İhale Danışmanlığı - Araç Kiralama - Yemek - Yapım Aşırı Düşük Hazırlama - Kamu İhale Danışmanlığı Ankara

  • ANA SAYFA
  • HİZMETLER
    • AŞIRI DÜŞÜK HİZMETLERİ
      • HİZMET AŞIRI DÜŞÜK
      • YAPIM AŞIRI DÜŞÜK
    • ŞİKAYET HİZMETLERİ
      • ŞİKAYET DİLEKÇESİ HAZIRLAMA
      • İTİRAZEN ŞİKAYET DİLEKÇESİ HAZIRLAMA
    • İDARE UYUŞMAZLIK HİZMETLERİ
      • ADLİ YARGI UYUŞMAZLIKLARI
      • İDARİ YARGI UYUŞMAZLIKLARI
    • DANIŞMANLIK HUKUKİ GÖRÜŞ HİZMETLERİ
  • REFERANSLAR
  • KARARLAR
  • İLETİŞİM

Kameder Danışmanlık

Pazar, 07 Nisan 2019 by ihaleuzmani

uruluşlarının ihtiyaç duydukları profesyonel hizmetin sunulması için 2008 yılında kurulmuş ve 2013 yılı itibari ile özel sektör kuruluşlarına da hizmet vermeye başlamış Ankara merkezli bir danışmanlık şirketidir.

İhale mevzuatı danışmanlığı alanında ihale ve sözleşme süreçlerine ilişkin danışmanlık hizmetlerini bir arada sunarak önemli başarılara imza atan şirketimiz Türkiye genelinde gerek merkezi yönetim bütçesine gerekse mahalli idare bütçesine tabi pek çok kamu kurumuna danışmanlık hizmeti sunmuş ve ortak projeler yürütmüştür.

Vizyonumuz, sektörde standartları oluşturan bir kaliteyi yaratabilmektir. Türkiye gibi hizmet sektörünün yeni yeni geliştiği bir pazarda yarattığımız sinerji ile gerek müşteriler gerekse diğer hizmet sunucuları yönünden bir başarı çizgisini oluşturabilmek bizler için yaşamsal bir amaçtır.

Misyonumuz, ihtiyaç duyulan bilgiyi en kısa sürede danışanımıza sunarak danışanımız için en yüksek faydayı sağlamaktır. Bilgi gerekli olduğu zaman aralığında sonuca etkili olacak şekilde sunularak elde edilmesi amaçlanan noktaya ulaştıran bir niteliğe sahip olmalıdır. Kameder çalışma ilke ve usullerini bu misyon çerçevesinde belirlemekte ve geliştirmektedir.

Dikkatli bir şekilde oluşturulmuş ve sonuç odaklı çalışan Kameder ekipleri karmaşık ve zorlu süreçlerde disiplinli çalışma ile istenen sonuçları ortaya koymak için gerekli tecrübeye sahiptirler. İnsan ilişkilerinde başarı ve çözüm odaklı yaklaşımlar müşteri ilişkilerimizde vazgeçemeyeceğimiz iki ilke olup Kameder çalışanlarının müşteri ya da danışanlarımızın öncelikleri üzerinden çalışmaları şekillendirmeleri esastır. Kameder çalışma ortamında ekipler ya da kişiler arası rekabet söz konusu olmayıp başarı ve sonuçlar için işbirliği ilkesi çevresinde birleşilir.

Kameder iş kabul prosedüründe öngörüler oluşturularak sonuçlar gözlemlenmektedir. Müşteri ya da danışanın istediği sonuçlara ulaşılamayacağı tespit edilen projelerde müşteri ya da danışana gerekli bilgilendirme yapılmak suretiyle işin sürecin sonlandırılması söz konusu olabilmektedir.

Kameder eğitim hizmetleri de yıllara dayanan niteliği gereği kapsamlı, yararlı ve katılımcılar için en iyi öğrenme metodlarının uygulandığı bir hizmet kalemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bugüne kadar eğitimlerimize katılan yüzlerce kişinin geri dönüşleri bizlere özellikle kamu kaynağının kullanıldığı bu alanda gerçekleştirilen bir eğitimin yarattığı uygulama değişikliklerinin ülkemiz için son derece önemli bir değerin korunmasını sağladığını göstermiştir. Kameder olarak eğitim hizmetlerimize bu yönüyle de çok değer veriyoruz.

2014 yılının sürprizi olarak Yasal Dayanak Kameder hizmetleri içerisinde yerini aldı. Yoğun bir çalışmanın eseri olmakla birlikte önümüzdeki yıllara hatta on yıllara damgasını vuracağından şüphemiz olmayan bu derginin adını çok yakında sıklıkla duyacaksınız.

Müşterilerimizin ya da danışanlarımızın işlerini ve sorunlarını kendimizin bilerek, bilgimizle ve tecrübemizle bu işlere ve sorunlara uygun çalışmaları ve çözümleri yaratabilmek için 6 yıldır çalışıyoruz. Müşterilerizin ve danışanlarımızın işlerini daha iyi yapabilmeleri için yarattığımız değeri gerek kamu gerekse özel sektörde daha çok kuruluşla paylaşabilmek için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.

Read more
  • Published in 14 GÜNLÜK MENÜ, 4734 SAYILI KANUN 11 (g), AÇIKLAMA İSTENECEK İŞ KALEMLERİ LİSTESİ, AÇIKLAMA İSTENİLECEK İŞ KALEMLERİ, AÇIKLAMA İSTENİLEN KALEMLER, AÇIKLAMA İSTENİLEN KALEMLER ÜZERİNDEN AÇIKLAMA, ADİL DENGE İLKESİ, AKARYAKIT AÇIKLAMASINDA İL BAZINDAKİ FİYATLARIN KULLANILMASI, AKARYAKIT AŞIRI DÜŞÜK TEVSİK, AKARYAKIT EPDK FİYATI İLE TEVSİK, AKARYAKIT TÜKETİMİ YETKİLİ SERVİS YAZISI, AKÜ DEĞİŞİMİ AŞIRI DÜŞÜK, ALT ANALİZ, ALT YÜKLENİCİ, ALT YÜKLENİCİ İŞ BİTİRME BELGESİ, AMORTİSMAN, AMORTİSMAN HESAPLAMASI, AMORTİSMAN KATSAYISI, AMORTİSMANA TABİ EKİPMANLAR, ANALİZ FORMATI, ANALİZ GİRDİLERİ, ANALİZ SUNMADAN PİYASA FİYATIYLA AÇIKLAMA, ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARI, APOSTİL ŞERHİ, ARAÇ AŞIRI DÜŞÜK, ARAÇ AŞIRI DÜŞÜK AÇIKLAMASININ KATALOG ÜZERİNDEN YAPILMASI, ARAÇ AŞIRI DÜŞÜK BELGELER, ARAÇ AŞIRI DÜŞÜK MEVZUATA UYGUN AÇIKLAMA, ARAÇ AŞIRI DÜŞÜK SİGORTA, ARAÇ AŞIRI DÜŞÜK TEVSİK, Araç Aşırı Düşük (Personel Taşıma-Servis), ARAÇ İÇİN AMORTİSMAN AÇIKLAMASI, ARAÇ KİRALAMA AŞIRI DÜŞÜK, ARAÇ KİRALAMA AŞIRI DÜŞÜK ARAÇ SAHİBİYLE YAPILAN KİRALAMA SÖZLEŞMESİ, ARAÇ KİRALAMA AŞIRI DÜŞÜK NASIL YAPILIR, ARAÇ KİRALAMA İHALESİ, ARAÇ SİGORTA VE VERGİ GİDERİ AŞIRI DÜŞÜK, ARAÇ YETKİLİ SERVİS YAZISININ MALİ MÜŞAVİR TARAFINDAN İMZALANMASI, ARAÇLAR İÇİN AMORTİSMAN HESAPLANMASI KOŞULLARI, ARAÇLARIN BAKIM ONARIM HESABI AŞIRI DÜŞÜK AÇIKLAMASI, ARİTMETİK HATA, AŞIRI DÜŞÜK, AŞIRI DÜŞÜK AÇIKLAMA, AŞIRI DÜŞÜK AÇIKLAMADA ARİTMETİK HATA, AŞIRI DÜŞÜK AÇIKLAMADA BİLGİ EKSİKLİĞİ, AŞIRI DÜŞÜK AÇIKLAMASININ BELGEYE DAYANMA ZORUNLULUĞU, AŞIRI DÜŞÜK AÇIKLAMASININ İDARE TARAFINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ, AŞIRI DÜŞÜK DEMİRBAŞ DEFTERİ İLE TEVSİK, AŞIRI DÜŞÜK HAZIRLAMA, AŞIRI DÜŞÜK HİZMETLERİ, AŞIRI DÜŞÜK SORGUAMADA AÇIKLAMA İSTENİLEN KALEMLER, AŞIRI DÜŞÜK SORGULAMA, AŞIRI DÜŞÜK SORGULAMADA AÇIKLAMA, AŞIRI DÜŞÜK SORGULAMADA TEKLİF BİLEŞENLERİ, AŞIRI DÜŞÜK SORGULAMASINDA DÜZENLENEN ANALİZLER, AŞIRI DÜŞÜK TEKLİF DEĞERLENDİRİLMESİNDE KRİTERLER, AŞIRI DÜŞÜK TEKLİF SORGULAMA, AŞIRI DÜŞÜK TEKLİF SORGULAMA YAZISI, AŞIRI DÜŞÜK TMMOB KAŞESİ, AŞIRI DÜŞÜKTE SİGORTA TEVSİKİ, Aşırı düşük açıklama, Aşırı düşük değerlendirme, Aşırı düşük eşik değer, Aşırı düşük fiyat savunması, Aşırı düşük fiyat sorgulama, Aşırı düşük fiyat sorgulaması, Aşırı düşük fiyat teklifi savunma, Aşırı düşük hazırlama, Aşırı düşük hesaplama, Aşırı düşük hizmet, Aşırı düşük ihale sorgulama, Aşırı düşük kik, Aşırı düşük kik kararları, Aşırı düşük mevzuat, Aşırı düşük nasıl hesaplanır, Aşırı düşük nedir, Aşırı düşük savunma dosyası, Aşırı düşük savunma hazırlama örneği, Aşırı düşük savunma nasıl yapılır, Aşırı düşük savunma örneği, Aşırı düşük savunması nasıl hazırlanır, Aşırı düşük sınır değer katsayısı, Aşırı düşük sorgulama evrakları, Aşırı düşük sorgulama mali müşavir, Aşırı düşük sorgulama mevzuatı, Aşırı düşük sorgulama örneği, Aşırı düşük sorgulama yönetmeliği, Aşırı düşük sorgulaması kik kararları, Aşırı düşük sorgulaması nasıl yapılır, Aşırı düşük sorgulamasına cevap verilmemesi, Aşırı düşük sorgulamasında istenen evraklar, Aşırı düşük sorgusu, Aşırı düşük sorgusunda dikkat edilecek hususlar, Aşırı Düşük Teklif, Aşırı düşük teklif açıklama, Aşırı düşük teklif açıklama örneği, Aşırı düşük teklif açıklama talebi, Aşırı düşük teklif değerlendirmesi, Aşırı düşük teklif için savunma nasıl hazırlanır, Aşırı düşük teklif kik, Aşırı düşük teklif kik kararları, Aşırı düşük teklif nasıl belirlenir, Aşırı düşük teklif nedir, Aşırı düşük teklif neye göre belirlenir, Aşırı Düşük Teklif Savunma Hazırlama Hizmetleri, Aşırı Düşük Teklif Savunma Hazırlama Hizmetleri, Aşırı düşük teklif savunması nasıl yapılır, Aşırı düşük teklif savunması örneği, Aşırı düşük teklif sorgulaması nasıl yapılır, Aşırı düşük teklif sorgulaması örnek, Aşırı düşük teklifler nasıl değerlendirilir, Aşırı düşük tekliflerin değerlendirilmesi, Aşırı düşük tekliflerin reddedilmesi, Aşırı düşük tekliflerin tespiti ve değerlendirilmesinde, Aşırı düşük tekliflerle ilgili kik kararları, Aşırı Düşük Zeytinyağlı Taze Fasulye Tevsiki, Aşırı düşükte istenen belgeler, Aşırı düşükte savunma, Aşırı düşükte savunma örneği, BAŞVURU EHLİYETİ, BELGELERİN NOTER ONAYLI OLMASI, BENZER İŞ, BİLGİ YÖNETİM SİSTEMİ HİZMET ALIMI İHALESİ, Bina Aşırı Düşük, Birim Fiyat Aşırı Düşük, BİRİM FİYAT TEKLİF CETVELİ, ÇALIŞILMAYAN SÜRE, DANIŞMANLIK HUKUKİ GÖRÜŞ HİZMETLERİ, DANIŞTAY KARARI, DANIŞTAY KARARLARI, DAVADAN FERAGAT, DEĞERLENDİRME DIŞI BIRAKILMA, Diğer Aşırı Düşük, DİĞER HİZMETLER, Domates, DOZER KİRALAMA, DUYURULAR, E-İHALE, E-TEKLİF, EĞİTİM GEZİSİ, EĞİTİM HİZMET ALIMI, EGZOZ EMİSYON AŞIRI DÜŞÜK, EHLİYET VE SÜRE YÖNÜNDEN RET, EK-O6, ELEKTRONİK EKSİLTME, ELEKTRONİK İHALE, FATURADA SMMM YMM ONAYI, FİYAT TEKLİFİ, FİYAT TEKLİFİ ALINAN FİRMANIN YETKİLİ SERVİS OLMAMASI, FİYAT TEKLİFİNDE SİGORTA ŞİRKETİNİN GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN TEYİT ALINMAMASI, FİYAT TEKLİFİNDE SMMM ONAYI, FİYAT TEKLİFİNDE YMM ONAYI, FİYAT TEKLİFİYLE TEVSİK, GEÇİCİ TEMİNAT, GEÇİCİ TEMİNATIN USULÜNE UYGUN OLMAMASI, Genel, Glütensiz salça, Götürü Bedel Aşırı Düşük, HAK KAYBI VE ZARAR, HİZMET AŞIRI DÜŞÜK, HİZMET AŞIRI DÜŞÜK İŞ KALEMLERİ, HİZMET AŞIRI DÜŞÜK ÖNEMLİ TEKLİF BİLEŞENLERİ, HİZMET AŞIRI DÜŞÜK SORGULAMA KALEMLERİ, HİZMET AŞIRI DÜŞÜKTE SATIŞ FATURASIYLA TEVSİK, HİZMET FİYAT TEKLİFİ, HİZMET KALEMLERİNİN AŞIRI DÜŞÜK AÇIKLAMASI, Hukuki Görüş Hazırlanması Hizmetleri, Hukuki Görüş Hazırlanması Hizmetleri, İDARE MAHKEMESİ, İdare Mahkemesi, İDARE MAHKEMESİ KARARI, İDARİ ŞARTNAME, ihale, İHALE DOKÜMANI, İHALE DOKÜMANINI ŞİKAYET, İHALE DOKÜMANINI ŞİKAYET SÜRESİ, İHALE HUKUKU MEVZUAT DEĞİŞİKLİĞİ, İHALEDE ORTAYA ÇIKAN TÜM USULSÜZLÜKLER, İHALEDEN YASAKLILIK, İHALENİN İKİNCİ OTURUMU, İHALENİN İLK OTURUMU, İHALENİN İPTALİ, İKMAL İHALESİ, İLAÇ İHALESİ, İLAÇLAMA HİZMET ALIMI, İLAN TARİHİ VE İHALE TARİHİ ARASI, İLK YIL İÇİN ALINAN SİGORTA TEKLİFİ, İŞ BİTİRME BELGEİ, İŞ BİTİRME BELGESİ, İŞ DENEYİM, İş Deneyim Belgesi, İŞ DENEYİMİN TEVSİKİ, İŞ DURUM BELGESİ, İŞ EKSİLİŞİ, İŞ KALEMİ, İŞ KALEMİ BİRİMİ, İŞ KALEMİNE AİT ANALİZ FORMATI, İş Makinesi Aşırı Düşük, İş Makinesi Kiralama, İŞÇİLİK GİDERİ, İŞÇİLİK MALİYETİ, İSTEKLİ, İSTEKLİNİN İTİRAZ VE İTİRAZEN ŞİKAYET HAKKI, İtirazen Şikayet, İTİRAZEN ŞİKAYET, İTİRAZEN ŞİKAYET DİLEKÇESİ HAZIRLAMA, İTİRAZEN ŞİKAYET SÜRESİNİN BAŞLANGICI, KABUL EDİLEN BİRİM FİYATLI SAVUNMA HİZMETLERİ, KABUL EDİLEN ŞİKAYETLER, Kameder Yıllık İhale Danışmanlığı, KAMU DAVASI AÇILMASI, Kamu İhale Kurumunun Görev Alanı, KANUNLAR, KAŞE VE İMZA ZORUNLULUĞU, KASKO GİDERİNİN TEVSİKİ, Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi, KESİN TEMİNAT, KİK KARARI, KİK KARARLARI, KİRALAMA FİYAT TEKLİFİ, KULLANILACAK ARAÇLARIN TEVSİKİ İÇİN GEREKLİ BELGELER, LASTİK AŞIRI DÜŞÜK, LASTİK GİDERİNİN TEVSİKİ, MAKALELER, MAL ALIM AŞIRI DÜŞÜK, MALİYET BİLEŞENLERİ HAKKINDA TEREDDÜT, MALİYET TESPİT TUTANAĞI, MALZEMELİ YEMEK AŞIRI DÜŞÜK, MESLEK MENSUBU KAŞE, MESLEK MENSUBU ONAY VE İMZASI, MESLEK MENSUBU TARAFINDAN KAŞELENME, MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ AŞIRI DÜŞÜK, MTV AŞIRI DÜŞÜK, MTV GİDERİNİN İNTERNET ÜZERİNDEN TEMİN EDİLEN BELGEYLE AÇIKLANMASI, MUAYENE AŞIRI DÜŞÜK, NAKLİYE GİRDİSİ, ÖĞRENCİ TAŞIMA, ÖĞRENCİ TAŞIMA İHALESİ, ÖLÇÜLÜLÜK İLKESİ, ÖN YETERLİK, ÖZ MAL ARAÇLARIN AÇIKLANMASI İÇİN RUHSAT İBRAZI, ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ, PERSONEL ÇALIŞTIRILMASINA DAYALI İHALELER, PERSONEL TAŞIMA, PERSONEL TAŞIMA AŞIRI DÜŞÜK, PERSONEL TAŞIMA İHALESİ, PETROL ŞİRKETİNDEN ALINAN BELGE İLE AÇIKLAMA, POLİÇE İLE TEVSİK, PROJE AŞIRI DÜŞÜK, Proje Bazlı İhale Danışmanlığı, ŞARTNAMELER, SAYDAMLIK İLKESİ, SAYIŞTAY KARARLARI, SERBEST MUHASEBECİ, SERVİS AŞIRI DÜŞÜK, SİGORTA AŞIRI DÜŞÜK, SİGORTA GİDERİ, SİGORTA GİDERİ AŞIRI DÜŞÜK, SİGORTA ŞİRKETİ BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ TEYİT, SİGORTA ŞİRKETİ GENEL MÜDÜRLÜK, SİGORTA TEKLİFİ, SİGORTA VE KASKONUN BİRLİKTE AÇIKLANMASI, ŞİKAYET DİLEKÇESİ HAZIRLAMA, ŞİKAYET HİZMETLERİ, Şikayet ve Hukuki Süreçler, SINIR DEĞER, SINIR DEĞER ALTINDA KALMA, SMMM, SMMM KAŞESİ, SON FİYAT TEKLİFLERİNİN YAZILI OLMASI, SÖZLEŞME GİDERİNİN HESAPLANMASI, SÖZLEŞME GİDERİNİN YANLIŞ HESAPLANMASI, SÖZLEŞME TASARISI HÜKÜMLERİ, SÖZLEŞME VE GENEL GİDERLER, SÖZLEŞMEYE DAVET, TAŞIMA AŞIRI DÜŞÜK, TEBLİĞLER, TEKLİF BİLEŞENLERİ, TEKLİF BİLEŞENLERİNE YÖNELİK AÇIKLAMA, TEKLİF DOSYASI, TEKLİF FİYATA DAHİL GİDER KALEMLERİNİN BELGELENDİRİLMESİ, TEKLİF MEKTUBU, TEKLİFİN GEÇERLİK SÜRESİ, TEKLİFLERİN ALINMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, TEKNİK ŞARTNAME, TEMEL İLKELER, TERÖR ÖRGÜTÜNE İLTİSAK, TİP SÖZLEŞMELER, UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ, Uyuşmazlık ve Şikayet Süreçleri, VERGİ BEYANNAME DÖNEMİ, YAPIM AŞIRI DÜŞÜK, YAPIM İHALELERİNDE ANALİZ GİRDİ VE MİKTARLARI, YAPIM İHALESİ, YAPIM İHALESİNDE AŞIRI DÜŞÜK TEVSİK, YAPIM İHALESİNDE SINIR DEĞER, YARGITAY KARARLARI, YEMEK AŞIRI DÜŞÜK, Yemek Aşırı Düşük, YETERLİK KRİTERİ, YMMM, YÖNETMELİKLER, Yurtdışında Yapılacak İşlerde Aşırı Düşük, Yurtdışında Yapılacak İşlerde Aşırı Düşük Tevsik, Yurtdışında Yapılan İş, YÜRÜTMENİN DURDURULMASI, ZEYİLNAME
No Comments

Sözleşmeye Aykırılık Nedeniyle Fesihte Görevli Yargı Yolu Adli Yargıdır

Cuma, 25 Ocak 2019 by ihaleuzmani

   T.C.

         UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ         

   HUKUK BÖLÜMÜ  

  • 4734 sayılı Yasa’ya göre ihale edilerek sözleşmeye bağlanan “Personel Taşıma” işinde, yüklenici tarafından servis hizmeti taşımacılığı hizmetindeki aksaklıkların yapılan uyarılara rağmen giderilmediği gerekçesiyle sözleşmenin feshine ilişkin davalı idare işleminin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle kaldırılmasına karar verilmesi istemiyle açılan davanın, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.
  •   ESAS NO      : 2015 / 707         KARAR NO             : 2015 / 762        KARAR TR  : 30.11.2015     

          

O L A Y         : Davacı vekili dava dilekçesinde; “Davalı idare tarafından 2013/51186 ihale kayıt numaralı “Personel Taşıma” işine ait ihale 30.05.2013 tarihinde gerçekleştirilmiş olup müvekkil şirket tarafından ihaleye sunulan teklif en avantajlı teklif olarak belirlenmiş ve 28.06.2013 tarihinde müvekkil şirket ile sözleşme imzalanmıştır. Bu aşamadan sonra ise davalı İdare tarafından yasal dayanaktan yoksun gerekçelerle sözleşme hükümlerinde yer almayan hususlarda müvekkil şirket tarafından ifa edilen hizmet işiyle ilgili cezai işlemler ve hakediş kesintileri uygulanmış, 17.01.2014 tarihinde de sözleşme tek taraflı olarak feshedilerek 167.000,00 TL tutarındaki kesin teminat irat kaydedilmiş, müvekkil şirket hakkında ihalelerden 1 yıl süre ile yasaklama kararı verilmiştir. Davalı idarenin sözkonusu işlemi nedeni ile müvekkil şirket ciddi anlamda zarara uğradığı gibi ticari itibarı da zedelenmiştir.

Müvekkil şirket tarafından davalı idareye yapılan 07.08.2014 tarihli başvuru ile; davalı idare ile sözleşme imzalama aşamasında müvekkil şirketin 13.256,72.-TL tutarında vergi borcu olduğu Mithatpaşa Vergi Dairesinin 24.06.2013 tarihli yazısı (Ek-3) ile de sabitken davalı idare tarafından 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve mevzuatına aykırı olarak müvekkil şirket ile sözleşme imzalandığı, vergi borcuna ilişkin belgelerin davalı İdareye ibraz edilmesine rağmen müvekkil şirket yetkililerine sözleşme imzalanmadığı takdirde teminatın irat kaydedileceği belirtilerek müvekkil şirket ile davalı idare arasında kanuna aykırı bir sözleşme imzalandığı, daha sonra ise sorumluluğu müvekkil şirkete yüklenmesi mümkün olmayan sebeplere dayalı olarak sözleşmenin feshedildiği, fesih işlemi nedeni ile de aslında yok hükmünde olan bir sözleşmeye dayalı olarak 63.000,00.-TL ceza bedeli tahsil edildiği ve 167.000,00.-TL tutarında olan kesin teminatımızın irat kaydedildiği ve müvekkil şirket hakkında ihalelerden 1 yıl süre ile yasaklama kararı verildiği belirtilerek usule ve kanuna aykırı imzalanmış olan ve aslında yok hükmünde olan bir sözleşme nedeniyle müvekkil şirketin ödemek durumunda kaldığı irat kaydedilen 167.000,00.-TL teminatın ve davalı idareye ödenen 63.000,00.-TL tutarındaki ceza bedelinin ve 15.849,50.-TL tutarındaki sözleşme damga vergisi bedelinin iadesi ve ilgililer hakkında gerekli yasal işlemlerin yapılması talep edilmiş; davalı idare tarafından da sözleşme imzalandığı tarihte toplam vergi borcunun 3.393,83 TL olduğu, Kamu İhale Kanunu Genel Tebliği uyarınca toplam 5.000,00TL altındaki borçların vergi borcu olarak kabul edilemeyeceği, hu nedenle sözleşme imzalandığı, sözleşmenin feshine ilişkin olarak da müvekkil şirkete yazılan yazılarla teknik şartname ve sözleşmeye aykırı hususların giderilmesinin talep edilmesine rağmen hizmette aksaklıkların düzeltilmesi hususunda herhangi bir iyileşme olmadığından 14.01.2014 tarihinde sözleşmenin feshedildiği belirtilerek müvekkil şirket talepleri ile ilgili yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığı belirtilmiştir. Davalı idare işlemi açıkça hukuka aykırı olmakla iptali gerekmektedir. Şöyle ki;

4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 10. maddesinin son fıkrasının (d) bendinde kesinleşmiş vergi borcu olan isteklilerin ihale dışı bırakılacağı hüküm altına alınmıştır.

Davalı İdare ile müvekkil şirket arasında sözleşme imzalanması aşamasında davalı idareye de ibraz edilen Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 24.06.2013 tarihli yazısı içeriğinden müvekkil şirketin 30.05.2013 tarihi itibarı ile Kamu İhale Mevzuatı kapsamında vadesi geçmiş toplam 13.256,82 TL vergi borcu bulunduğu açıkça belirlenmektedir.

Davalı İdare tarafından tarafımızca iptal davasına konu edilen 29.08.2014           tarihli yazıda gerekçe gösterilen 22.08.2009 tarih ve 27327 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Kamu İhale Genel Tebliği’nde açıkça toplam 5.000,00 TL’yi aşan tutarlardaki borçların vergi borcu kabul edileceği hükme bağlanmıştır.

Bu çerçevede müvekkil şirketin vergi borcu olduğu ve bu borç tutarının da Kamu İhale Genel Tebliğinde belirlenmiş olan 5.000,00.-TL’nin üzerinde olduğu son derece açık ve belirlenebilir iken davalı İdarenin mevzuatta öngörüldüğü gibi ihalenin iptal edilmesi gerekirken, müvekkil şirket ile mevzuata aykırı bir şekilde sözleşme imzalanmıştır. Müvekkil şirket ile imzalanan sözleşme yok hükmünde bir sözleşme olmakla daha sonra bu sözleşmeye dayalı olarak sözleşme feshedilmek suretiyle, müvekkil şirketin kesin teminatının irat kaydedilmesi, müvekkil şirkete ceza bedeli ödetilmesi ve müvekkil hukuka aykırıdır.

Davalı İdare tarafından sözleşmenin feshine gerekçe olarak gösterilen nedenler de hukuki dayanaktan yoksun ve tamamen kötü niyetlidir. Davalı idare tarafından 17.01.2014 tarihinde personel servis hizmeti taşımacılığı hizmetinde aksaklıklar meydana geldiği ve yapılan uyarılara rağmen bu aksaklıkların giderilmediği gerekçesi ile müvekkil şirket ile imzalanan hukuka aykırı sözleşmeyi tek taraflı olarak sona erdirerek müvekkil şirket tarafından yatırılan kesin teminatın irat kaydedilmesine karar verilmişse de; davalı İdare tarafından müvekkil şirkete gönderilen 21.11.2013 tarihli ihtarnameye cevaben gönderilen 06.12.2013 tarihli ihtarnamede de belirtildiği üzere müvekkil şirkete gönderilen ihtarnamede belirtilen servis saatlerinde yaşanan gecikmelere ilişkin aksaklıkların çoğu Kurum personelinden kaynaklanmakta olup karşılaşılan sorunlar defalarca sözlü ve yazılı olarak davalı İdareye bildirilmiş olmasına karşın bu aksaklıkların giderilmesi için davalı İdare tarafından hiçbir girişimde bulunulmamıştır.

Görüldüğü üzere davalı İdare hukuka aykırı olarak imzaladığı ve aslında yok hükmünde olan sözleşme hükümlerini de tek taraflı ve müvekkil şirket zararına olacak şekilde yorumlamıştır. Kaldı ki müvekkil şirket hakkında tutulan kayıtlar da taraflar arasında imzalanmış sözleşmenin 20. maddesine aykırı şekilde yapılmıştır.

Davalı idare tarafından sözleşmenin feshine gerekçe olarak gösterilmiş olan tutanaklar incelendiğinde de; muayene ve kabul komisyonlarının ve kontrol teşkilatlarının sağlıklı oluşturulmadığı, afaki kişiler tarafından düzenlenen ve standart formlara içerik olarak benzemeyen tutanakların düzenlendiği, bu tutanaklarda müvekkil şirket veya yetkililerinin imzalarının bulunmadığı açık olup davalı İdare 4735 sayılı Kanunun 4. ve 11. maddelerine aykırı davrandığı da kuşkusuzdur.

4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu gereğince imzalanan sözleşmeler özel hukuk sözleşmeleri kapsamında olmakla taraflar eşit olarak kabul edilmektedir. Nitekim 4735 sayılı Kanununun 4. maddesinde de bu kanun kapsamında yapılan kamu sözleşmelerinin taraflarının sözleşme hükümlerinin uygulanmasında eşit hak ve yükümlülüklere sahip olduğu, kanunun yorum ve uygulanmasında bu prensibin gözönünde bulundurulacağı hükme bağlanmış olmasına karşın davalı İdare kanuna aykırı olarak imzalanmış sözleşme hükümlerini yine kanuna aykırı bir şekilde yorumlayarak sözleşmeyi fesih yoluna gitmiş ve müvekkil şirketin mağduriyetine neden olmuştur.

Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı idarenin müvekkil şirket talebini reddine dair işlemi hukuka aykırı olup iptali gerekmektedir.

Davalı idarenin dava konusu işlemi açıkça hukuka aykırı olup davalı idarenin işlemleri nedeniyle müvekkil şirketin ticari itibarı zedelendiği gibi müvekkil şirket açısından maddi açıdan telafisi imkansız zararlar da doğmuş bulunmaktadır. Bu nedenle Sayın Mahkemenizce öncelikle yürütmenin durdurulması kararı verilmesini talep etme zorunluluğu hasıl olmuştur.

SONUÇ: Yukarıda arz ve izah edilen ve Sayın Mahkemenizce re’sen ele alınacak nedenlerle; Müvekkil şirketin 07.08.2014 tarihli müvekkil şirket ile usulsüz sözleşme imzalanmış olması nedeni ile 26.406,54.-TL tutarındaki sözleşme damga vergisi bedeli, 15.849,50.-TL tutarındaki karar pulu bedeli, 63.000,00.-TL tutarındaki ceza bedeli ile irat kaydedilen 167.000,00.-TL kesin teminat bedelinin iadesi ile ilgililer hakkında gerekli yasal işlemlerin başlatılması talebinin reddine ilişkin davalı İdarenin 29.08.2014 tarih ve 46856605-802-31044 sayılı işleminin öncelikle yürütmesinin durdurulmasına ve sonuçta iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı idare üzerinde bırakılmasına karar verilmesini saygılarımla vekaleten arz ve talep ederim.” demek suretiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

Davalı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü vekili süresi içerisinde sunduğu cevap dilekçesinde özetle; görev itirazında bulunmuştur.

Ankara 2.İdare Mahkemesi: 19.12.2014 gün ve E:2014/1724 sayı ile özetle, “(…) dava konusu edilen işlem sözleşme imzalandıktan sonra tesis edilse dahi, idarenin kamu gücüne dayalı olarak ve tek taraflı iradesiyle sözleşmeyi feshetmesinden kaynaklandığı görülen zararın tazmini istemiyle açılan bu davaya bakmakla idari yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, uyuşmazlığın görüm ve çözümü idari yargı yerinin görev alanına girdiğinden, davalı idarenin uyuşmazlığın görüm ve çözümünün adli yargı yerlerine ait olduğunu belirterek yaptığı görev itirazının reddine” şeklinde karar vermiştir.

Davalı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü vekilinin, adli yargı yararına olumlu görev uyuşmazlığı çıkartılması yolunda süresi içinde verdiği dilekçe üzerine, dava dosyasının onaylı bir örneği Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmiştir.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı: “Dava dosyasının incelenmesinde; Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından 30/05/2013 tarihinde personel taşımacılığı hizmet alımı için yapılan ihale sonucunda davacı şirket ile imzalanan 28/06/2013 tarihli sözleşmenin 17/01/2014 tarihinde davalı idarece feshedilmesinin ardından, 26.406,54 TL tutarındaki sözleşme damga vergisi, 15.849,50 TL tutarındaki karar pulu ve 63.000.00 TL tutarındaki ceza bedeli ile irat kaydedilen 167.000,00 TL kesin teminat bedelinin yasal faizi ile birlikte iadesi talebinin reddine ilişkin 29/08/2014 tarih ve 31044 sayılı işlemin iptali istemiyle Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğüne karşı açılan davada, davalı idarenin görev itirazının mahkemece reddi üzerine görev uyuşmazlığı çıkarılması talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır.

Bilindiği gibi, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “İdari Dava Türleri ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırı” başlığını taşıyan 2. maddesinin 1. numaralı bendinde, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları; idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları ile tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar, idari dava türleri olarak sayılmıştır.

Kamu kumrularınca alman idari kararların yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile kanuna aykırı olduğu ileri sürülerek açılan ve 2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesinde tanımlanan iptal davalarının amacı, idari işlemlerin idari yargı organlarınca denetlenerek, idarenin hukuka uygunluğunun sağlanmasıdır.

Öte yandan; 04.01.2002 tarih ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Amaç” başlıklı 1 .maddesinde; “Bu Kanunun amacı, kamu hukukuna tabi olan ve kamunun denetimi altında bulunan veyahut kamu kaynağı kullanan kamu kurum ve kuruluşlarının yapacakları ihalelerde uygulanacak esas ve usulleri belirlemektir.” denilmiştir.

“Kapsam” başlıklı 2. maddesinde ise; “Aşağıda belirtilen idarelerin kullanımında bulunan her türlü kaynaktan karşılanan mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihaleleri bu Kanun hükümlerine göre yürütülür:

  1. a)         Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler, il özel idareleri ve belediyeler ile bunlara bağlı; döner sermayeli kuruluşlar, birlikler (meslekî kuruluş şeklinde faaliyet gösterenler ile bunların üst kuruluşları hariç), tüzel kişiler,
  2. b)         Kamu iktisadi kuruluşları ile iktisadi devlet teşekküllerinden oluşan kamu iktisadi teşebbüsleri,
  3. c)         Sosyal güvenlik kuruluşları, fonlar, özel kanunlarla kurulmuş ve kendilerine kamu görevi verilmiş tüzel kişiliğe sahip kuruluşlar (mesleki kuruluşlar ve vakıf yüksek öğretim kurumlan hariç) ile bağımsız bütçeli kuruluşlar,
  4. d)        (a), (b) ve (c) bentlerinde belirtilenlerin doğrudan veya dolaylı olarak birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları her çeşit kuruluş, müessese, birlik, işletme ve şirketler,
  5. e)         4603 sayılı Kanun kapsamındaki bankalar ile bu bankaların doğrudan veya dolaylı olarak birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları şirketlerin yapım ihaleleri.

Ancak, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ve bu Fonun hisselerine kısmen ya da tamamen sahip olduğu bankalar, 4603 sayılı Kanun kapsamındaki bankalar ve bu bankaların doğrudan veya dolaylı olarak birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları şirketler ((e) bendinde belirtilen yapım ihaleleri hariç) 4603 sayılı Kanun kapsamındaki bankaların 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa tabi gayrimenkul yatırını ortaklıkları ile enerji, su, ulaştırma ve telekomünikasyon sektörlerinde faaliyet gösteren teşebbüs, işletme ve şirketler bu Kanun kapsamı dışındadır.” hükümlerine yer verilmiştir.

05.01.2002 tarih ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun “Kapsam” başlıklı 2. maddesinde; “Bu Kanun, Kamu İhale Kanununa tabi kurum ve kuruluşlar tarafından söz konusu Kanun hükümlerine göre yapılan ihaleler sonucunda düzenlenen sözleşmeleri kapsar.” denilmiş, “ilkeler” başlıklı 4.maddenin 3fıkrasında; “…Bu Kanun kapsamında yapılan kamu sözleşmelerinin tarafları, sözleşme hükümlerinin uygulanmasında eşit hak ve yükümlülüklere sahiptir, ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerinde bu prensibe aykırı maddelere yer verilemez. Kanunun yorum ve uygulanmasında bu prensip göz önünde bulundurulur.” hükmü yer almaktadır.

Konu ile ilgili olarak Uyuşmazlık Mahkemesi’nin 29/12/2014 tarihli ve 2014/1097 Esas, 2014/1145 sayılı kararında “Belirtilen yasal düzenlemeler çerçevesinde, 4734 sayılı Kamu ihale Kanunu ile 4735 sayılı Kamu ihale Sözleşmeleri Kanunu’nun kamu hukukunu ilgilendiren yasalar olması nedeniyle, sözleşme aşamasına kadar yasaya dayanılarak idarece alınan karar ve yapılan işlemlerin iptali istemiyle açılan davaların idari yargı yerinde, sözleşme yapıldıktan sonra sözleşme hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıkların ise sözleşme ve özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde görülmesi gerekmekte ise de, sözleşme yapıldıktan sonra tesis edilse bile sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanmayan, sözleşmeden doğan bir hak veya alacağın takibi niteliğini taşımayan, idarenin kamu gücüne dayanarak ve tek yanlı olarak tesis ettiği idari işlemlerin iptali istemiyle açılan veya bu nitelikteki idari işlemler nedeniyle doğan tazminat istemleri nedeniyle açılan davaların da idari yargı yerinde görülüp çözümlenmesi gerektiği tartışmasızdır, idari sözleşmeler, idarelerin tek yanlı, kamusal yetkiye dayanarak, kamu hizmetinin gereklerinin yerine getirilmesi için kamu yararı amacı ile taraflar arasında akdedilen ve idareye üstün hak ve yetkiler veren, gerektiğinde tek yanlı değişiklik ve fesih yetkisini de idareye tanıyan nitelikte sözleşmelerdir. Kamu idarelerinin özel hukuk alanında akdettikleri sözleşmelerin ise; idari sözleşme niteliği taşımayıp, özel hukuk kurallarına göre düzenlendiği kuşkusuzdur. Öte yandan, idarelerce mal veya hizmet alımı için ihaleye çıkılması safhasında ihalenin sonuçlanıp kesinleşmesine kadar geçen aşamada tesis edilen işlemlerin idari nitelikte olduğu kabul edilmekte ve bu aşamada ortaya çıkan anlaşmazlıkların çözümünün idari yargı yerler ine,ihalenin kesinleşmesi ve sözleşmenin akdedilmesinden sonraki aşamada idare ile yüklenici arasındaki sözleşmenin uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların görüm ve çözümünün ise özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerlerine ait olduğunda kuşku bulunmamaktadır. ” hususları vurgulanmıştır.

Yine, Uyuşmazlık Mahkemesinin benzer nitelikteki 13/10/2014 tarih ve 2014/671 Esas-2014/890 Karar; 04/06/2013 tarih ve 2013/394 Esas-2013/881 Karar; 16/06/2003 tarih ve 2003/47 Esas-2003/51 Karar sayılı kararlarında da; sözleşme aşamasına kadar kanuna dayanılarak idarece alman karar ve yapılan işlemlerin iptali istemiyle açılan davaların idari yargı yerinde, sözleşme yapıldıktan sonra sözleşme hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıkların ise sözleşme ve özel hukuk hükümlerine göre adlî yargı yerinde görülmesi gerektiği hususu genel kabul görmektedir.

Somut olayda, personel taşımacılığı ihalesini kazanan davacı şirketin hizmet alımına ait sözleşmeye aykırı olarak yüklendiği işi süresinde yerine getirmediği gerekçesiyle davalı idare tarafından sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiği, davacı şirketin ise hukuka aykırılığını ileri sürdüğü bu işlemin iptalini talep ettiği anlaşıldığından, uyuşmazlığın çözümünde özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.” demek suretiyle, 2247 sayılı Yasa’nın 10 ve 13. maddeleri gereğince, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına ve dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

Başkanlıkça, 2247 sayılı Yasa’nın 13. maddesine göre Danıştay Başsavcısı’nın da yazılı düşüncesi istenilmiştir.

Danıştay Başsavcısı: “2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı” başlıklı 2/1 maddesinde; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları; idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları ile tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar, idari dava türleri olarak sayılmıştır.

Görüldüğü üzere, İdare Hukuku kuralları içinde kamu hizmetinin yürütülmesi amacıyla kamu gücü kullanılarak tek yanlı irade beyanıyla tesis edilen idari işlemler, idari eylemler ve idari sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklar sebebiyle açılan davaların görüm ve çözümü İdari Yargının görev alanında bulunmaktadır.

Öte yandan, Danıştay ve Uyuşmazlık Mahkemesi içtihatlarına göre; ihale sonrası sözleşme imzalanıncaya kadar meydana gelen uyuşmazlıkların idari yargıda, sözleşmenin imzalanmasından sonra ve sözleşme hükümlerinin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlıkların ise özel hukuk hükümlerine göre adli yargıda çözümü gerekmektedir.

Somut olayda, Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğünce Personel Taşımacılığı Hizmet Alımı için yapılan ihale sonucunda davacı şirket tarafından vergi borcu olduğu halde taraflar arasında en baştan usule aykırı olarak sözleşme imzalandığından dolayı uğranıldığı ileri sürülen zararın tazmini istemiyle idari yargı yerinde dava açılmışsa da, ihaleyi kazanan davacı şirketin yüklendiği işi, hizmet alımına ait sözleşme hükümlerine aykırı olarak yerine getirmediği gerekçesiyle ihale sözleşmesi feshedilmiş olup, davacı şirket tarafından da sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle uğradığı zararların tazmini istenmektedir.

Bu durumda, kesinleşen ihale sonrasında taraflar arasında imzalanan ihaleye konu işin yapımına ilişkin sözleşmenin uygulanması aşamasında ortaya çıkan uyuşmazlıklardan kaynaklanan ve anılan sözleşmenin idarece feshedilmesinden sonra davacı şirketin uğradığı zararın tazminine karar verilmesi istemiyle açılan bu davanın görüm ve çözümünde adli yargının görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

SONUÇ: Açıklanan nedenle, 2247 sayılı Kanun’un 13. maddesi uyarınca yapılan başvurunun kabulünün uygun olacağı düşünülmektedir.” şeklinde yazılı düşünce vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Ali ÇOLAK, Yusuf Ziyaattin CENİK, Alaittin Ali ÖĞÜŞ, Süleyman Hilmi AYDIN, Mehmet AKBULUT ve Yüksel DOĞAN’ın katılımlarıyla yapılan 30.11.2015 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME: Başvuru yazısı ve dava dosyası örneği üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, davalı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü vekilinin anılan Yasanın 10/2.maddesinde öngörülen yönteme uygun olarak yaptığı görev itirazının reddedilmesi ve dahi 12/1.maddede belirtilen süre içinde başvuruda bulunması üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nca, davalı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü açısından 2247 sayılı Yasa’nın 10 ve 13.maddelerinde öngörülen biçimde, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarıldığı anlaşılmaktadır.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim İsmail SARI’nın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Uğurtan ALTUN ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından 30/05/2013 tarihinde personel taşımacılığı hizmet alımı için yapılan ihale sonucunda davacı şirket ile imzalanan 28/06/2013 tarihli sözleşmenin 17/01/2014 tarihinde davalı idarece feshedilmesinin ardından, 26.406,54 TL tutarındaki sözleşme damga vergisi, 15.849,50 TL tutarındaki karar pulu ve 63.000.00 TL tutarındaki ceza bedeli ile irat kaydedilen 167.000,00 TL kesin teminat bedelinin yasal faizi ile birlikte iadesi talebinin reddine ilişkin 29/08/2014 tarih ve 31044 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

Dosya kapsamında yapılan incelemede; Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından “Personel Taşımacılığı Hizmet Alımı” için 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında açılan ihaleyi kazanan davacı RE-DA-PA Tur. Rek. Dağ. Paz. Tur. Nak. İnş. Mak. Taah. San. Tic. Ltd. Şti. ile davalı idare arasında 4735 sayılı Kamu ihale Sözleşme Kanunu çerçevesinde işin yapımı için sözleşme ve eki şartname imzalanarak işin yapımı aşamasına geçildiği, sonrasında davalı idare tarafından ihale kapsamındaki işin süresinde gerçekleştirilmediğinden bahisle 14/01/2014 tarihli ve 1571 sayılı Makam Olur’u ile sözleşmesinin tek taraflı feshedilmesine karar verildiği, davacı şirket tarafından bu işlemin iptali istemi ile görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

04.01.2002 tarih ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun ”Amaç” başlıklı 1.maddesinde; ”Bu Kanunun amacı, kamu hukukuna tabi olan veya kamunun denetimi altında bulunan veyahut kamu kaynağı kullanan kamu kurum ve kuruluşlarının yapacakları ihalelerde uygulanacak esas ve usulleri belirlemektir.” denilmiştir.

“Kapsam” başlıklı 2. maddesinde de; “Aşağıda belirtilen idarelerin kullanımında bulunan her türlü kaynaktan karşılanan mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihaleleri bu Kanun hükümlerine göre yürütülür:

  1. a)Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler, il özel idareleri ve belediyeler ile bunlara bağlı; döner sermayeli kuruluşlar, birlikler (meslekî kuruluş şeklinde faaliyet gösterenler ile bunların üst kuruluşları hariç), tüzel kişiler,
  2. b)Kamu iktisadi kuruluşları ile iktisadi devlet teşekküllerinden oluşan kamu iktisadi teşebbüsleri,
  3. c) Sosyal güvenlik kuruluşları, fonlar, özel kanunlarla kurulmuş ve kendilerine kamu görevi verilmiş tüzel kişiliğe sahip kuruluşlar (mesleki kuruluşlar ve vakıf yüksek öğretim kurumları hariç) ile bağımsız bütçeli kuruluşlar,
  4. d) (a), (b) ve (c) bentlerinde belirtilenlerin doğrudan veya dolaylı olarak birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları her çeşit kuruluş, müessese, birlik, işletme ve şirketler,
  5. e)4603 sayılı Kanun kapsamındaki bankalar ile bu bankaların doğrudan veya dolaylı olarak birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları şirketlerin yapım ihaleleri

Ancak, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ve bu Fonun hisselerine kısmen ya da tamamen sahip olduğu bankalar, 4603 sayılı Kanun kapsamındaki bankalar ve bu bankaların doğrudan veya dolaylı olarak birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları şirketler ( (e) bendinde belirtilen yapım ihaleleri hariç) 4603 sayılı Kanun kapsamındaki bankaların 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa tabi gayrimenkul yatırım ortaklıkları ile enerji, su, ulaştırma ve telekomünikasyon sektörlerinde faaliyet gösteren teşebbüs, işletme ve şirketler bu Kanun kapsamı dışındadır.”  denilmiştir.

05.01.2002 tarih ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun ”Kapsam” başlıklı 2. maddesinde; ”Bu Kanun, Kamu İhale Kanununa tabi kurum ve kuruluşlar tarafından söz konusu Kanun hükümlerine göre yapılan ihaleler sonucunda düzenlenen sözleşmeleri kapsar.” denilmiş, ”İlkeler” başlıklı 4.maddenin 3.fıkrasında; ”…Bu Kanun kapsamında yapılan kamu sözleşmelerinin tarafları, sözleşme hükümlerinin uygulanmasında eşit hak ve yükümlülüklere sahiptir. İhale dokümanı ve sözleşme hükümlerinde bu prensibe aykırı maddelere yer verilemez. Kanunun yorum ve uygulanmasında bu prensip göz önünde bulundurulur.”  denilmiştir.

Belirtilen yasal düzenlemeler çerçevesinde, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ile 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun kamu hukukunu ilgilendiren yasalar olması nedeniyle, sözleşme aşamasına kadar yasaya dayanılarak idarece alınan karar ve yapılan işlemlerin iptali istemiyle açılan davaların idari yargı yerinde, sözleşme yapıldıktan sonra sözleşme hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıkların ise sözleşme ve özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde görülmesi gerekmekte ise de, sözleşme yapıldıktan sonra tesis edilse bile sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanmayan, sözleşmeden doğan bir hak veya alacağın takibi niteliğini taşımayan, idarenin kamu gücüne dayanarak ve tek yanlı olarak tesis ettiği idarî işlemlerin iptali istemiyle açılan veya bu nitelikteki idarî işlemler nedeniyle doğan tazminat istemleri nedeniyle açılan davaların da idarî yargı yerinde görülüp çözümlenmesi gerektiği tartışmasızdır.

 İdari sözleşmeler, idarelerin tek yanlı, kamusal yetkiye dayanarak, kamu hizmetinin gereklerinin yerine getirilmesi için kamu yararı amacı ile taraflar arasında akdedilen ve idareye üstün hak ve yetkiler veren, gerektiğinde tek yanlı değişiklik ve fesih yetkisini de idareye tanıyan nitelikte sözleşmelerdir. Kamu idarelerinin özel hukuk alanında akdettikleri sözleşmelerin ise; idari sözleşme niteliği taşımayıp, özel hukuk kurallarına göre düzenlendiği kuşkusuzdur.

Öte yandan, idarelerce mal veya hizmet alımı için ihaleye çıkılması safhasında ihalenin sonuçlanıp kesinleşmesine kadar geçen aşamada tesis edilen işlemlerin idari nitelikte olduğu kabul edilmekte ve bu aşamada ortaya çıkan anlaşmazlıkların çözümünün idari yargı yerlerine, ihalenin kesinleşmesi ve sözleşmenin akdedilmesinden sonraki aşamada idare ile yüklenici arasındaki sözleşmenin uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların görüm ve çözümünün ise özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerlerine ait olduğunda kuşku bulunmamaktadır.

 Somut olayda, ihaleyi kazanan davacı şirketin, sözleşmeye aykırı olarak yüklendiği işi süresinde yerine getirmediği gerekçesiyle davalı idare tarafından sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiği, davacı şirketin ise, hukuka aykırılığını öne sürdüğü bu işlemin iptalini talep ettiği anlaşıldığından, uyuşmazlığın çözümünde özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının başvurusunun kabulü ile, davalı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü vekilinin görev itirazının reddine ilişkin Ankara 2. İdare Mahkemesince verilen kararın kaldırılması gerekmiştir.

SONUÇ: Davanın çözümünde ADLİ YARGI YERİNİN görevli olduğuna, bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile, davalı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü vekilinin GÖREV İTİRAZININ REDDİNE İLİŞKİN Ankara 2. İdare Mahkemesince verilen 19.12.2014 gün ve E:2014/1724 sayılı KARARIN KALDIRILMASINA, 30.11.2015 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

47344735Görevli Yargı Yoluİhaleİhale Avukatıihale hukukuKamu İhale KurumuSözleşmenin FeshiUyuşmazlık Mahkemesi
Read more
  • Published in UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ
No Comments

KİK KARARLARI

VIEW ALL
  • İhale Kapsamında Tedarik Edilmesi Gereken Maddeler İçin Belli Bir Markaya İşaret Edilmesinin Hukuka Aykırılığı

  • İhalenin İptal Edilmesi – İdarenin Takdir Hakkını İhale Hukukunun Temel İlkeleri Çerçevesinde Kullanmasının Gerektiği – Danıştay Kararı

HİZMET AŞIRI DÜŞÜK

VIEW ALL
  • ÖNEMLİ TEKLİF BİLEŞENİ BELİRTİLMEDEN YAPILAN AŞIRI DÜŞÜK SORGULAMALARI MEVZUATA AYKIRIDIR

  • SORGULAMA YAZISINDA AÇIKLAMA İSTENİLEN MALİYET BİLEŞENLERİ NET OLMALIDIR

YAPIM AŞIRI DÜŞÜK

VIEW ALL
  • İdareye Süresi İçerisinde Şikayet Başvurusunda Bulunmayan Başvuru Sahibinin İddiası Süre Yönünden Reddedilir

  • İhale Kapsamında Sunulan Faturalarda Birim Fiyat Bilgisi Bulunmayanların Kabul Edilmemesi ve Bulunanların İse İş Deneyim Tutarını Sağlamaması

DUYURULAR

VIEW ALL
  • 1 Haziran 2019 İtibariyle İhale Dokümanlarının İdarelerden Satın Alınması Uygulaması Kaldırılıyor

  • Kameder Danışmanlık

Ankara Web Tasarım © 2015. All rights reserved.

TOP