İsteklilerin Birbirlerinin Tekliflerinden Bilgi Sahibi Olduğuna Ve Aralarında Organik Bir Bağ Bulunduğuna İlişkin Kuvvetli Bir Karinenin Varlığı
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2020/269207 İhale Kayıt Numaralı “Şişli Hamidiye Etfal Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Ve Sarıyer Ek Hizmet Binası İçin 12 Aylık Merkezi Sterilizasyon Ünitesi Hizmet Alımı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:
İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan 2020/269207 ihale kayıt numaralı “Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Sarıyer Ek Hizmet Binası İçin 12 Aylık Merkezi Sterilizasyon Ünitesi Hizmet Alımı” ihalesine ilişkin olarak Temizdoğa Petrol Ürn. Gıda İnş. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 30.09.2020 tarihli ve 2020/UH.I-1613 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (b) bendi gereğince düzeltici işlem belirlenmesine” karar verilmiştir.
Davacı Lotez Sağ. Hiz. San. ve Tiz. A.Ş tarafından anılan Kurul kararının iptali istemiyle açılan davada, Ankara 4. İdare Mahkemesinin 15.12.2020 tarihli E:2020/1841, K:2020/2020 sayılı kararında dava konusu işlemin 1’inci iddiaya ilişkin kısmının iptaline karar verildiği, bu kararın gereklerini yerine getirmek üzere Kamu İhale Kurulu tarafından alınan 30.12.2020 tarihli ve 2020/MK-332 sayılı karar ile “1- Kamu İhale Kurulunun 30.09.2020 tarihli ve 2020/UH.I-1613 sayılı kararının 1’inci iddia ile ilgili kısmının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikâyet başvurusunun reddine,” karar verildiği, anılan Mahkeme kararının Kurum tarafından temyizi üzerine verilen Danıştay Onüçüncü Dairesinin 18.02.2021 tarihli E:2020/3972, K: 2021/563 sayılı kararında “…Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu ihaleye 4 isteklinin katıldığı, teklifi yaklaşık maliyet üzerinde kalarak değerlendirme dışı bırakılan dava dışı 4. sıradaki istekli tarafından teklifi ilk 3 sırada yer alan isteklilerin aralarında ilişki olduğuna dair itirazen şikâyet başvurusunda bulunulduğu, LTS A.Ş.’nin hisselerinin tamamına sahip olan Şaban Şahbaz’ın, teklifi 2. sırada yer alan Teknoprom Ltd. Şti.’nin de %20 ortağı olduğu ve aynı zamanda münferit imza yetkisine sahip olduğu, anılan kişinin teklifi 3. sırada yer alan davacı şirketin ise %25 hissesine sahip olduğu, her ne kadar Şaban Şahbaz’ın bu şirkette mevcut yönetim ve temsil yetkisi olmasa da, 11/11/2019 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinden, 30/10/2019 tarihinde kaldırılan yönetim kurulu üyeliğinin bulunduğunun tespit edildiği, rekabet ve gizlilik ilkesinin temini bakımından, ihaleye teklifler sunulmadan önce isteklilerin, diğer isteklilerin teklifleri hakkında bilgi sahibi olmamaları gerektiği, uyuşmazlık konusu ihalede teklif sunan firmanın tamamına sahip Şaban Şahbaz’ın diğer istekli firmalarda da ortaklığı ile temsil ve imza yetkisine sahip olduğu, davacı dahil diğer isteklilerin tekliflerinden de haberdar olduğu ve dolaylı teklif sunduğundan bahisle dava konusu işlemle ihalede ilk 3 sırada yer alan isteklilerin tekliflerinin değerlendirme dışı bırakılmasına karar verildiği, bu kararın iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
En avantajlı teklif veren LTS A.Ş.’nin hisselerinin tamamına sahip Şaban Şahbaz’ın davacı şirkette ortaklığının bulunduğuna veya ortaklık oranına ilişkin herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığı, anılan kişinin 3. sırada yer alan davacının %25 hissesine sahip olduğu, her ne kadar mevcut yönetim kurulu üyeliği veya imza ve temsil yetkisi bulunmasa da; 30/10/2019 tarihine kadar yönetim kurulu üyeliğinin bulunduğunun 11/11/2019 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinden anlaşıldığı, bu durumda, 4734 sayılı Kanun’un 5. maddesinde yer alan rekabet, gizlilik ve güvenirlik ilkelerinin ihlâl edildiğine, isteklilerin birbirlerinin tekliflerinden bilgi sahibi olduğuna ve aralarında organik bir bağ bulunduğuna ilişkin kuvvetli bir karinenin varlığı ortaya çıkmaktadır.
Bu itibarla, isteklilerin söz konusu ihaleye girmelerinin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 17. maddesinde belirtilen yasak fiil ve davranışlar kapsamında olduğu dikkate alındığında, Kurul kararının davacı şirketin teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına ilişkin temyize konu kısmında hukuka aykırılık, dava konusu işlemin bu kısmının iptali yolundaki Mahkeme kararında hukukî isabet bulunmamaktadır…” gerekçesiyle Mahkeme kararının 1’inci iddiaya ilişkin kısmının bozulmasına karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
1- Kamu İhale Kurulunun 30.12.2020 tarihli ve 2020/MK-332 sayılı kararının iptaline,
2- Anılan Danıştay Onüçüncü Dairesi kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda Kamu İhale Kurulunun 30.09.2020 tarihli ve 2020/UH.I-1613 sayılı kararının hukuken geçerliliğini koruduğuna
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARI, İdare Mahkemesi Kararı, ihale, İhale Danışmanı, İhale Danışmanı Ankara, İHALEDE ORTAYA ÇIKAN TÜM USULSÜZLÜKLER, Kamu İhale Danışmanlığı, Rekabetin Engellenmesi
Tıbbi Sarf Malzeme Alım İhalesi – Ürünlerin Teknik Şartnamede Belirtilen Özelliklere Sahip Olması – İdare Mahkemesi Kararı
Karar No : 2019/MK-310
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2018/116439 İhale Kayıt Numaralı “2018-2019 Yılları (12 Aylık) Diş Kliniği Tıbbi Sarf Malzeme Alımı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:
İzmir İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan 2018/116439 ihale kayıt numaralı “2018-2019 Yılları (12 Aylık) Diş Kliniği Tıbbi Sarf Malzeme Alımı” ihalesine ilişkin olarak, Samet Safi Cankurt itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 08.05.2019 tarihli ve 2019/UM.I-574 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.
Anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle, Samet Safi Cankurt’un vekili tarafından açılan davada, Ankara 7. İdare Mahkemesinin 09.10.2019 tarihli E:2019/1265, K:2019/2240 sayılı kararı ile “Davacı tarafından teklif edilen ürünlerin Teknik Şartname’nin 1. maddesini karşılamadığı gerekçesiyle itirazen şikayet başvurusunun reddedilmesine ilişkin kısım yönünden;
Söz konusu Teknik Şartname’nin 1. maddesinde “Eğeler uç kısmından sap kısmına kadar tek parça NiTi-Nikel Titanyum alaşımlı olmalıdır.” düzenlemesi yer almaktadır.
Davacı tarafından teklif edilen Döner Kanal Eğesi Üçlü Sistem adlı ürünün sap kısmının CI metal olduğu, dolayısıyla teklifin Teknik Şartname’nin 1. maddesini karşılamadığı gerekçesiyle itirazen şikayet başvurusunun reddedildiği görülmektedir.
Uyuşmazlıkta, davacı tarafından teklif edilen Döner Kanal Eğesi Üçlü Sistem adlı ürünün sap kısmı hariç diğer kısımlarının NiTi-Nikel Titanyum alaşımlı olduğu hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamakta olup, anlaşmazlık sap kısmının da Ni-Ti-Nikel Titanyum alaşımı olmasının zorunlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Teknik Şartnamede’de açıkça belirtildiği üzere eğelerin uç kısmından sap kısmına kadar Ni-Ti-Nikel Titanyum alaşımlı olması gerektiği, sap kısmı için özellikle bu hususun aranmadığı açıktır. Sonuç olarak davacı tarafından teklif edilen ürün Teknik Şartnamenin 1. maddesini karşılamakta olup karşılamadığı gerekçesiyle itirazen şikayet başvurusunun reddine dair Kurul Kararının bu kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Davacı tarafından teklif edilen ürünlerin Teknik Şartnamenin 9. maddesini karşılamadığı gerekçesiyle itirazen şikayet başvurusunun reddedilmesine ilişkin kısım yönünden;
Söz konusu Teknik Şartname’nin 9. maddesinde “Geniş apikal ölçüleri (30-35-40-50 mm) bulunabilmelidir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Davacı tarafından teklif edilen İ-Race adlı ürünün 15/06, 25/04 ve 30/04 apikal ölçülere sahip olduğu, dolayısıyla teklifin Teknik Şartnamenin 9. maddesini karşılamadığı gerekçesiyle itirazen şikayet başvurusunun reddedildiği görülmektedir.
Uyuşmazlıkta, gerek ihale dosyasında bulunan bilgi ve belgeler gerekse de davacı tarafından dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, Döner Kanal Eğesi Üçlü Sistem için davacı tarafından teklif edilen İ-Race adlı ürünün apikal ölçülerinin 15/06, 25/04 ve 30/04 olduğu hususunda tereddüt bulunmamakta olup, söz konusu ürünün Teknik Şartname’nin 9. maddesini karşılamadığı gerekçesiyle itirazen şikayet başvurusunun reddine dair Kurul Kararının bu kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Öte yandan, her ne kadar davacı tarafından İ-Race adlı ürünün Race adlı üründen isimlendirme dışında bir farkı olmadığı ileri sürülmekte ise de, söz konusu ürünler aynı üretici firma tarafından üretilmiş olsa da farklı apikal ölçülere sahip olduğundan bu iddiaya itibar edilmemiştir.” şeklinde gerekçe belirtilerek dava konusu işlemin davacı tarafından teklif edilen ürünlerin Teknik Şartname’nin 1’inci maddesini karşılamadığı gerekçesiyle reddine ilişkin kısım yönünden iptaline, davacı tarafından teklif edilen ürünlerin Teknik Şartname’nin 9’uncu maddesini karşılamadığı gerekçesiyle reddine ilişkin kısım yönünden ise reddine karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
Kamu İhale Kurulunun 08.05.2019 tarihli ve 2019/UM.I-574 sayılı kararının başvuru sahibi tarafından teklif edilen ürünlerin Teknik Şartname’nin 1’inci maddesini karşılamadığı gerekçesiyle itirazen şikayet başvurusunun reddine ilişkin kısmının iptaline,
Oybirliği ile karar verildi.
- Published in İdare Mahkemesi Kararı, İhale Danışmanı
İş Deneyim Belgesi – Süresinden Sonra Kuruma Başvuru – Kik Kararı – İdare Mahkemesi Kararı – İtirazen Şikayet
Karar No : 2019/MK-174
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2017/495930 İhale Kayıt Numaralı “Söylemez Barajı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:
Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Barajlar ve HES Dairesi Başkanlığı tarafından yapılan 2017/495930 ihale kayıt numaralı “Söylemez Barajı” ihalesine ilişkin olarak MSİ Enerji İnşaat San. ve Tic. A.Ş. – Gökalp Proje Müşavirlik A.Ş. İş Ortaklığı itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 10.04.2018 tarihli ve 2018/UY.I-760 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.
Anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle MSİ Enerji İnş. San. ve Tic. A.Ş. – Gökalp Proje Müşavirlik A.Ş. İş Ortaklığı tarafından açılan davada, Ankara 2. İdare Mahkemesinin 20.11.2018 tarihli ve E:2018/1145, K:2018/2216 sayılı kararı ile “…Olayda, ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibi Bergiz İnş. A.Ş. tarafından iş deneyimini tevsik etmek amacıyla Eray Eroğlu adına düzenlenmiş “Berke Barajı ve HES İnşaatı” işine ilişkin iş yönetme belgesi sunulduğu, söz konusu belge üzerinde belge düzenlenme tarihinin 22.09.2017, belge sayısının ise 2262-Y-KD-5-1 olduğu, idarece yapılan bir başka ihalede (Çetintepe Barajı İkmali İşi) bahse konu belgenin EKAP’ta düzenlenmiş bir belgeyle eşleşmemesi nedeniyle ihale komisyonu tarafından yapılan değerlendirme sonucu Bergiz İnş. A.Ş.nin teklifinin değerlendirme dışı bırakıldığı, bunun üzerine anılan istekli tarafından idareye şikâyet başvurusunda bulunulması üzerine, idarece DSİ Hukuk Müşavirliğinden görüş alındığı ve “…Eray Eroğlu’nun tebligatın içeriğinden haberdar olduğunun kabul edilemeyeceği, EÜAŞ tarafından 07.08.2017 tarihli mahkeme ara kararına tavzih talebinde bulunulması ve yine aynı mahkemece açıklama isteminin kabulü ile neticelenen mahkeme kararından da haberdar olmadığının Ankara 8. İdare Mahkemesinin “…açıklama istemli dilekçenin karşı tarafa gönderilmesine gerek duyulmayarak işin gereği düşünüldü” şeklinde başlayan kararından anlaşılmış olduğu bu nedenle geçerli bir iş deneyim belgesi olarak kabul edilmesi ve mahkeme kararı doğrultusunda 08.12.2017 tarihinde düzenlenen yeni iş deneyim belgesinin EKAP üzerinden teyit edilmesi gerektiği” sonucuna ulaşılarak düzeltici işlem tesis edildiği, “Çetintepe Barajı İkmali” işinde yapılan bu uygulama eş zamanlı yürütülen şikâyete konu “Söylemez Barajı” ihalesine de aksettirilerek bu defa yeterlik kapsamında sunulan söz konusu iş deneyim belgesi geçerli kabul edilmiş ve Bergiz İnş. A.Ş. ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibi olarak belirlenmiştir.
Öte yandan, Eray Eroğlu adına düzenlenmiş 22/09/2017 tarih ve 2262-Y-KD-5-1 sayılı İş Deneyim (Yönetme) Belgesi’nin iptal edilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada Ankara 4. İdare Mahkemesinin E:2017/3487, K:2018/2212 sayılı kararıyla; “…davalı idarenin, Ankara 8. İdare Mahkemesinin 2017/370 esas numaralı dosyasında verilen 07/08/2017 tarihli yürütmeyi durdurma kararı doğrultusunda davacının adına 22/09/2017 tarih ve 2262-Y-KD-5-1 sayılı İş Deneyim Belgesinin EKAP sistemi üzerinden düzenlenip onaylandığı, aslının ilgilinin adresine gönderildiği, bilahare kararın uygulanmasında tereddüte düşülmesi sebebiyle anılan mahkemeden tavzih talebinde bulunulduğu, Mahkemenin 05/10/2017 tarihli “Açıklama İsteminin Kabulü” kararıyla “iş deneyim belgesinin Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürlüğünce düzenlenip Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca onaylanması gerektiği” gerekçesi dikkate alınarak kararda onay mercii olarak Bakanlığın bildirilmesi nedeniyle onaylanan mezkur iş deneyim belgesinin onay yetkisi bulunmayan bir birim tarafından düzenlenmiş belge durumuna düştüğünden bahisle davaya konu işlemle davacı adına düzenlenen iş deneyim belgesinin 02/11/2017 tarihinde EKAP sistemi üzerinden iptal edilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık konusu olayda, davacının Berke Barajı ve HES İnşaatı Yapım İşine ait iş deneyim belgesi verilmesi talebinin reddine dair işlemin iptali istemiyle Ankara 8. İdare Mahkemesinde açtığı davada, 07/08/2017 tarihinde “…davacı adına iş deneyim belgesi verilmesi istemiyle yapılan başvurunun, başvuruda verilen belgeler dışında yapılan işle ilgili olarak idarede bulunan belgelerde dikkate alınarak eksik olan hususlar belirtilmek suretiyle değerlendirme yapılması gerekirken, iş deneyim belgesi düzenlemek için yeterli bilgi ve belge içeriğine ulaşılamadığından bahisle başvurunun reddi yolundaki dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı” gerekçesiyle yürütmenin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın gerekçesinde davacıya doğrudan iş deneyim belgesi düzenlenmesi gerektiği belirtilmemesine rağmen kararın davalı idare tarafından yanlış yorumlanarak davaya konu iş deneyim belgesi düzenlendiği, bilahare aynı mahkemeden “Açıklama” talebinde bulunulması ve adı geçen mahkeme tarafından talebin kabul edilerek Mahkemece 07/08/2017 tarihinde verilen yürütmeyi durdurma kararının davacıya iş deneyim belgesi verilmesi sonucunu doğurmayacağı, davalı idarece gerekli araştırmaların yapılıp varsa eksik olan hususların belirtilmesi suretiyle değerlendirme yapılması gerektiği” şeklinde açıklanması üzerine mahkeme karar gerekçesi doğrultusunda davaya konu işlemle davacı hakkında düzenlenen iş deneyim belgesinin EKAP sistemi üzerinden iptal edildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davalı idarenin Ankara 8. İdare Mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararı gerekçesini yanlış yorumlamak suretiyle davacı hakkında düzenlediği iş deneyim belgesini yine aynı mahkemenin “açıklama talebinin kabulü” kararıyla karar gerekçesini dikkate almak suretiyle iptal ettiği ve bu mahkeme kararı gerekçesine uygun işlem tesis ettiği anlaşıldığından davaya konu işlemde mevzuata aykırılık görülmemiştir.
…
Bu durumda, en avantajlı ikinci teklif sahibi Bergiz İnş. A.Ş. tarafından iş deneyimini tevsik etmek amacıyla Eray Eroğlu adına düzenlenmiş 22/09/2017 tarih ve 2262-Y-KD-5-1 sayılı İş Deneyim (Yönetme) Belgesinin iptal edilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada Ankara 4. İdare Mahkemesinin E:2017/3487, K:2018/2212 sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiğinden, bu karar uyarınca en avantajlı ikinci teklif sahibi müdahil Bergiz İnş. A.Ş.nin geçerli bir iş deneyim belgesi olmadığı, belgenin düzenleyen idarece ihaleden önce iptal edildiğinin anlaşıldığından dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.” şeklinde gerekçe belirtilerek dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Anılan kararın icapları yerine getirmek üzere Kamu İhale Kurulu tarafından alınan 27.12.2018 tarihli ve 2018/MK-430 sayılı Kurul kararı ile “1- Kamu İhale Kurulunun 10.04.2018 tarihli ve 2018/UY.I-760 sayılı kararının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, Bergiz İnş. A.Ş.nin teklifinin değerlendirme dışı bırakılması yönünde, 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (b) bendi gereğince düzeltici işlem belirlenmesine,” karar verilmiştir.
Ayrıca Bergiz İnş. A.Ş. tarafından da 10.04.2018 tarihli ve 2018/UY.I-760 sayılı Kurul kararının iptali istemiyle dava açılmış olup, Ankara 2. İdare Mahkemesi’nin 16.10.2018 tarihli ve E: 2018/2134, K: 2018/1905 sayılı kararı ile “davanın reddine” karar verilmesi üzerine yapılan temyiz incelemesi sonucunda Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 20.02.2019 tarihli ve E:2018/4117, K:2019/472 sayılı kararı ile “…ihale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemlerin farkına varıldığı veya farkına varılmış olması gerektiği tarihi izleyen günden itibaren şikâyet başvurusunda bulunulabileceği kabul edilmiştir. İhale sürecindeki hukuka aykırı olduğu iddia edilen işlem ve eylemlerin “farkına varıldığı tarihin” ise ihalenin bütün hüküm ve sonuçlarının yer aldığı kesinleşen ihale kararının ilgililere tebliğ edildiği tarih olarak kabul edilmesi gerekmektedir.
Dava konusu Kamu İhale Kurulu kararının incelenebilmesi için, söz konusu itirazen şikâyet başvurusunun temelini oluşturan BRJ İnş. San. ve Tic. A.Ş. – ICC Grup İnş. Tic. Ltd. Şti. İş Ortaklığının 12.03.2018 tarihinde yapmış olduğu şikâyet başvurusunun süresinde olup olmadığının ve MSI Enerji İnş. San. ve Tic. A.Ş. – Gökalp Proje Müşavirlik A.Ş. İş Ortaklığınca, ihale komisyon kararının tebliğinden sonra şikâyet başvurusunda bulunulup bulunulmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, ihale komisyonu tarafından kesinleşen ihale kararının 08.02.2018 tarihinde MSI Enerji İnş. San. ve Tic. A.Ş. – Gökalp Proje Müşavirlik A.Ş. İş Ortaklığı dahil olmak üzere teklifi geçerli kabul edilen tüm isteklilere tebliğ edildiği ve söz konusu karara karşı itiraz yollarının da gösterildiği, ancak kesinleşen ihale komisyonu kararına karşı 4734 sayılı Kanun’un aramış olduğu on (10) günlük süre içerisinde MSI Enerji İnş. San. ve Tic. A.Ş. – Gökalp Proje Müşavirlik A.Ş. İş Ortaklığı tarafından herhangi bir şikayet başvurusunda bulunulmadığı, ancak on (10) günlük yasal sürenin tamamlanmasından sonra davacı şirketin 19.02.2018 tarihli şikayet başvurusunun idare tarafından 01.03.2018 tarihinde reddi üzerine, BRJ İnş. San. ve Tic. A.Ş. – ICC Grup İnş. Tic. Ltd. Şti. İş Ortaklığı tarafından, dava şirketin 19.02.2018 tarihli şikayet başvurusunun kendilerini hak kaybına uğratabileceği ihtimaline binaen 12.03.2018 tarihinde idareye şikayet başvurusunda bulunulduğu görülmektedir.
MSI Enerji İnş. San. ve Tic. A.Ş. – Gökalp Proje Müşavirlik A.Ş. İş Ortaklığı tarafından BRJ İnş. San. ve Tic. A.Ş. – ICC Grup İnş. Tic. Ltd. Şti. İş Ortaklığının yapmış olduğu 12.03.2018 tarihli şikayet başvurusunun reddi kararının taraflara tebliği üzerine 26.03.2018 tarihinde doğrudan Kamu İhale Kurumu’na itirazen şikayet başvurusunda bulunmakta ise de, öncesinde bir şikayet başvurusunda bulunmadığı, başvurusuna dayanak teşkil eden BRJ İnş. San. ve Tic. A.Ş. – ICC Grup İnş. Tic. Ltd. Şti. İş Ortaklığının yapmış olduğu şikayet başvurusu ise süresinde yapılmadığından itirazen şikayet başvurusunun esasının incelenmeyeceği sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, ihale komisyonu kararının tebliği ile başlayan şikayet süresi içerisinde MSI Enerji İnş. San. ve Tic. A.Ş. – Gökalp Proje Müşavirlik A.Ş. İş Ortaklığınca şikayet başvurusunda bulunmadığından ve ihale üzerinde kalan iş ortaklığıda süresinde şikayet başvurusunda bulunmadığından, itirazen şikayet başvurusunun esastan reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır” gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’üncü maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
1- Kamu İhale Kurulunun 27.12.2018 tarihli ve 2018/MK-430 sayılı kararının iptaline,
2- Kamu İhale Kurulunun 10.04.2018 tarihli ve 2018/UY.I-760 sayılı kararının iptaline,
3- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, itirazen şikâyet başvurusunun süre yönünden reddine,
Oybirliği ile karar verildi.
Otomasyon Yazılım Hizmet İhalesi – Demonstrasyonun Sonlandırılması – Teknik Konuda Bilirkişi İncelemesi Yaptırılması Gerektiği – İdare Mahkemesi Kararı
Karar No : 2019/MK-169
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:
Samsun İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan 2018/378156 ihale kayıt numaralı “İl Sağlık Müdürlüğü ve Bağlı Sağlık Tesislerinin HBYS Tam Otomasyon Yazılım Hizmeti” ihalesine ilişkin olarak Akgün Bilgisayar Prog. ve Hiz. San. Tic. Ltd. Şti. itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 20.12.2018 tarihli ve 2018/UH.II-2073 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikâyet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.
Davacı Akgün Bilgisayar Prog. ve Hiz. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davada, Ankara 14. İdare Mahkemesinin 12.04.2019 tarihli E: 2019/294, K: 2019/790 sayılı kararında “…
2 ) Davacı şirketin demonstrasyonunun haksız şekilde sonlandırılmış olduğu ve Teknik Şartname’nin “eklenti çalıştırılması” ile ilgili birçok maddesinin Teknik Şartname’nin 3.7’nci
maddesi ile açıkça çeliştiği iddialarına ilişkin olarak;
a) Davacı şirketin demonstrasyonunun haksız şekilde sonlandırılmış olduğu iddiasına ilişkin olarak;…
Davaya konu ihalede, İdari Şartname’nin “Diğer hususlar” başlıklı 47’nci maddesinde ihale komisyonu tarafından demonstrasyon yapılacağı belirtilmiş olup, söz konusu işlemin ayrıntılarına HBYS Teknik Şartnamesi’nin 13’üncü maddesinde yer verildiği, davacı şirket tarafından teklif edilen HBYS yazılımının Teknik Şartname’de düzenlenen kriterleri karşılayıp karşılamadığı hususunun demonstrasyon yapılmak suretiyle ihale komisyonu üyeleri tarafından incelenerek tutanak altına alındığı, söz konusu tutanak doğrultusunda ihale komisyonunca işlem tesis edildiği, demonstrasyon tutanağının içeriğinin uygunluğuna ve dolayısıyla alınan ihale komisyonu kararı sonucunda alımı yapılacak ürünlerin istenen teknik kriterleri sağlayıp sağlamadığına ilişkin usulüne uygun olarak yapılmış demonstrasyon işlemlerinde yetki ve sorumluluğun ihale işlemlerini yürütmekle görevli ihale komisyonuna ait olduğu, belgeler üzerinden yapılan itirazen şikayet incelemesinde demonstrasyon sonucunda yapılan tespitlerin, davalı idarece doğruluğunun denetlenmesinin mümkün olmadığı belirtilerek başvuru sahibinin (davacının) bu kısma yönelik itirazının yerinde olmadığına karar verilmiştir.
4734 sayılı Kanun’un 56. maddesinin 6. fıkrasında yer alan düzenlemeye göre, itirazen şikayetin incelenmesi aşamasında Kamu İhale Kurumu’nca teknik hususlarla ilgili olarak ihtisas sahibi kamu veya özel hukuk tüzel kişileri ile gerçek kişilerin görüşüne başvurulması zorunlu olmayıp gerekli hallerde bu yola gidilebileceği açıktır. Davacı şirket tarafından demonstrasyonun haksız bir şekilde sonlandırıldığı iddia edilmekte olup, ihaleye konu yazılım hizmetinin teknik ihale dokümanında istenilen şartları karşılayıp karşılamadığı değerlendirilmeden, gerekmesi halinde bu yönde yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde karar verilmesi gerekirken, sorumluluğun, ihaleyi yapan idareye ait olduğu gerekçesiyle reddine ilişkin dava konusu Kurul kararının bu kısmında hukuka uygunluk bulunmamıştır.
Nitekim, Danıştay 13. Dairesi’nin 13.03.2018 tarihli ve E:2017/3112, K:2018/967 sayılı kararı da aynı yöndedir…” gerekçesiyle dava konusu Kurul kararının; davacı şirketin 2/a iddiasına yönelik kısmı yönünden iptaline, davacı şirketin 1, 2/b, ve 3’üncü iddialarına yönelik kısmının ise reddine karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
1- Kamu İhale Kurulunun 20.12.2018 tarihli ve 2018/UH.II-2073 sayılı kararının başvuru sahibinin 2/a iddiası ile ilgili kısmının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, başvuru sahibinin 2/a iddiasının esasının yeniden incelenmesine,
Oybirliği ile karar verildi.
İdare tarafından verilen ihalenin iptali kararı gerekçesinin kurul tarafından incelenmesinin gerektiği
Karar No : 2019/MK-139
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2017/434444 İhale Kayıt Numaralı “(Bursa – Karacabey) Ayrım – Orhaneli – Harmancık Yolu Km: 26+572 – 83+563 Arası Toprak, Sanat Yapıları, Üstyapı (Bsk) Ve Çeşitli İşler İkmal İnşaatı İşi” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
Karayolları 14. Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan 2017/434444 ihale kayıt numaralı “Bursa-Karacabey Ayrımı-Orhaneli-Harmancık Yolu Km: 26+572 – 83+563 Arası Toprak, Sanat Yapıları, Üstyapı (BSK) ve Çeşitli İşler İkmal İnşaatı” ihalesine ilişkin olarak YG Yol Yapı İnş. San. ve Tic. A.Ş. – Orak Altyapı San. ve Tic. A.Ş. İş Ortaklığı itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 09.01.2019 tarihli ve 2019/UY.I-39 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.
Anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle, Davacı YG Yol Yapı İnş. San. ve Tic. A.Ş. – Orak Altyapı San. ve Tic. A.Ş. İş Ortaklığı tarafından açılan davada, Ankara 18. İdare Mahkemesinin 29.03.2019 tarihli E:2019/193, K:2019/687 sayılı kararı ile “Dava konusu olayda; davacı iş ortaklığının itirazen şikayete konu ettiği her bir iddiasının ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmektedir.
Davacı iş ortaklığının, ihalenin iptal edilmesine ilişkin kararın idarenin yetkili birimince tesis edilmediğinden bahisle yetki yönünden hukuka aykırı olduğuna dair birinci iddiasının, davalı idarece, 4734 sayılı Kanun’a atıfta bulunularak şikâyet ve itirazen şikâyet üzerine idarece ihalenin iptaline ilişkin alınan kararların yalnızca iptal gerekçeleriyle sınırlı şekilde inceleneceğinden dava konusu ihalenin iptaline ilişkin kararın gerekçesine yönelik olmadığından bahisle esasının incelenemeyeceği belirtilerek görev yönünden reddedildiği görülmekle, anılan kararın 4734 sayılı Kanun 56. maddesi ve yerleşik idari yargı içtihatları ile birlikte değerlendirilmesi neticesinde; şikâyet ve itirazen şikâyet üzerine alınan ihalenin iptaline ilişkin kararlara karşı yapılacak itirazen şikâyet başvurularının Kamu İhale Kurulunca iptal gerekçeleriyle sınırlı olarak inceleneceği, bu inceleme yapılırken ihalenin iptaline dair işlemi tesis eden ve haliyle gerekçeyi oluşturan organın yetkili olup olmadığı hususunda yukarıda yer verilen mevzuat kapsamında Kurul tarafından inceleme yapılması gerektiği, ihalenin iptal edilmesine ilişkin kararın yetki yönünden değerlendirilemeyeceğine dair anılan Kanun maddesinde bir sınırlama getirilmediği gibi işlemin gerekçesinin hukuken geçerli sayılması noktasında, gerekçenin kararı veren merciin yetkisinde olup olmadığı hususundan bağımsız olarak değerlendirilmesine imkân bulunmadığı, kaldı ki idarenin irade beyanının dayanağının kanunlar tarafından belirlenmesi karşısında, bu irade beyanını kullananı işaret eden yetki hususunun bir işlemin hukuki denetimi sırasında işlemin gerekçesinden bağımsız olarak ele alınamamasının kanuni idare ilkesinin de gereği olduğu; öte yandan davalı idarece incelenmeyerek görev yönünden reddedilen bu iddianın itirazen şikâyet yoluna gidilmeden doğrudan idari yargı mercilerinde dava konusu edildiği varsayımında; idari yargı birimlerince, mezkur Kanun’un 56. maddesi gereği zorunlu başvuru yolları tüketilmediği gerekçesiyle merciine tevdii kararı verileceği noktasında duraksama olmadığından, Kamu İhale Kurulu tarafından söz konusu iddianın incelenemeyeceğinin kabulü halinde ihalenin iptal edilmesine ilişkin kararın yetkiye ilişkin iddia yönünden hukuki denetime kapanması sonucunun ortaya çıkacağı, bu durumun ise hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmayacağı açık olduğundan, Kamu İhale Kurulunca davacı iş ortaklığının bu iddiasının esastan değerlendirilmesi gerekirken esası hakkında karar verilmeyerek görev yönünden reddedilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
…
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
1- Kamu İhale Kurulunun 09.01.2019 tarihli ve 2019/UY.I-39 sayılı kararının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, idarenin ihalenin iptaline ilişkin kararının iptaline,
3- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, başvuru sahibinin birinci iddiasının esasının incelenmesine,
Oybirliği ile karar verildi.
Karar No : 2019/MK-135
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2010/65909 İhale Kayıt Numaralı “TEDAŞ GEN. MÜD. MER. TES. İLE GÖLBAŞI EĞİT. VE SPOR TESİS. HİZ. BİNALARI, ALANLARIN TEM. HİZ. ALIMI” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
Tedaş Genel Müdürlüğü Malzeme Yönetimi ve Satınalma Dairesi Başkanlığı tarafından yapılan 2010/65909 ihale kayıt numaralı “TEDAŞ Genel Müdürlüğü Merkez Tesisleri ile Gölbaşı Eğitim ve Spor Tesislerinin Hizmet Binaları Alanların Temizlik Hizmet Alımı” ihalesine ilişkin olarak Aktif İnşaat Gıda San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. tarafından itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuş ve Kurulca alınan 12.07.2010 tarihli ve 2010/UH.II-2003 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onuncu fıkrasının (a) bendi gereğince, ihalenin iptaline” karar verilmiştir.
Tedaş Genel Müdürlüğü Malzeme Yönetimi ve Satınalma Dairesi Başkanlığı vekili tarafından anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davada, Ankara 1. İdare Mahkemesinin 11.10.2012 tarihli ve E: 2010/1409; K: 2012/2339 sayılı kararında davanın reddine karar verilmiştir.
Anılan Mahkeme kararının Tedaş Genel Müdürlüğü Malzeme Yönetimi ve Satınalma Dairesi Başkanlığı tarafından temyiz edilmesi üzerine Danıştay Onüçüncü Dairesi tarafından 26.12.2018 tarihli ve E:2013/363, K:2018/4437 sayılı kararla “… Uyuşmazlık konusu ihalenin 4734 sayılı Kanun’un 21. maddesinin (b) bendi gereğince pazarlık usulüyle ilansız yapıldığı, başvuru sahibi şirketin ihaleye davet edilmediği ve kendisine ihale dokümanı satılmadığı, bu nedenle istekli olabilecek sıfatını haiz olmadığı görülmektedir.
4734 sayılı Kanun’da öngörüldüğü biçimde aday, istekli ve istekli olabilecekler arasında bulunmayan bir firma tarafından Kuruma itirazen şikayet başvurusunda bulunulmasının mümkün olmadığı dikkate alındığında, doküman satın almayan firmanın başvurusunun ehliyet yönünden reddine karar verilmesi gerekirken ihalenin iptaline ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu itibarla, davanın reddi yönündeki idare mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.” gerekçesine yer verilerek Ankara 1. İdare Mahkemesinin 11.10.2012 tarihli ve E: 2010/1409; K: 2012/2339 kararının bozulmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
1- Kamu İhale Kurulunun 12.07.2010 tarihli ve 2010/UH.II-2003 sayılı kararının iptaline,
2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onuncu fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine,
Oybirliği ile karar verildi.