare Mahkemesi’nin 19/06/2015 tarih ve E:2015/195, K:2015/961 sayılı kararının davacı şirketin itirazen şikâyet başvurusundaki birinci, dördüncü, beşinci, altıncı ve yedinci iddiaları yönünden davanın reddine ilişkin kısmında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının bu iddialar yönünden davanın reddine ilişkin kısmının ve davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Davacının temyiz isteminin kısmen kabulüne,
4. Ankara 4. İdare Mahkemesi’nin 19/06/2015 tarih ve E:2015/195, K:2015/961 sayılı kararının davacı şirketin itirazen şikâyet başvurusundaki ikinci ve üçüncü iddiaları yönünden davanın reddine ilişkin kısmının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
5. Bu iddialar yönünden dava konusu işlemin İPTALİNE,…” karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
1- Kamu İhale Kurulunun 31.12.2014 tarihli ve 2014/UH.II-4205 sayılı kararının 2’nci ve 3’üncü iddia ile ilgili kısmının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, başvuru sahibinin 2’nci ve 3’üncü iddialarının esasının incelenmesine,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in İhale Danışmanı, İhale Danışmanı İstanbul
Teklif Sahibi İsteklilerin İş Kalemlerindeki Toplam Asgari Ücret Tutarının Üzerinde Asgari İşçilik Ücreti Öngörmüş Olmaları Sebebiyle Tekliflerinin Değerlendirme Dışı Bırakılamayacağı
Teklif Sahibi İsteklilerin İş Kalemlerindeki Toplam Asgari Ücret Tutarının Üzerinde Asgari İşçilik Ücreti Öngörmüş Olmaları Sebebiyle Tekliflerinin Değerlendirme Dışı Bırakılamayacağı
Karar No : 2021/MK-93
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2013/181475 İhale Kayıt Numaralı “39 Kişi İle Malzemesiz Genel Temzilik” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:
SGK Zonguldak İl Müdürlüğü tarafından 03.03.2014 tarihinde Açık İhale Usulü ile yapılan 2013/181475 ihale kayıt numaralı “39 Kişi İle Malzemesiz Genel Temizlik” ihalesine ilişkin olarak Mert İnş. Tur. Güv. Sis. ve Tem. Hiz. Tic. San. Ltd. Şti. tarafından itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 04.06.2014 tarihli ve 2014/UH.II-2263 sayılı karar ile; “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.
Davacı Mert İnş. Tur. Güv. Sis. ve Tem. Hiz. Tic. San. Ltd. Şti. tarafından anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davada, Ankara 4.İdare Mahkemesinin 31.12.2014 tarihli ve E:2014/1346 ve K:2014/1889 sayılı kararında, “… Bu durumda, ihale üzerine kalan istekli ve ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibi tarafından sunulan birim fiyat teklif cetvellerinde 1 sıra nolu ’31 kişi ile 32 aylık malzemesiz genel temizlik hizmet alımı’ iş kalemi için asgari işçilik tutarına eşit bir tutarın teklif edilmiş olduğu, anılan iş kalemine ilişkin olarak teklif edilen tutarın içerisinde belirtilen 31 kişi için öngörülen giyim giderine yer verilmediği, aşırı düşük teklif açıklamaları incelendiğinde, söz konusu giyim giderinin maliyetinin 2 sıra nolu ‘8 kişi ile 32 aylık malzemesiz genel temizlik hizmeti alımı’ iş kalemine dahi edildiğinin anlaşıldığı, anılan isteklilerin 1 nolu iş kalemine giyim hariç asgari işçilik maliyeti ile eşdeğer bir fiyatı teklifi verdiği, sadece 2 nolu iş kalemine giyim bedeli eklediği, birim fiyat teklif cetvelinin 1 nolu iş kalemlerine giyim bedeli eklemediği, 1 nolu iş kaleminde olabilecek bir iş artışı halinde 31 personel için giyim gideri ödenemeyeceği, 2 nolu iş kaleminde olabilecek bir iş artışı durumunda ise 31 personel için öngörülen giyim giderinin artışa konu olabileceği, bu durumunda kamu zararına neden olabileceği anlaşıldığından, davacı tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin kararda hukuka uyarlık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Anılan Mahkeme Kararı üzerine alınan 08.04.2015 tarihli ve 2015/MK-151.1 sayılı karar ile; “1- Kamu İhale Kurulunun 04.06.2014 tarihli ve 2014/UH.II-2263 sayılı kararının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (b) bendi gereğince, düzeltici işlem belirlenmesine,” karar verilmiştir.
Yapılan temyiz başvurusu üzerine, Danıştay Onüçüncü Dairesinin 02.12.2020 tarihli ve E:2015/2326, K:2020/3476 sayılı kararında “Dosyanın incelenmesinden, idarece kârsız yaklaşık maliyetin 1.955.564,80-TL, asgari işçilik maliyetinin ise 1.923.753,28-TL olarak hesaplandığı, dava konusu ihalenin birim fiyat teklif cetvelinin 2 farklı iş kaleminden oluştuğu, 1 sıradaki istekli tarafından toplam 1.923.755,84-TL bedel teklif edildiği, 2. sıradaki istekli tarafından ise 1.923.755,84-TL bedel teklif edildiği görülmektedir.
Bu durumda, ihale üzerinde kalan istekli ile ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibi isteklinin iş kalemlerindeki toplam asgari ücret tutarı olan 1.923.753,28-TL’nin üzerinde asgari işçilik ücreti öngörmüş olmaları sebebiyle teklifleri değerlendirme dışı bırakılamayacağından, davacının itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukukî isabet bulunmamaktadır.” gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan Kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
1- Kamu İhale Kurulu’nun 08.04.2015 tarihli ve 2015/MK-151.1 sayılı kararının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, Kamu İhale Kurulu’nun 04.06.2014 tarihli ve 2014/UH.II-2263 sayılı kararının geçerliliğini koruduğuna,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in İhale Danışmanı, İhale Danışmanı Ankara
Anket İşinde Yapılmayan Anketler Ve Dağıtılmayan Ürünler İçin Yükleniciye Ödeme Yapılarak Kamu Zararına Neden Olunması – Sayıştay Kararı
| Kamu İdaresi Türü | Belediyeler ve Bağlı İdareler |
| Yılı | 2018 |
| Dairesi | 3 |
| Karar No | 359 |
| İlam No | 118 |
| Tutanak Tarihi | 18.3.2020 |
| Kararın Konusu | İhale Mevzuatı ile İlgili Kararlar |
Anket İşinde Yapılmayan Anketler Ve Dağıtılmayan Ürünler
İçin Yükleniciye Ödeme Yapılarak Kamu Zararına Neden Olunması – Sayıştay Kararı
Hizmet Alım İşi
………. Büyükşehir Belediyesinde ………. Ltd. Şti yükleniminde gerçekleştirilen ……….
ihale kayıt numaralı “………. Hizmet Alım İşi”nde ödeme belgelerine bağlı
hakedişler sonucunda düzenlenen 11 anket raporunun hem birbirinin birebir
aynısı hem de ………. ihale kayıt numaralı “………. Hizmet Alım İşi” kapsamında
düzenlenen anket raporunun aynısı olması nedeniyle söz konusu anketlerin
yapılmadığının anlaşılması neticesinde, yapılmayan anketler ve anketler
yapılırken dağıtılması gerekip dağıtılmayan ürünler için yükleniciye ödeme
yapılması sonucu ………. TL tutarında kamu zararına sebebiyet verildiği iddiasıyla
ilgili olarak dosyada mevcut bilgi ve belgeler değerlendirilmiştir.
………. ihale kayıt numaralı “………. Hizmet Alım İşi” kapsamında düzenlenen anket
raporunda katılımcılara 5 bilgi sorusu ve 11 B kodlu soru sorulduğu
görülmüştür. Sorgu konusu ………. ihale kayıt numarası ile yapılan ………. Hizmet
Alımı işinde ise katılımcılara 5 bilgi sorusu ile 8 B kodlu soru sorulduğu
iddia edilmiştir. 2017 yılında yapılan ihale sonucunda düzenlenen tek hakkediş
ile sorgu konusu 2018 yılında yapılan ihaleler sonucunda düzenlenen 11 hakediş
karşılaştırıldığında sorgu konusu ihale sonucunda düzenlendiği iddia edilen 11
hakediş raporunun 2017 yılında yapılan ihale sonucunda düzenlenen raporun 5
bilgi sorusu ile ilk 8 B kodlu sorusunun aynısı olduğu görülmüştür.
Sorgu konusu ihale kapsamında yüklenici ile ………. TL bedelli sözleşme imzalanmış
ve daha sonra ilgili işte %20 iş artışına gidilerek işin bedeli ………. (……….
+……….) TL+KDV olmuştur.
İşe ilişkin teknik şartnamede işin 20 ilçede her seferinde 10.000 kişi ile
uygulanacak 12 adet ölçek/anket uygulama hizmeti olduğu belirtilmiştir. Anket
sırasında;
*………. adet ………. ,
*………. adet ………. ,
*………. adet ………. ,
*………. adet ………. ,
*………. adet ……….nın anket yapılırken dağıtılacağı,
Yine teknik şartnamede yüklenicinin raporları 2 adet renkli kopya baskı ve 2
adet CD ile Belediyeye teslim edeceği,
belirtilmiştir.
Teknik şartname hükmü gereğince raporun 2 adet renkli kopyası ile 2 adet
CD’sinin Belediyeye teslim edilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda İdare’ye teslim
edilen raporlar ve CD’ler incelendiğinde bütün anket sonuçlarının aynı olduğu
görülmüştür. Anket kapsamında katılımcılara 5 bilgi sorusu ve 8 B kodlu soru
sorulduğu raporlarda iddia edilmiş ise de, bütün cevapların aynı olduğu
görülmüştür. Örneğin B kodlu sorulardan B1 ‘İliniz için çözülmesi gereken en
önemli sorun nedir?’ sorusu için katılımcılara 31 farklı cevap sunulmuş
olmasına rağmen 11 hakedişin hepsinde de aynı orandaki katılımcıların aynı
cevabı verdiği iddia edilmiştir. Yine B kodlu sorulardan B4 ‘………. Büyükşehir
Belediyesi’nin hizmetler sunumu açısından ne kadar başarılı buluyorsunuz’
sorusunda başarıyı sınırlayan 6 kriter bulunmasına rağmen katılımcıların
cevaplarıyla anket sonuçlarının aynı oranda oluştuğu iddia edilmiştir.
Anket raporlarından alınan ve aşağıda örneklendirilen bazı sonuçlar şöyledir;
……….
Yukarıda örneklendirilen ve sorgu konusu ihale kapsamında düzenlenen raporlarda
oluştuğu iddia edilen rakamlar 2017 yılında yapılan ………. ihale kayıt numaralı
“………. Hizmet Alım İşi” sonucunda düzenlenen raporda yer alan kısımlardır.
Dolayısıyla bir başka ankete ilişkin sonuçların alınıp rakamları dahi değiştirilmeden
sorgu konusu ihale kapsamında düzenlenen 11 hakedişte gösterilmesi sorguya konu
anketin yapılmadığını ve anket yapılırken dağıtılması gereken ürünlerin
dağıtılmadığını açıkça ortaya koymaktadır.
Ayrıca anket sonuçlarını içeren CD’ler incelendiğinde ise bütün CD’lerin
aşağıdaki tabloda da görüldüğü üzere aynı gün birkaç saat içerisinde
oluşturulduğu görülmüştür.
Hakediş No Hakediş Adı Oluşturulma Tarihi Oluşturulma Saati
1 ………. Araştırma Raporu Nisan 08.11.2018 15:35
2 ………. Araştırma Raporu Mayıs 08.11.2018 16:01
3 ………. Araştırma Raporu Haziran 08.11.2018 16:09
4 ………. Araştırma Raporu Temmuz 08.11.2018 16:16
5 ………. Araştırma Raporu Temmuz 08.11.2018 16:16
6 ………. Araştırma Raporu Ağustos 08.11.2018 17:10
7 ………. Araştırma Raporu Eylül 08.11.2018 16:23
8 ………. Araştırma Raporu Eylül 08.11.2018 16:23
9 ………. Araştırma Raporu Ekim 08.11.2018 16:27
10 ………. Araştırma Raporu Ekim 08.11.2018 16:27
Diğer taraftan 31.05.2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel
Sağlık Sigortası Kanununun “Sigortalı sayılanlar” başlıklı 4 üncü maddesinde;
“Bu Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından; a)
Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar, (…)
sigortalı sayılırlar.” hükmü; mezkur Kanun’un ‘İşyeri, işyerinin bildirilmesi,
devri, intikali ve nakli’ başlıklı 11 inci maddesinde; “İşveren, örneği Kurumca
hazırlanacak işyeri bildirgesini en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı
tarihte, Kuruma vermekle yükümlüdür.” hükmü yer almaktadır.
12.05.2010 tarihli ve 27579 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe
konulan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin “İşyeri bildirgesi” başlıklı 27
nci maddesinde;
“(1) İşyerinde, Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi veya (c)
bendi kapsamında sigortalı çalıştıran, sigortalı çalıştırılan bir işyerini
devir alan ya da bu nitelikte işyeri kendisine intikal eden işveren, Kanunun 11
inci maddesinde belirtilen sürelerde vermekle yükümlü olduğu örneği Ek-6 ve
Ek-6/A’da bulunan işyeri bildirgesini Kuruma elektronik ortamda göndermek
zorundadır.” hükmü yer almaktadır.
Söz konusu hükümler bir arada değerlendirildiğinde, hizmet akdi ile bir işveren
tarafından çalıştırılanlar Kanun kapsamında 4-a’lı olarak
değerlendirilmektedir. Bu nedenle de 5510 sayılı Kanun kapsamında sigortalı
çalıştıranlar işyeri bildirgesini Kuruma göndermek zorundadır.
Bu kapsamda ………. Büyükşehir Belediyesi tarafından ………. Sosyal Güvenlik İl
Müdürlüğüne ………. sayılı yazı ile ………. Ltd. Şti ile ………. TL bedelli sözleşmenin
imzalandığı bilgisi verilmiştir.
İşe ilişkin teknik şartnameden de anlaşılacağı üzere yüklenici tarafından
personel çalıştırılması bu kapsamda da yüklenici tarafından Sosyal Sigorta
İşlemleri Yönetmeliğinin 27 nci maddesi gereğince işyeri bildirgesi verilmesi
gerekmektedir.
Yüklenicinin sorgu konusu ihale kapsamında SGK nezdinde işyeri dosyasının olup
olmadığına, söz konusu iş kapsamında çalıştırılan sigortalılara ilişkin hizmet
dökümlerine, alt yüklenici çalıştırılmışsa alt yükleniciye ilişkin ……….
tarihinde ………. Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne soru sorulmuş olup gelen cevapta;
“………. ihale kayıt numaralı ………. Büyükşehir Belediyesi tarafından ………. tarih
………. sayı ile müdürlüğümüze bildirimi yapılan ………. TL bedelli iş ile ilgili
olarak “………. Ltd. Şti.”adına kurumumuzda işyeri tescil kaydına
rastlanılmamıştır. Kurumumuz kayıtlarında işyeri tescil kaydına
rastlanılmadığından işe başlama, bitiş ve çalışan bilgileri ile ilgili bilgi
belge bulunmamaktadır.” denilmiştir.
Sosyal Güvenlik Kurumundan gelen cevaptan da anlaşılacağı üzere yüklenici
tarafından herhangi bir işyeri bildirgesi verilmemiş olup söz konusu işe
ilişkin işyeri dosyası açılmamıştır.
19.12.2002 tarihli ve 24968 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren
Hizmet Alımları Denetim Muayene ve Kabul İşlemlerine Dair Yönetmeliğin
“İlkeler” başlıklı 4 üncü maddesinde; taahhüt konusu hizmet yerine
getirilmedikçe muayene ve kabul işlemlerinin yapılamayacağı belirtilmiştir.
Yönetmeliğin kabule ilişkin hükümlerini düzenleyen 8, 9, 10 ve 11 inci
maddelerinde kabul işlemleri için sözleşme konusu işin tamamlanması gerektiği
hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla kabul işlemlerinin yapılabilmesi için
hizmetin yerine getirilmesi gerekmektedir.
Tüm bunlar bir arada değerlendirildiğinde söz konusu işte yüklenici tarafından
Sosyal Güvenlik Kurumuna işyeri dosyası açılması için bildirge verilmesi
gerektiği ancak bu bildirgenin verilmediği açıkça görülmektedir.
Ayrıca TÜİK verilerine göre ………. İli’nin nüfusu 2018 yılında ………. kişi olarak
ölçülmüştür. Bu kadar büyük bir nüfusa sahip ilde yapılan bir ihale sonucu
düzenlendiği iddia edilen 11 anket raporunun hem birbirinin birebir aynısı hem
de ………. ihale kayıt numaralı ihale kapsamında düzenlenen raporun aynısı olması
hayatın olağan akışına aykırıdır.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun “Kamu zararı” başlıklı 71
inci maddesinde kamu zararının belirlenmesinde hizmet yaptırılmadan ödeme
yapılması esas alınacağı belirtilmiştir.
Bu itibarla söz konusu anket işinde yapılmayan anketler ve dağıtılmayan ürünler
için yükleniciye ödenen ………. TL’lik kamu zararının, ………. TL’sinin yüklenicinin
alacağından mahsup yöntemiyle, ………. TL’sinin ise yüklenicinin teminatlarından
kesinti yapılmak suretiyle ………. tarihli ve ………. numaralı muhasebe işlem fişi
ile tahsil edildiği anlaşıldığından ………. TL için ilişilecek husus kalmadığına,
tahsilatın ilamda gösterilmesine,
Kalan ………. TL’nin ise;
………. TL’sinin Harcama Yetkilisi (……….) ………., Gerçekleştirme Görevlisi (……….)
………. ile Diğer Sorumlu (……….) ………. ve Diğer Sorumlu (……….) ……….’ye
………. TL’sinin Harcama Yetkilisi (……….) ………., Gerçekleştirme Görevlisi (……….)
………. ve Diğer Sorumlu (……….) ……….’a
………. TL’sinin Harcama Yetkilisi (……….) ………., Gerçekleştirme Görevlisi (……….)
………. ve Diğer Sorumlu (……….) ……….’ye
müştereken ve müteselsilen, 6085 sayılı Sayıştay Kanununun 53 üncü maddesi
gereği işleyecek faiziyle birlikte ödettirilmesine, anılan Kanunun 55 inci
maddesi uyarınca ilamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde
Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle,
………. , karar verildi.
……….
- Published in İhale Danışmanı, İhale Danışmanı İstanbul
Doğrudan Temin – Piyasa Rayiç Bedeli Üzerinde Mal Alınması – Sayıştay Kararı
Doğrudan Temin – Piyasa Rayiç Bedeli Üzerinde Mal Alınması – Sayıştay Kararı
Yılı 2014
Dairesi 2
Dosya No 43315
Tutanak No 44733
Tutanak Tarihi 27.6.2018
Konu: Farklı tarihlerde doğrudan temin yöntemiyle alınan fotokopi cihazlarının piyasa rayiçlerinin üzerinde bedellerle satın alınması.
162-295 sayılı ek ilam ile; farklı tarihlerde doğrudan temin yöntemiyle alınan fotokopi cihazlarının piyasa rayiçlerinin üzerinde bedellerle satın alınması nedeniyle … TL’ye tazmin hükmü verilmiştir.
Sorumlu temyiz dilekçesinde özetle;
20.08.2007 tarihinde memuriyete başladığını, sırasıyla …, … ve …nde görev yaptığını, 18.07.2014 tarihinde … İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı Doğrudan Temin Şube Müdürlüğünde 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 13/b-4 maddesi uyarınca görevlendirildiğini, Doğrudan Temin Şube Müdürlüğünde görevlendirildiği ana kadar fiilen Taşınır Kayıt ve Kontrol Birimlerinde çalıştığını,
Doğrudan Temin Şube Müdürlüğünde 31.07.2014 tarihinde fiilen göreve başladığını ve 1 (bir) ay gibi kısa bir süre sonra İdari ve Mali İşler Daire Başkanı Hacer DOĞRU tarafından şahsına Doğrudan Temin Şube Müdür Vekilliği görevinin teklif edildiğini, kendisinin; yüksekokul mezunu olduğunu ve eğitim seviyesinin Şube Müdürlüğü için yeterli olmadığını, ayrıca daha önceden satın alma işlemleriyle ilgili hiçbir tecrübesinin olmadığını, satın alma süreci ile ilgili hiçbir eğitim, seminer, kurs vb. almadığını, sözlü olarak ifade ettiğini, Doğrudan Temin Şube Müdürlüğü eski personellerinden …’un Şube Müdür Vekili olarak görevlendirilmesinin ardından, 29.08.2014 tarih ve 57251201/ (856)-1985 sayılı yazı ile koşullarının ve tecrübesinin yetersiz olmasına rağmen …’un görevde olmadığı durumlarda Yedek Düzenleyen (Gerçekleştirme Görevlisi) olarak görevlendirildiğini,
İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığına (İMİD) fiilen göreve başladığı dönemde İMİD bünyesinde yapılan tüm alımların Danışman firma … Tic. Ltd. Şti. tarafından koordine edildiğini, danışman firmanın talimatları doğrultusunda tüm iş ve işlemlerin yapıldığını, Doğrudan Temin Şube Müdürlüğünde … dışında fiilen çalışan ve bu konularla ilgili bilgi, beceri, deneyim ve tecrübeye sahip personellerin de Üniversitenin başka birimlerinde görevlendirildiğini,
Sorguya konu olan fotokopi makineleri alımlarıyla ilgili evraklarda Piyasa Fiyat Araştırması Tutanağında ve Yedek Düzenleyen (Gerçekleştirme Görevlisi) olarak imzası bulunmasına rağmen, tarafına Piyasa Fiyat Araştırmacısı olarak görevlendirildiğine dair herhangi bir resmi yazı veya sözlü bildirim yapılmadığı gibi 2014 yılı Piyasa Fiyat Araştırma Komisyonu görevlendirmelerine dair Olur yazısında da isminin bulunmadığını,
Söz konusu fotokopi makinelerinin alımlarının çok acil olduğu, …’nin konuyla ilgili talimatlarının olduğu, cihazların önem arz eden teknolojik özelliklere sahip olması ve talepte bulunan fakülte, yüksekokul vb. idarelerin acil ihtiyaçları nedeniyle Doğrudan Temin yoluyla alımın yapılacağı, bu nedenlerden dolayı fiyat araştırmasının acil olarak kendisi ve danışman firma tarafından yaptırıldığı, yapılan bu araştırmanın sadece tutanak altına alınması gerektiği bunun İçinde Piyasa Fiyat Araştırma Tutanağını imzalaması gerektiğinin Daire Başkanı … tarafından şahsına söylendiğini, ilama konu alımın, o dönemin Daire Başkanının talimatıyla ve alımları gerçekleştiren firma aracılığı ile yapılmış olduğunu, sorumluluğun tamamen talimatı veren dönemin Daire Başkanında ve alımı yapan firmada olduğunu, şahsının, iyi niyetle imza atmak dışında hiçbir dahli ve sorumluluğu bulunmadığını,
TEMYİZ NEDENLERİNİN;
1. Şahsına çıkarılan sorgu sonrası yaptığı araştırmada; Konica Minolta Turkey … Bölge Ofisinden aldığı 2014 yılı liste satış fiyatlarında Konica Minolta Bizhub C364E marka fotokopi makinesinin liste satış fiyatının … Euro + KDV olduğu, fatura tarihi olan 16.09.2014 tarihinde Merkez Bankası Euro kurunun …TL olduğundan ürünün KDV dahil fiyatının …TL’ye denk geldiğini,
Görüldüğü üzere, ilam konusu fotokopi makinesinin bölge bayisindeki fiyatının dahi, … Ticaret ve Sanayi Odası tarafından belirtilen rakamdan yüksek olduğunu, ayrıca Konica Minolta Turkey .. Bölge Ofisinden tespit edilen fiyatın son kullanıcıya satış fiyatı olmadığı, aracı firma kar marjının eklenmesiyle birlikte bu fiyatın daha da yükseleceğini,
Buna ilave olarak ekte sunduğu resimlerde de görüldüğü üzere, ilama konu fotokopi makinesine ilaveten elle besleme tepsisi, ekstra 2 adet kağıt kaset ünitesi ve taşıyıcı standının da ilama konu alımın kapsamında olduğunu, söz konusu ilave malzemenin fiyatları eklenmeden … Ticaret ve Sanayi Odasının bildirdiği KDV dahil … TL’lik fiyatın baz alınarak şahsına ilam çıkarıldığını,
… Ticaret ve Sanayi Odası tarafından bildirilen rakamların piyasa fiyatlarından çok aşağıda olduğu ve gerçeği yansıtmadığını,
Eğer, gerçekten ilama konu alımı yapılan fotokopi makinesi ve alınan ilave ekipmanın alış fiyatının piyasa rakamlarından yüksek olduğu düşünülmekte ise, bu tespitin ilama konu fotokopi makinesi ve alınan ilave ekipmanın gerçek piyasa fiyatının bulunmasından sonra yapılabileceği ve gerçek piyasa satış fiyatlarının Ticaret ve Sanayi Odasından sorularak değil malzemenin gerçek satıcılarından tespit edilerek yapılabileceğini,
Bu bakımdan, ilama konu alımı yapılan fotokopi makinesi ve alınan ilave ekipmanın gerçek piyasa fiyatı tespit edilmeden, Ticaret ve Sanayi Odası tarafından belirtilen ve gerçekliği ispata mahkum afaki rakamlar üzerinden verilen tazmin hükmünün hukuka ve hakkaniyete uymadığını,
Ayrıca, ilama konu Konica Minolta Bizhub C364E marka fotokopi makinesinin halen … bağlı … Devlet Konservatuvarında kullanıldığını, alım tarihinden itibaren geçen 3 yıllık sürede Konservatuvarın bütün gösterilerine ait afişlerin bu cihazda basılmak suretiyle Üniversitenin basım işlemleri için harcayacağı paradan da tasarruf sağlandığını,
2. Kyocera markasının …’da sadece 2 yetkili servisi bulunduğunu, bunlardan biri olan … Ltd. (…) firmasının satış müdürü ile yaptığı görüşme sonucunda Kvocera Taskalfa 3010i MFP marka fotokopi makinesinin 2014 yılı satış fiyatının …Euro + KDV olduğunu, fatura tarihi olan 04.09.2014 ve 11.09.2014 tarihinde Merkez Bankası Euro kurunun … TL ve … TL olduğundan ürünün KDV dahil fiyatının 9.684.26 TL’ye denk geldiğini,
İlam konusu fotokopi makinesinin bölge bayisindeki fiyatının dahi, … Ticaret ve Sanayi Odası tarafından belirtilen rakamdan yüksek olduğunu, ayrıca, … Ltd’den tespit edilen fiyatın son kullanıcıya satış fiyatı olmadığı, aracı firma kar marjının eklenmesiyle birlikte bu fiyatın daha da yükseleceğini,
Buna ilave olarak dilekçe ekinde sunulan resimlerde görüleceği üzere elle besleme tepsisi, 500 sayfa kapasiteli ekstra 2 adet universal kağıt çekmecesi, 100 sayfa kapasiteli by-pass ünitesi, çift taraflı basım ünitesi, 100 sayfa kapasiteli RADF (Çift taraflı tarama yapabilen çevirmeli otomatik doküman besleyici) ve 175 sayfa kapasiteli DADF (Tek geçişte çift taraflı tarama yapabilen otomatik doküman besleyici) ünitelerinin de ilama konu alımın kapsamında olduğunu, söz konusu ilave malzemenin fiyatları eklenmeden … Ticaret ve Sanayi Odasının bildirdiği KDV dahil … TL’lik fiyatın baz alınarak ilam çıkarıldığını,
… Ticaret ve Sanayi Odası tarafından bildirilen rakamların piyasa fiyatlarından çok aşağıda olduğu ve gerçeği yansıtmadığını,
Eğer, gerçekten ilama konu alımı yapılan fotokopi makinesi ve alınan ilave ekipmanın alış fiyatının piyasa rakamlarından yüksek olduğu düşünülmekte ise, bu tespitin ilama konu fotokopi makinesi ve alınan ilave ekipmanın gerçek piyasa fiyatının bulunmasından sonra yapılabileceği ve gerçek piyasa satış fiyatlarının Ticaret ve Sanayi Odasından sorularak değil malzemenin gerçek satıcılarından tespit edilerek yapılabileceğini,
Bu bakımdan, ilama konu alımı yapılan fotokopi makinesi ve alınan ilave ekipmanın gerçek piyasa fiyatı tespit edilmeden, Ticaret ve Sanayi Odası tarafından belirtilen ve gerçekliği ispata mahkum afaki rakamlar üzerinden hakkında verilen tazmin hükmünün hukuka ve hakkaniyete uymadığını,
3. Ayrıca Kamu İhale Kanununun Doğrudan Temin başlıklı 22 nci maddesinde (Değişik: 30/7/2003-4964/15 md.) ve Kamu İhale Genel Tebliği 22 nci maddesinin Doğrudan Temine ilişkin açıklamalar kısmında;
“Bu maddeye göre yapılacak alımlarda, ihale komisyonu kurma ve 10 uncu maddede sayılan yeterlik kurallarını arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak ihtiyaçlar temin edilir” hükmü yer almaktadır.
Kanunun 22 nci maddesinde belirtilen hallerde ihtiyaçların; Kanunun 18 inci maddesinde sayılan ihale usulleri için tespit edilen kurallara uyulmaksızın; ilan yapılmadan, teminat alınmadan, ihale komisyonu kurma ve anılan Kanunun 10 uncu maddesinde sayılan yeterlik kriterlerini arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak temin edilmesi mümkün bulunmaktadır.
Söz konusu hükümler uyarınca anılan maddede belirtilen nitelikteki ihtiyaçların karşılanmasında kolaylık sağlanması amaçlanmış olmakla birlikle, ihtiyacın niteliğine göre ilan yapılması, teminat alınması, ihale komisyonu kurulması, isteklilerde belirli yeterlik kriterlerinin aranması ile şartname ve sözleşme düzenlenmesi gibi hususların idarelerin takdirindedir.
Diğer taraftan 22 nci maddeye göre ihtiyaçların karşılanmasında onay belgesi düzenlenmesi, onayı takiben ihale yetkilisince görevlendirilen kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılması ve buna ilişkin belgelerin dayanakları ile birlikte onay belgesine eklenmesi zorunludur. İdarelerce gerekli görülmesi halinde, fiyat araştırmaları, ilgili İhale Uygulama Yönetmeliklerinde yaklaşık maliyetin belirlenmesine ilişkin esas ve usuller çerçevesinde yapılabilir.” denildiğini,
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, Devlet Memurlarının Görev ve Sorumlulukları başlıklı 11 inci maddesinde (Değişik: 12/5/1982 – 2670/4 md.);
“Devlet memurları kanun, tüzük ve yönetmeliklerde belirtilen esaslara uymakla ve amirler tarafından verilen görevleri yerine getirmekle yükümlü ve görevlerinin iyi ve doğru yürütülmesinden amirlerine karşı sorumludurlar. Devlet memuru amirinden aldığı emri Anayasa, kanun, tüzük re yönetmelik hükümlerine aykırı görürse yerine getirmez ve bu aykırılığı o emri verene bildirir. Amir emrinde ısrar eder ve bu emrini yazı ile yenilerse, memur bu emri yapmasa mecburdur. Ancak emrin verine getirilmesinden doğacak sorumluluk emri verene aittir. Konusu suç teşkil eden emir, hiçbir suretle yerine getirilmez; verine getiren kimse sorumluluktan kurtulamaz. Acele hallerde kamu düzeninin ve kamu güvenliğinin korunması için kanunla gösterilen istisnalar saklıdır. ” denildiğini,
Kişisel Sorumluluk ve Zarar başlıklı 12 nci maddesinde ise (Değişik: 12/5/1982 – 2670/5 md.);
“Devlet memurları görevlerini dikkat ve itina ile yerine getirmek ve kendilerine teslim edilen Devlet malını korumak ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri almak zorundadırlar. Devlet memurunun kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizliği sonucu idare zarara uğratılmışsa, bu zararın ilgili memur tarafından rayiç bedeli üzerinden ödenmesi esastır. Zararların ödettirilmesinde bu konudaki genel hükümler uygulanır. Ancak fiilin meydana geldiği tarihte en ait derecenin birinci kademesinde bulunan memurun brüt aylığının yansım geçmeyen zararlar kabul etmesi halinde disiplin amiri veya yetkili disiplin kurulu kararma göre ilgili memurca ödenir.” denildiğini,
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununda düzenlenen kamu zararı kavramının “Kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata arkın karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunması” olarak tanımlandığını,
Yukarıda belirtilen Kamu İhale Kanununun Doğrudan Temin başlıklı 22 nci maddesi, Kamu İhale Genel Tebliğinin 22 nci maddesi, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu 11 ve 12 nci maddeleri ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun ilgili maddelerinde belirtilen bükümlere göre kamu zararına yol açan kasıt, kusur, ihmal içinde olmadığını, sadece satın alma süreci ile ilgili hiçbir eğitim, seminer, kurs vb. görmemiş olması ve konuyla ilgili tecrübesinin olmamasından kaynaklı olarak; Üniversitenin Rektörü ve Daire Başkanı olmuş amirlerin emir ve talimatlarını yerine getirmek adına fiyat araştırmasının acil olarak Daire Başkanının kendisi ve danışman firma tarafından yaptırılmasına, yapılan bu araştırma sonucu toplanan fiyatların tutanak altına alınmasına art niyet aramadan verilen talimat doğrultusunda kanun, tüzük, yönetmeliklere aykırı bir durumun söz konusu olmadığını düşünerek Daire Başkanı …’nun kendisinin de imzalamış olduğu tutanağa imza atarak verilen görevi yerine getirdiğini,
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 31 inci maddesinde bütçeyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisinin Harcama Yetkilisi olduğu ifade edildiğini, 32 nci maddesinde ise; bütçeden harcama yapılabilmesi Harcama Yetkilisinin, harcama talimatı vermesine bağlanmış, harcama talimatlarında da hizmet gerekçesi, yapılacak işin konusu ve tutarı, süresi, kullanılabilir ödeneği, gerçekleştirme usulü ile gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgilerin yer alacağı, harcama talimatlarının bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından ve bu kanun çerçevesinde yapmaları gereken işlemlerden Harcama Yetkililerinin sorumlu olduklarının belirtildiğini, mevzuata aykırı karar, işlem veya ihmal sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasından harcama yetkilisinin sorumlu olduğunu,
Ayrıca Sayıştay Genel Kurul Kararı (Karar No: 5189/1 Karar Tarihi; 14.06.2007) uyarınca; bütçeden yapılacak harcamalar konusunda 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununda öngörülen, harcama sürecinde tek ve tam yetkili olan, giderin yapılmasına karar vermekten ödeme aşamasına kadar tüm işlemleri emir ve talimatı çerçevesinde yürüten ve maiyetindekileri ve onların eylem ve işlemlerini gözetmek ve denetlemekle yükümlü olan harcama yetkilisinin, Sayıştay’a karşı hesap verme konusunda tam ve doğrudan sorumlu olduğunun anlaşıldığını,
Doğrudan Temin 22/d gibi alımlarda piyasa fiyat araştırmalarında görevlendirilecek kişilerin görevlendirilmeleri ile ilgili görevlendirmenin Harcama Yetkilisince yapılacağı ile ilgili açık ve net bir hüküm söz konusu olup görevlendirmenin şekli ile ilgili mevzuatta açık ve net bir hüküm bulunmadığını ancak bu alımlarda görevli kişilerin birinci derece sorumlu tutulabilmeleri için görevlendirmelerin yazılı olarak yapılması zarureti doğduğunu, görevlendirmenin yazılı olur verme biçiminde yapılabileceği gibi, onay belgesinde belirtilmek sureti ile de yapılabileceğini, söz konusu alımlarda bir memur olarak kendisinin yetki ve karar verme tasarrufunda bulunmasına müsaade edilmemişken ve konuyla ilgili olarak amiri tarafından yazılı olarak bir görevlendirilme de yokken Daire Başkanı ve danışman firma tarafından yapılan araştırma sonucu toplanan fiyatlar ile ilgili olarak kamu zararına yol açtığına dolayısıyla görevi ile ilgili kasıt, kusur, ihmal ve tedbirsizlik içerisinde olduğuna karar verilmesi kararını Yüce Mahkemenin takdirlerine sunduğunu,
4. İlama konu alımın, 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesine göre doğrudan temin yöntemiyle yapıldığını, bu usulde, piyasa fiyat araştırması için yazılı “en az bir kişi” görevlendirilmesi, görevlendirilen kişi/kişilerin piyasada fiyat araştırması yapması, uygun olan kişiden alım yapılmadan önce harcama yetkilisinden onay alınması gerektiğini, belli bir süreyi gerektiren işlerde, alımın sözleşmeye bağlanmasının zorunlu olduğunu,
İlama konu alımda, doğrudan temin yönteminde yerine getirilmesi gereken tüm şartların yerine getirildiğini,
5. Üniversitenin İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığına bağlı Doğrudan Temin Şube Müdürlüğünde sorgu konusu olan 2014 mali yılında çalışan tüm personelin görev yeri değiştirildiği halde şu an ki tüm ita amirlerinin şahsını tanımaları ve güvenmeleri sebebiyle halen bu birimde görevini yapmaya devam ettiğini, Üniversitenin 2014 yılındaki Rektörü … ile İdari ve Mali İşler Daire Başkam …’nun ise şahsi çıkarları adına işlemiş oldukları ve basına da yansıyan suçları nedeniyle “Devlet Memurluğundan Çıkarma” cezası aldıklarını belirterek Ticaret ve Sanayi Odası tarafından bildirilen, gerçekliği ispata mahkum afaki rakamlar dikkate alınarak ve doğrudan temin yönteminin unsurları göz önünde bulundurulmadan verilen tazmin hükmünün kaldırılmasını istemiştir.
Başsavcılık mütalaasında;
“… 2014 yılı hesabının 2. Dairede yargılanması sonucunda düzenlenen 09.5.2017 tarih ve 162 sayılı İlamın 2 nci maddesinde eksikliklerin giderilmesi maksadıyla hüküm dışı kararı verilmiştir. Düzenlenen ek rapor üzerine yapılan yargılama neticesinde çıkarılan 16.8.2017 tarihli ve 295 sayılı ilamın 1 inci maddesinde yer alan tazmin hükmüne karşı Gerçekleştirme Görevlisi … tarafından verilen ve ilgideki yazı ile Başsavcılığımıza intikal ettirilen dilekçe ve ekleri incelendi.
Adı geçenin dilekçesinde, ilamın 1 inci maddesine ilişkin olarak; kendisinin piyasa fiyat araştırma komisyonu üyesi olarak görevlendirildiği, yapılan fotokopi makinesi alımının mevzuatına uygun olduğu, bu alım sebebiyle bir kamu zararından söz edilemeyeceği belirtilerek verilen tazmin hükmünün kaldırılması talep edilmektedir.
Ortaya konulanlar duruşmalı olarak yapılan yargılama sırasında da belirtilmiş olup, yargılamada belirtilen hususlar dikkate alınmıştır. Bu itibarla, adı geçenin temyiz talebinin reddi ile Daire kararının tasdikine karar verilmesinin uygun olacağı mütalâa olunmaktadır.” denilmiştir.
Duruşma talebinde bulunan sorumlu … (Gerçekleştirme görevlisi) ile Sayıştay Savcısının sözlü açıklamalarının dinlenmesinden ve dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
4734 sayılı Kanunun “Doğrudan temin” başlıklı 22 nci maddesi son fıkrasında; “Bu maddeye göre yapılacak alımlarda, ihale komisyonu kurma ve Kanunun 10 uncu maddesinde sayılan yeterlik kurallarını arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak ihtiyaçlar temin edilir” denilmiş,
Merkezi Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin 4 üncü maddesinin son bendinde ise;
Piyasa Fiyat Araştırması Tutanağı: “Doğrudan temin usulüyle ihale komisyonu kurulmadan yapılacak alımlarda; alımı yapmakla görevlendirilen kişi veya kişilerce yapılan piyasa fiyat araştırması sonucunda, alınan teklifleri, uygun görülen fiyat ile yükleniciyi gösteren ve söz konusu kişi veya kişilerce imzalanan tutanağı ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır.
Belirtilen hükümler gereği, onay belgesinde yetkilendirilen kişi veya kişilerce, ihtiyacın gerçek piyasa rayiçlerine uygun bir şekilde temin edilmesini sağlamaya yönelik olarak piyasada fiyat araştırması yapılmakta ve buna ilişkin tutanak düzenlenmektedir.
Bu kapsamda rapor dosyası ile sorumlu dilekçesi ve eki belgeler incelendiğinde;
… Ticaret ve Sanayi Odasından 02.03.2015 tarih ve B19.1630 sayılı yazı ile alınan fiyatlara göre;
1 adet Konica Minolta BİZHUB C364E markalı fotokopi cihazının rayiç bedelinin (KDV Hariç) …-…TL aralığında,
1 adet KyoceraTaskalfa 3010i MFP markalı fotokopi makinası rayiç bedelinin (KDV Hariç) …-… TL aralığında olduğu,
Kurumun 1 adet Kyocera Taskalfa 3010i MFP fotokopi makinesini 18.09.2014 tarih ve 16501 sayılı ödeme emri belgesi ile … TL+KDV’ye yine 2 adet KyoceraTaskalfa 3010i MFP fotokopi makinesini 18.09.2014 tarih ve 16504 sayılı ödeme emri belgesi ile … TL+KDV’ye,
Aynı şekilde 1 adet Konica Minolta BİZHUB C364E markalı fotokopi cihazını 19.09.2014 tarih ve 16543 sayılı ödeme emri belgesi ile … TL+KDV’ye doğrudan temin yöntemiyle satın aldığı,
Kurumun denetimi sırasında … Ticaret ve Sanayi Odasına ürünün teknik özellikleri belirtilmeden sadece marka ve model üzerinden rayiçlerinin sorulduğu, adı geçen oda tarafından 02.03.2015 tarih ve B19.1630 sayılı yazı ile ürünlere ilişkin teknik özellikler ve ilave ekipmanlar belirtilmeden iki fiyat aralığında rayiç bildirildiği,
… Ticaret ve Sanayi Odasının belirlemiş olduğu rayiç bedelin üst sınırı ile malzemenin idarece yapılan alım fiyatı arasındaki farkın ilamda kamu zararı olarak hesaplandığı görülmüştür.
İlam maddesini temyiz eden sorumlu tarafından dilekçe ekinde sunulan ve sorgu üzerine yapıldığı anlaşılan araştırmada ise;
Konica Minolta Turkey … Bölge Ofisinden aldığı 2014 yılı liste satış fiyatlarında; Konica Minolta Bizhub C364E marka fotokopi makinesinin liste satış fiyatının … Euro + KDV olduğu, fatura tarihi olan 16.09.2014 tarihinde Merkez Bankası Euro kuru …TL olduğundan ürünün KDV dahil fiyatının … TL’ye denk geldiği, ilam konusu fotokopi makinesinin bölge bayisindeki fiyatının dahi, … Ticaret ve Sanayi Odası tarafından belirtilen rakamdan yüksek olduğu, ayrıca Konica Minolta Turkey … Bölge Ofisinden tespit edilen fiyatın son kullanıcıya satış fiyatı olmadığı, aracı firma kar marjının eklenmesiyle birlikte bu fiyatın daha da yükseleceği, fotokopi makinesine ilaveten elle besleme tepsisi, ekstra 2 adet kağıt kaset ünitesi ve taşıyıcı standının da ilama konu alımın kapsamında olduğu, söz konusu ilave malzemenin fiyatları eklenmeden … Ticaret ve Sanayi Odasınca rayiç bildirildiği, dolayısıyla … Ticaret ve Sanayi Odası tarafından bildirilen rakamların piyasa fiyatlarından çok aşağıda kaldığı,
Kyocera markasının …’da sadece 2 yetkili servisinin bulunduğu, bunlardan biri olan … Ltd. firması ile yapılan görüşme sonucunda Kyocera Taskalfa 3010i MFP marka fotokopi makinesinin 2014 yılı satış fiyatının …Euro + KDV olduğu, fatura tarihi olan 04.09.2014 ve 11.09.2014 tarihinde Merkez Bankası Euro kuru … TL ve … TL olduğundan ürünün KDV dahil fiyatının … TL’ye denk geldiği, ilam konusu fotokopi makinesinin bölge bayisindeki fiyatının dahi … Ticaret ve Sanayi Odası tarafından belirtilen rakamdan yüksek olduğu, … Ltd’den tespit edilen fiyatın son kullanıcıya satış fiyatı olmadığı aracı firma kar marjının eklenmesiyle birlikte bu fiyatın daha da yükseleceği, ayrıca elle besleme tepsisi, 500 sayfa kapasiteli ekstra 2 adet universal kağıt çekmecesi, 100 sayfa kapasiteli by-pass ünitesi, çift taraflı basım ünitesi, 100 sayfa kapasiteli RADF (Çift taraflı tarama yapabilen çevirmeli otomatik doküman besleyici) ve 175 sayfa kapasiteli DADF (Tek geçişte çift taraflı tarama yapabilen otomatik doküman besleyici) ünitelerinin de ilama konu alımın kapsamında olduğu anlaşılmaktadır.
12.09.2005 tarih ve 25934 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Oda Muamelat Yönetmeliğinin “Rayiç fiyat tespiti” başlıklı 35 inci maddesinde;
“Odalar ve bunların şubeleri, çalışma alanları içerisinde üretilen veya satılan mal ve hizmetlerin fiyat tespitini yapmaya yetkilidir. Ancak, imalata ilişkin fiyat tespitlerinde yetki münhasıran imalatın yapıldığı yerdeki sanayi odasına veya ticaret ve sanayi odasına aittir.
Rayiç fiyat tespiti, yazılı talep üzerine yapılır. Talepte bulunanlar, mal veya hizmetin fiyatını etkileyecek hususları açıkça yazılarında belirtir.
Tespit edilen rayiç fiyatlar, benzer taleplerde yararlanılmak üzere sınıflandırılarak dosyalanır. Bu dosyadaki bilgiler elektronik ortama aktarılarak da kullanılabilir.” denilmiştir.
Bu durumda; ürüne ilave ekipmanlar dahil edilmeden sadece marka ve model üzerinden bildirilen rayiçlere göre kamu zararının hesaplandığı anlaşılmış olup yukarıda belirtilen hususlar da dikkate alınmak suretiyle; kamu zararına esas alınmak üzere ürüne ilişkin gerçek fiyatın tespit edilmesi için 162-295 sayılı ek ilamın 1(B) maddesi ile … TL’ye ilişkin olarak verilen tazmin hükmünün bozularak dosyanın ilgili DAİREYE GÖNDERİLMESİNE, (… Daire Başkanı … ile Üyeler …’ın aşağıda yazılı azınlık görüşlerine karşı) oy çokluğu ile,
Karar verildiği 27.06.2018 tarih ve 44733 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.
KARŞI OY GEREKÇESİ:
(…Daire Başkanı … ile Üyeler …’ın;
Kurumun 2014 yılı hesap denetimi ile ilgili olarak doğrudan temin yöntemi ile alınan fotokopi cihazlarının sadece marka ve model belirtilmek suretiyle … Ticaret ve Sanayi Odasına rayiçleri sorulmuş, adı geçen oda tarafından 02.03.2015 tarih ve B19.1630 sayılı yazı ile yine ürünlere ilişkin teknik özellikler ve ilave ekipmanlar belirtilmeden iki fiyat aralığında rayiç bildirilmiş, ilam maddesinde de … Ticaret ve Sanayi Odasının belirlemiş olduğu rayiç bedelin üst sınırı ile malzemenin idarece yapılan alım fiyatı arasındaki farka kamu zararı denilmiştir.
4734 sayılı Kanunun “Doğrudan temin” başlıklı 22 nci maddesinde, yine maddede belirtilen hallerde idarelerin ihtiyaçlarını ilan yapılmaksızın ve teminat alınmaksızın doğrudan temin usulü ile karşılayabileceği, ihale komisyonu kurma ve 10 uncu maddede sayılan yeterlik kurallarını arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak ihtiyaçların temin edileceği hüküm altına alınmıştır.
Kamu İhale Genel Tebliğinin “Doğrudan temine ilişkin açıklamalar” başlıklı 22 nci maddesinde ise;
“22.1.1.1. Yukarıda belirtilen hükümler uyarınca 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinde belirtilen hallerde ihtiyaçların; Kanunun 18 inci maddesinde sayılan ihale usulleri için tespit edilen kurallara uyulmaksızın; ilan yapılmadan, teminat alınmadan, ihale komisyonu kurma ve anılan Kanunun 10 uncu maddesinde sayılan yeterlik kriterlerini arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak temin edilmesi mümkün bulunmaktadır.
…
22.1.1.4. Diğer taraftan 22 nci maddeye göre ihtiyaçların karşılanmasında onay belgesi düzenlenmesi, onayı takiben ihale yetkilisince görevlendirilen kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılması ve buna ilişkin belgelerin dayanakları ile birlikte onay belgesine eklenmesi zorunludur. İdarelerce gerekli görülmesi halinde, fiyat araştırmaları, ilgili İhale Uygulama Yönetmeliklerinde yaklaşık maliyetin belirlenmesine ilişkin esas ve usuller çerçevesinde yapılabilir.” denilmiştir.
Bu durumda, idarenin ihtiyacı kapsamında fotokopi makinalarının doğrudan temin yöntemi ile alınmasında, alım öncesinde firmalardan teklif istenerek piyasa fiyat araştırması tutanağı düzenlenmesinde ve piyasa fiyat araştırması tutanağında yer verilen firmalar arasından en uygun teklif verenden alımın gerçekleştirilmesinde mevzuatın öngörmüş olduğu tüm hususlar yerine getirilmiş olup kamu zararından bahsetmek mümkün değildir.
Kaldı ki rapor dosyası ile dilekçe ve eki belgeler incelendiğinde, fotokopi makinelerine ilaveten elle besleme tepsisi, ekstra 2 adet kağıt kaset ünitesi, taşıyıcı standı, 500 sayfa kapasiteli ekstra 2 adet universal kağıt çekmecesi, 100 sayfa kapasiteli by-pass ünitesi, çift taraflı basım ünitesi, 100 sayfa kapasiteli RADF (Çift taraflı tarama yapabilen çevirmeli otomatik doküman besleyici) ve 175 sayfa kapasiteli DADF (Tek geçişte çift taraflı tarama yapabilen otomatik doküman besleyici) ünitelerinin de ilama konu alımın kapsamında olduğu ancak söz konusu ilave malzemenin fiyatlarının eklenmediği, sadece marka ve model üzerinden bildirilen rayiçlere göre kamu zararının hesaplandığı görülmüştür. Bu nedenle ilam maddesi ile verilen tazmin hükmünün kaldırılması gerekir.)
- Published in İhale Danışmanı, İhale Danışmanı Ankara







