Yılı 2018
Dairesi 5
Karar No 400
İlam No 45
Tutanak Tarihi 12.11.2019
Keşif artışı
………….. Şti. ve ……………..İş Ortaklığı yüklenimindeki ………….. TL ihale bedelli ………. ay süreli ve 696 sayılı KHK’nın 127 maddesi hükmü gereğince üç aylık süre uzatımı verilen ………….. Belediyesi ………. işi hakediş ödemelerinde
A) …………… tarih ve …………. sayılı iş artışı oluru ile 4 adet araç artışına gidildiği, iş artışı olurunda 1 adet kazıcı yükleyici (2013 ve üstü model kendi malı veya kiralık) için yeni fiyat analizinin fiyatı belli olmayan işlerde yeni birim fiyat tespiti, Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin 37 nci maddesinde yer alan düzenlemeler çerçevesinde yapılması gerekirken iki firmadan teklif alınarak fiyatı düşük olan tutarın yeni analiz fiyatı kabul edilerek hakedişe dahil edildiği, hakedişe dahil edilen 1 adet kazıcı yükleyici 2013 ve üstü model kendi malı veya kiralık gösterilmesine rağmen kazıcı yükleyicinin idare malı (belediye malı) olduğunun tespit edilmesi neticesinde ………… TL kamu zararına sebebiyet verildiği hususu ile ilgili olarak;
İdare ile müteahhit arasında yapılan sözleşmenin, “Sözleşme Kapsamında Yaptırılabilecek İlave İşler, İş Eksilişi ve İşin Tasfiyesi” başlıklı 29 uncu maddesinde; (Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin 53. Maddesi)
“29.1. Öngörülmeyen durumlar nedeniyle iş artışının zorunlu olması halinde, işin;
a) Sözleşmeye konu hizmet içinde kalması,
b) İdareyi külfete sokmaksızın asıl işten ayrılmasının teknik veya ekonomik olarak mümkün olmaması, şartlarıyla, sözleşme bedelinin %20’sine kadar oran dahilinde, süre hariç sözleşme ve ihale dokümanındaki hükümler çerçevesinde ilave iş aynı yükleniciye yaptırılabilir. İşin bu şartlar dahilinde tamamlanamayacağının anlaşılması durumunda iş artışı yapılmaksızın hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilir. Bu durumda, yüklenicinin sözleşme bedeli tamamlanıncaya kadar işi ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmesi zorunludur,” denilmektedir.
……….. Belediyesi tarafından ………. işi kapsamında iş artışına gidilmiş ve yeni birim fiyat tespiti yapılarak hakedişlere 1 adet kazıyıcı aracı eklenmiştir. Yeni fiyat analizinin hatalı olduğu gerekçesiyle denetçi tarafından piyasa araştırması yapılmış ve sorumlular tarafından tespit edilen yeni birim fiyat fahiş bulunmuştur.
Yapılan incelemede; sorumlular tarafından, kazıyıcının idare malı olduğu yönündeki tespitin hatalı olduğu, işin devredildiği alt yüklenici ………….. Şti tarafından piyasadan kazıyıcının kiralandığı, kazıyıcının belediye sınırları içinde her alanda oldukça yoğun çalıştırılan bir araç olduğu, dolayısıyla yüksek bir bedel kiralama maliyetinin olacağı, sorguda belirtilen fiyat analizlerinin hatalı olduğu, çünkü alınan tekliflerin hiçbirisinde çalışma saatleri ile ilgili bir belirliliğin olmadığı, diğer yandan teklifin tek vardiya üzerinden alındığını halbuki araçların en az 2 vardiya usulü çalıştırıldığı ifade edilmiştir.
Denetçi her ne kadar raporda kendisi tarafından yapılan fiyat araştırmasının ………. Ticaret ve Sanayi Odasınca tasdik ettirildiğini, teklif verenlerce yüklenicin aldığı fiyatların fahiş olduğunun ifade edildiğini belirtmiş olsa da araçların sahadaki uygulama şekli, çalışma saatleri göz önünde bulundurularak teklif alınması gerektiğinden bu yöntemle doğru fiyata ulaşılması mümkün değildir. Diğer yandan taraflarca anlaşmaya varılarak ve idaresince tasdik edilerek yeni birim fiyat tespiti yapılmış olduğundan ve bunun aksi yönünde yapılacak bir belirleme idarenin takdir hakkını kısıtlamış olacağından yapılan uygulama ve ödemede mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.
Bu itibarla; …………. tarih ve …………. sayılı iş artışı oluru ile 4 adet araç artışına gidildiği, iş artışı olurunda 1 adet kazıcı yükleyici (2013 ve üstü model kendi malı veya kiralık) için yeni fiyat analizinin fiyatı belli olmayan işlerde yeni birim fiyat tespiti, Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin 37 nci maddesinde yer alan düzenlemeler çerçevesinde yapılması gerekirken iki firmadan teklif alınarak fiyatı düşük olan tutarın yeni analiz fiyatı kabul edilerek hakedişe dahil edildiği, hakedişe dahil edilen 1 adet kazıcı yükleyici 2013 ve üstü model kendi malı veya kiralık gösterilmesine rağmen kazıcı yükleyicinin idare malı (belediye malı) olduğunun tespit edilmesi neticesinde kamu zararı oluşmadığına, dolayısıyla ………….. TL ile ilgili olarak ilişilecek husus bulunmadığına,
İş bu ilamın tebliğ tarihinden itibaren aynı Kanunun 55 inci maddesi gereğince altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle,
….. karar verildi.
B) İdari şartnamenin 25.3.2. maddesinde yemek ve yol giderlerinin teklif fiyata dahil olduğu belirtildiği halde keşif artışı yoluyla bir adet 14+1 servis aracının hakedişlere dahil edilerek ödemede bulunulması neticesinde ……….. TL kamu zararına sebebiyet verildiği hususu ile ilgili olarak;
İdare ile müteahhit arasında yapılan sözleşmenin, “Sözleşme Kapsamında Yaptırılabilecek İlave İşler, İş Eksilişi ve İşin Tasfiyesi” başlıklı 29 uncu maddesinde;
“29.1. Öngörülmeyen durumlar nedeniyle iş artışının zorunlu olması halinde, işin;
a) Sözleşmeye konu hizmet içinde kalması,
b) İdareyi külfete sokmaksızın asıl işten ayrılmasının teknik veya ekonomik olarak mümkün olmaması, şartlarıyla, sözleşme bedelinin %20’sine kadar oran dahilinde, süre hariç sözleşme ve ihale dokümanındaki hükümler çerçevesinde ilave iş aynı yükleniciye yaptırılabilir. İşin bu şartlar dahilinde tamamlanamayacağının anlaşılması durumunda iş artışı yapılmaksızın hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilir. Bu durumda, yüklenicinin sözleşme bedeli tamamlanıncaya kadar işi ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmesi zorunludur.” hükmü yer almaktadır.
Yapılan incelemede sorumlular tarafından gönderilen savunmalarda; teklif fiyata sadece yemek giderlerinin dahil olduğu, söz konusu servis aracının belediye personelinin veya belediye başkanının gün içinde verdiği görevlendirmelerde kullanıldığı, vatandaş ve kurumlar tarafından belediyelerin yerel düzeyde tüm sorunların çözüm yeri olarak değerlendirildiği, dolayısıyla temizlik işinin rutin çalışma ve vardiyaları dışında askeriye, polis, öğrenci yurtları, üniversite, hastane gibi yerlerde iş makinelerinin personelinin müdahalesinin gerektiği yerlerde ve işlerde personelin acil olarak naklinde kullanıldığı, araca yüklenici ile yapılan sözleşmede belediyenin rutin çalışma programına göre yapılan işlerle ilgili değil asıl olarak belediyenin iş programı dışında kalan acil işleri, acil müdahale gereken işleri ve program dışı işleri için ihtiyaç duyulduğu bu nedenle iş aratışına gidildiği ifade edilmiştir. Belediyelerin ihtiyaçlarından doğan zaruriyeti gidermek için iş artışına gitmelerinde mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.
Bu itibarla; İdari şartnamenin 25.3.2. maddesinde yemek ve yol giderlerinin teklif fiyata dahil olduğu belirtildiği halde keşif artışı yoluyla bir adet 14+1 servis aracının hakedişlere dahil edilerek ödemede bulunulması neticesinde sorumluların yapmış oldukları savunmalar yeterli görüldüğünden kamu zararı oluşmadığına, dolayısıyla ………… TL ile ilgili olarak ilişilecek husus bulunmadığına
İş bu ilamın tebliğ tarihinden itibaren aynı Kanunun 55 inci maddesi gereğince altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle,
……… karar verildi.
- Published in İhale Danışmanı, İhale Danışmanı İstanbul, SAYIŞTAY KARARLARI
Sayıştay Kararı – Fazla Ödeme
Yılı 2018
Dairesi 6
Karar No 712
İlam No 47
Tutanak Tarihi 24.12.2019
Fazla Ödeme
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda;
Denetçi tarafından … Tesislerinde dış cephesine yapılan koruyucu vernikleme için yükleniciye fazla ödemede bulunulması suretiyle …-TL kamu zararına neden olunduğunun iddia edildiği görülmüşse de;
Sorumluların savunmalarından; sorguda yer alan metraj farkı olan 528 m2’nin; 3 ara sokakta ve toplam 2 adet seyir terasında bulunan toplam .. m2’lik … adet pergola ve toplamda …m2 iç metrajı bulunan cephedeki çiçekliklere ait olduğu, restoran duvarları, çatısı ve balık satış reyonlarının cephelerini ifade eden … m2’ye ek olarak yukarıda belirtilen 2 bölüme ilişkin metrajlarla birlikte vernik uygulanan yüzey alanının … m2 olarak tespit edildiği, faturalandırmanın ise fiilen vernik uygulanan yüzey alanı metrajından daha düşük şekilde … m2 olarak yapıldığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, yapılan ödemede mevzuata aykırılık bulunmadığından sorgu konusu edilen …-TL ödeme hakkında ilişilecek husus bulunmadığına 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55’inci maddesi uyarınca işbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
- Published in Fazla Ödeme, SAYIŞTAY KARARLARI, Sayıştay Kararı
SAYIŞTAY YÖNETİM BİRİMLERİNİN GÖREVLERİ İLE ÇALIŞMA ESAS VE USULLERİ HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK
MADDE 1 – 17/12/2011 tarihli ve 28145 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Sayıştay Yönetim Birimlerinin Görevleri ile Çalışma Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmeliğin 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“d) Sıralı amirler: Sayıştay Başkanı ve sırasıyla; başkan yardımcısı, bölüm başkanı, birim başkanı ile birim amirini,”
MADDE 2 – Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3 – Bu Yönetmelik hükümlerini Sayıştay Başkanı yürütür.
- Published in İhale Danışmanı, SAYIŞTAY KARARLARI
İşin Ebatlarının Küçülmesi ve Yeni Birim Fiyat Oluşturulması
SAYIŞTAY KARARI
Dosya No 39764
Tutanak No 41196
Tutanak Tarihi 15.12.2015
- Yeni Birim Fiyat Oluşturulması
…………. Belediyesi “muhtelif cadde ve sokaklarında tretuvar tamir bakım ve yenileme” işinde 15*30*70 ebatlarda renkli beton bordür döşenmesi iş kalemi yapımı iptal edilerek yerine 15*30*50 ebatlarda renkli beton bordür döşenmesi iş kalemi yapılmıştır.
İhale dosyasından; …………. Belediyesinin yaklaşık maliyeti ………TL olan muhtelif cadde ve sokaklarında tretuvar tamir bakım ve yenileme işi için ihaleye çıktığı, 15*30*70 ebatlarda beton bordür döşemesi işinin ……..TL ile yaklaşık maliyet içinde en yüksek iş kalemi olduğu anlaşılmıştır. “15*30*70 ebatlarda beton bordür” döşemesi iş kalemi yaklaşık maliyette birim fiyatı …… TL iken ……. İnşaat Tic.San.Ltd.Şti. bu iş kalemine ……… TL teklif vererek ihaleyi almıştır. Daha sonrasında ise söz konusu iş kalemi hiç yapılmayarak yerine benzer iş kalemi olan “15*30*50 ebatlarda renkli beton bordür” döşemesinin yapılması kararlaştırılmıştır. Söz konusu iş kaleminin birim fiyatının belirlenebilmesi için önce idare tarafından bu iş kaleminin analizi yapılmış ve birim fiyatı ……… olarak belirlenmiş daha sonrada belli bir kırım uygulanarak ………. TL olarak yeni birim fiyat kararlaştırılmıştır.
04.03.2009 tarih ve 27159 sayılı mükerrer Resmi Gazetede yayımlanan Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği eki Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 22’inci maddesinde yeni fiyatın tespitinde iş kalemi niteliğine göre sıralamaya uyularak oluşturulan analizlerden birinin kullanılacağı belirtilmiş ve ilk sırada yüklenicinin birim fiyatlarının/teklifinin tespitinde kullanarak teklif ekinde idareye sunduğu ve yeni iş kalemi ile benzerlik gösteren iş kalemlerine ait analizler sayılmıştır.
Söz konusu “iş”te yüklenici iş kalemlerine ait analiz sunmamıştır. Ancak, ……..Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü tarafından hazırlanan yeni birim fiyat analizleri aşağıda belirtildiği gibi hem 15*30*70 ebatlarda renkli beton bordür döşenmesi iş kalemi hem de “15*30*50 ebatlarda renkli beton bordür döşenmesi aynıdır.
Buradan da anlaşılacağı üzere iptal edilen iş kalemi ile yeni birim fiyatı belirlenen iş kalemi aynı nitelikte ve aynı maliyettedir.
…
Her ne kadar dilekçesinde, 15*30*70 ve 15*30*50 şeklindeki iki farklı bordür uygulamasının benzer analiz giderlerine sahip olmadığı ve yeni işin ebatların farklılığı ve renkli olmasının hem girdi maliyetlerini hem de işçilik maliyetlerini arttırdığı ve buna göre yapılan analizin noksan olduğu ileri sürülmekte ise de, söz konusu işin yaklaşık maliyetine ilişkin ihale dokümanı incelendiğinde, iptal edilen 15*30*70 beton bordür döşenmesi iş kalemi için belirlenen birim fiyatı ……. TL iken, yeni iş kalemi olan 15*30*50 renkli beton bordür döşenmesi iş kaleminin de birim fiyatının …………. TL olarak belirlendiği, benzer şekilde, yine söz konusu işte kullanılan iş kalemlerinden 15*25*50 renkli beton bordür döşenmesi işine ilişkin yaklaşık maliyet hesabında da birim maliyetin ……… TL olarak belirlendiği, dolayısıyla, anlaşılmıştır. İşin renkli bordür olması ve ebatların küçülmesinin birim fiyatları önemli oranda etkilemediği
İhale süreci incelendiğinde; yapılmasından vazgeçilen iş kaleminin yaklaşık maliyette (……..TL) en büyük kalem olduğu (……..TL) ve yüklenici bu kalemi hem yaklaşık maliyete göre hem de diğer teklif veren firmaların birim fiyat teklifine göre düşük teklif vermiştir. Bu durumdan da anlaşıldığı üzere yüklenici iptal edilecek iş kalemini çok düşük teklif verip diğer kalemleri daha yüksek belirleyerek aşırı düşük fiyat sorgulaması yapılmadan ihaleyi almıştır. Şayet ihale ………. İnşaat Tic.San.Ltd.Şti yerine en yüksek teklif veren firmaya verilmiş olsaydı; …….Belediyesi belirlenen yeni iş kalemi ile daha düşük bir bedelle söz konusu işin tamamını yaptırmış olacaktı çünkü diğer firmaların verdiği tekliflerde bütün kalemlerde eşdeğer bir kırım varken ………İnşaat Tic.San.Ltd.Şti.nin ise sadece hiç yapılmayan kalem olan 15*30*70 bordür döşemesi (15*30*70 bordür yaklaşık maliyet ………. TL, firmanın teklifi …….. TL) ile yaklaşık maliyette 13.460,00 m öngörülen ama 1.012,00m yapılan 10*20*50 bordür döşemesine (10*20*50 bordür yaklaşık maliyette …….. TL, firmanın teklifi ……..TL) yaklaşık olarak %75 kırım vererek ihaleyi almıştır.
Ayrıca sorumlunun dilekçesinde konunun soruşturma konusu olduğu belirtilmiştir. Sayıştay’a intikal eden belgelerden ön inceleme aşamasının tamamlandığı ve kamu zararı tutarının tahsil edildiği ve soruşturma izni verilmemesi gerektiği yönünde karar alındığı anlaşılmıştır. Rapor dosyası ve eki belgelerden tahsilatın gerçekleştirildiğine ilişkin bir belge mevcut değildir.
Bu itibarla, 6.Daire tarafından 271 sayılı ilamın 6 ncı maddesiyle verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE,
(… Daire Başkanı ………, …Daire Başkanı …….. ile Üyeler …….. ve …………’ın; “271 sayılı ilamın 6 ncı maddesiyle; …….. Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğünce ihale edilen “……… Tretuvar Tamir Bakım ve Yenileme İşi”nde, “yeni birim fiyat belirlenen bir iş kalemine ilişkin olarak yüklenicinin teklif ettiği aynı mahiyetteki iş kaleminin birim fiyatı dikkate alınmadan yeni birim fiyat belirlenmesi sonucu toplam ……… TL kamu zararına neden olunduğu” iddiasıyla tazmin hükmü verilmiştir.
İlamda, iptal edilen “15*30*70 ebatlarda beton bordür döşenmesi” iş kalemi için İdarece yaklaşık maliyette belirlenen birim fiyat ………. TL iken, yeni iş kalemi olan “15x50x30 renkli beton bordur döşenmesi” iş kalemi birim fiyatının da …….. TL olarak belirlendiğinden hareketle, bu iki iş kaleminin aynı mahiyette olduğu ve yüklenicinin “15x70x30 renksiz beton bordür döşenmesi” işi için verdiği (……. TL/Mtül) teklif fiyatın, aslında farklı bir iş kalemi olan “15x50x30 renkli beton bordür döşenmesi” işi için de aynen uygulanması gerektiğinden bahisle, toplam ………-TL. kamu zararı hesabı çıkarıldığı görülmüştür.
Savunmaya göre,2011 yılı sonunda yaklaşık maliyeti hazırlanıp 2012 yılı başında ihalesi yapılan 2 nolu tretuvar yapım işinde de, daha önceki yıllarda yaptırılan “15x70x30 ölçülerindeki beton bordur yaptırılması” iş kalemi öngörülmüş ve ona göre yaklaşık maliyet hazırlanmıştır. Ancak, 15x70x30 ölçülerindeki beton bordürün “Şehir İçi Yollar Tasarım Kurallarına” uygun olmadığı ve yapılan tretuvarların yüksek olduğu, yaşlı ve engelli vatandaşların inmekte çıkmakta zorluk çektikleri, araç kapılarının sürtündüğü, çarptığı veya açılmadığı yönlerinde yapılan çok sayıda şikâyetler üzerine belediye üst yönetiminin de şifahi talimatları doğrultusunda iptal edilerek mimari açıdan daha estetik ve uygun olan 15x50x30 ölçülerindeki renkli beton bordur iş kalemi yaptırılmıştır.
Öncelikle, İdare’nin böyle bir proje değişikliği yapma yetkisinin olduğu kabul edilmiş ve İlamda bu husus sorgulanmamıştır.
Yine, savunmada yer alan ;
“Yeni iş kalemi için yapılan analizin eksik ve hatalı olduğu,
Yaptırılmasından idarece vazgeçilen 15x70x30 ölçülerindeki beton bordürün dik olarak uygulanmakta olup, renksiz olduğu, İdarece yaptırılan 15x50x30 ölçülerindeki beton bordürün ise, yatay olarak döşenmekte olup, renkli ve pahalı bir bordür uygulaması olduğu,
15x30x70 ebadındaki bordür dik uygulandığından 15 cm lik tabana yastık harcı konulurken, 15x30x50 ebadındaki bordur yatay uygulandığından 30 cm lik tabana yastık harcı konulduğu, bu durumda yapılan yeni analize 2 katı yastık harcı maliyeti konulması gerekeceği,
Diğer taraftan, 15x30x70 bordur uygulamasında 70 cm aralıkla derz dolgu harcı, 15x30x50 ebadında bordur uygulamasında 50 cm. aralıkla derz dolgu harcı konulması gerekiyor olmasına rağmen, yeni yapılan analize beton harç, malzeme ve işçilik giderlerinin sehven yanlış yansıtıldığı, olması gereken analizin uygulanması sonucu bulunan birim fiyatın daha yüksek olacağı (…….. TL/Mtül),
Her iki iş kaleminin de; ölçüleri, şekli, uygulama tekniği, yapım şartları, teknik özellikleri farklı olup, aynı mahiyette değerlendirilemeyeceği,
İdarenin yaptığı piyasa araştırmasına göre yeni iş kalemi için önerilen rakamın piyasa fiyatları ile uyumlu ve uygun olduğu, ortalama piyasa fiyatı ve gerçek değeri ……..-……….-TL/Mtül olan bir imalatı idarenin …….-TL/Mtül fiyatından yaptırdığı,”
Şeklindeki açıklamalar ışığında konu değerlendirildiğinde;
Yapım İşleri Genel Şartnamesinin “Sözleşmede bulunmayan işlerin fiyatının tespiti” başlıklı 22 nci maddesinde;
“(1) 12nci maddenin 4üncü fıkrasında belirtilen proje değişikliği şartlarının gerçekleştiği hallerde, işin yürütülmesi aşamasında idarenin gerekli görerek yapılmasını istediği ve ihale dokümanında ve/veya teklif kapsamında fiyatı verilmemiş yeni iş kalemlerinin ve/veya iş gruplarının bedelleri ile 21 inci maddeye göre sözleşme kapsamında yaptırılacak ilave işlerin bedelleri, ikinci fıkrada belirtilen usuller çerçevesinde yüklenici ile birlikte tespit edilen yeni birim fiyatlar üzerinden yükleniciye ödenir.
(2)Yeni fiyatın tespitinde iş kalemi veya iş grubunun niteliğine göre aşağıdaki sıralamaya uyularak oluşturulan analizlerden biri kullanılır:
a)Yüklenicinin birim fiyatlarının/teklifinin tespitinde kullanarak teklifi ekinde idareye sunduğu ve yeni iş kalemi/grubu ile benzerlik gösteren iş kalemlerine/gruplarına ait analizlerle kıyaslanarak bulunacak analizler.
b)İdarede veya diğer idarelerde mevcut olan ve yeni iş kalemine/grubuna benzerlik gösteren analizlerle kıyaslanarak bulunacak analizler.
c)İhaleyi yapan idarenin daha önce gerçekleştirdiği ve ihale konusu işe benzer nitelikteki yapım işlerinin sözleşmelerinde ortaya çıkan iş kalemleri/gruplarına ait maliyet analizleriyle kıyaslanarak bulunacak analizler.
ç)Yeni iş kaleminin/grubunun yapılması sırasında tutulacak puantajla tespit edilecek malzeme miktarları, işçi ve makinelerin çalışma saatleri ile diğer tüm girdiler esas alınarak oluşturulacak analizler.
….
Hükümleri yer almaktadır.
Söz konusu işte yüklenici İdareye tekliflerine ait analizler sunmamıştır. Dolayısıyla, yeni iş kalemine ilişkin Yüklenici analizi mevcut değildir. Yine, savunmada yer alan ifadeler değerlendirildiğinde, ilamda geçen; “yüklenicinin teklif ettiği aynı mahiyetteki iş kaleminin birim fiyatı” nın mevcudiyetinden de söz edilemez.
Şartnamede geçen, “İdarede veya diğer idarelerde mevcut olan ve yeni iş kalemine/grubuna benzerlik gösteren analizlerle kıyaslanarak bulunacak analizler” hükmü kapsamında ………. Bakanlığı analizlerinden yararlanılarak yeni analiz ve yeni birim fiyat oluşturulmuş ve uygulanmıştır.(……….-TL/Mtül) (Yaklaşık maliyet cetvelinde, söz konusu iş kalemi için uygulanan analiz sonucu belirlenmiş olan birim fiyat ise,…….. TL/Mtül.dür.)
Bu itibarla, burada kamu zararı doğduğundan bahsetmek mümkün değildir. sadece adı geçen yüklenicinin toplam teklifi kapsamında iptal edilen veya edilmeyen birkaç imalata düşük teklif vererek kendisine avantaj sağlamış olabileceğinden bahsedilebilir. Ancak, ihale aşamasında yapılması gereken (aşırı düşük teklif sorgulaması gibi) bazı işlemler, İhale Komisyonu tarafından yapılmamış ve ihale gerçekleşmiştir. Yasal başvuru ve şikayet yolları kullanılmamış ve ihale kesinleşmiştir. İhale sonrasındaki bahsi geçen işlemler ise mevzuata uygun olarak gerçekleştirildiğinden, tazmin hükmünün kaldırılması gerekir.” Şeklindeki azınlık görüşlerine karşı), oyçokluğuyla,
Karar verildiği 15.12.2015 tarih ve 41196 sayılı tutanakta yazılı olmakla iş bu ilam tanzim kılındı.
- Published in Aşırı Düşük Teklif, SAYIŞTAY KARARLARI, YAPIM AŞIRI DÜŞÜK
Anahtar teslimi götürü bedel yapım işinde, eksilen iş tutarına uygulanan tenzilat oranının yanlış alınması
SAYIŞTAY KARARI
- Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 23. maddesi
- İş Eksilişinin Nasıl Hesaplanacağı
- Yapımından Vazgeçilen İşlerin Bedeli
SAYIŞTAY TEMYİZ KURULUNA BAŞVURUYA KONU OLAY
1- 53 sayılı İlamın 3. maddesiyle; Anahtar teslimi götürü bedel yapım işinde, eksilen iş tutarına uygulanan tenzilat oranının yanlış alınması sebebiyle … TL’ye tazmin hükmü verilmiştir.
İlamda Gerçekleştirme Görevlisi sıfatıyla sorumlu tutulan …, …, …, … ve Harcama Yetkilisi sıfatıyla sorumlu tutulan …’in aynı mahiyetteki temyiz dilekçelerinde özetle;
Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 23. maddesinde belirtildiği üzere; İdarenin gerekli görerek yapılmasını istediği, ancak fiyat teklif cetvellerinde bulunmayan yeni iş kalemlerinin bedelleri yüklenici ile birlikte tespit edildiğini, burada iş artışından bahsedildiğini, ancak iş eksilişi ile ilgili bir hükmün bulunmadığını, dolayısı ile artan imalatların birim fiyatları anlaşmaya tabii olduğunu, ancak azalan imalatlarla ilgili bir hüküm bulunmadığından azalan iş kalemlerinin birim fiyatları YÎGŞ’nin 23. maddesine göre hesaplanmasının mümkün olmadığını,
Zira 25.09.2012 tarihli 35477 Tutanak nolu Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı (A) ile işaretlenen bölümde “Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 23. maddesinde, anahtar teslimi götürü bedel işleri de kapsayacak biçimde, iş artışı sebebiyle ortaya çıkan ilave işlerin bedellerinin tespit yöntemi düzenlenmiş, ancak azalan işlerin fiyatlandırılması konusunda bir açıklık getirilmemiştir.” denildiğini,
… … Anadolu Lisesi Yapım İşi götürü bedel teklif alınarak ihale edildiğinden teklif ekinde herhangi bir teklif cetveli bulunmadığını, dolayısı ile yüklenicinin hangi iş kalemine ne teklif ettiğinin belli olmadığını,
Bu durumda 25.09.2012 tarih ve 35477 tutanak nolu Sayıştay Temyiz Kurulu kararına bakıldığında; (B) ile işaretlenen bölümde “bu çerçevede bakıldığında, bahse konu olan imalatların sözleşmede bulunmayan bir iş olmadığı ve anahtar teslimi götürü bedelli olarak ihale edilmiş işin, iş artışından kaynaklanmadığı nedeniyle YÎGŞ’nin 23 .maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği açıktır.
Bu durumda yapımından vazgeçilen işlerin bedeli işe ait sözleşme ve ekleri dahilinde kalınarak tespit edilmelidir.
İşin yaklaşık maliyetine esas miktar hesaplamaları ve pursantaj değeri esas alınarak, yapımından vazgeçilen işlerin pursantaj cetvelinde yer alan ağırlıklarını toplam sözleşme bedeli ile mukayese etmek suretiyle fiyatlandırma yapılması gerekir.” denildiğini,
Yüklenicinin İdareye teklif ekinde sunduğu teklif cetveli bulunmadığından bu işin iş artışında azalan imalatların bu şekilde hesap edildiğini,
Zira 25.09.2012 tarihli 35477 Tutanak nolu Sayıştay Temyiz Kurulu Kararının (C) işaretli bölümünde, “Anahtar teslimi götürü bedel işleri de kapsayacak biçimde iş artışı sebebiyle ortaya çıkan ilave işlerin bedellerinin tespiti yöntemi düzenlenmiş, ancak azalan işlerin fiyatlandırılması konusuna bir açıklık getirilmemiştir. Söz konusu olayda iş eksikliği olduğu, dolayısı ile kanunun, YÎGŞ’nin 23. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği açıktır. Bu durum da yapımından vazgeçilen işlerin bedeli işe ait sözleşme ve ekleri dahilinde kalınarak tespit edilmiştir. Söz konusu anahtar teslimi götürü bedel işinde, İdare tarafından yüklenicinin teklif bedelini gösteren hesap cetveli istenildiğinden ve yüklenici tarafından da İdareye sunulduğundan yukarıda belirtilen doğrultuda yapımından vazgeçilen imalat kalemlerinin fiyatlandırılmasında, yüklenicinin teklif kapsamında sunduğu fiyatların esas alınması gerekir.”denildiğini,
Yüklenici … … Anadolu Lisesi Yapım İşinde götürü bedel teklif verdiğini ve teklif ekinde teklif cetveli sunmamış olduğundan bu işte azalan imalatlar 25.09.2012 tarihli 35477 Tutanak nolu Sayıştay temyiz kurulu kararı (B) ile işaretlenen kısmında belirtildiği şekilde pursantaj cetvelinde yer alan ağırlıkların toplam sözleşme bedeliyle mukayese etmek sureti ile fiyatlandırıldığını, fiyat anlaşması da bu şekilde yapıldığını,
Kaldı ki YİGŞ’nin 23. maddesi gereği her bir iş kalemi için ayrı ayrı anlaşma yapılabileceğini, burada anlaşma tutanağında artan ve azalan birim fiyatlar gösterildiğini, dolayısı ile İdarece yapılan uygulamanın doğru olduğunu,
Aldıkları keşif artışı kararı ile ilgili olarak gerek Sayıştay denetçisi, gerekse yargı kararında, “Her ne kadar mevzuatta iş eksilişinin ne şekilde fiyatlandırılacağına ilişkin düzenleme bulunmasa da hakkaniyet gereği iş artışının fiyatlandırılması için izlenen yöntemin işin eksilişinin fiyatlandırılmasında da aynen uygulanmasının işin tabiatına uygun düşeceği düşünülmektedir.” denildiğini, şimdi burada ‘’Her ne kadar mevzuatta iş eksilişinin ne şekilde fiyatlandırılacağına ilişkin düzenleme bulunmasa da” cümlesini iyi değerlendirmek gerektiğini, zira bu idarenin yaptığı işlemin aslında kanun, yönetmelik ve mevzuat hükümlerine uygun olduğunun itirafı olduğunu, ancak buna rağmen kanun, yönetmelik ve mevzuata uygun olan aldıkları kararın hakkaniyet kurallarına uymadığını söylemenin hangi hakkaniyet anlayışı olduğunu, hakkaniyet ve adalet anlayışı kişilerin kişisel kanaatleri ve düşünceleri ile oluşturacağı kavramlar olmadığını, ancak kanun ve yönetmeliklerle belirlenecek kavramlar olduğunu, eğer herkes kendi hakkaniyet ve adalet anlayışı ile karar vermeye kalkarsa, orada kanun, hak ve adaletten söz edilebilir mi sorusunun doğduğunu, kendilerine çıkartılan bu haksız fahiş zimmetlerin hangi kanun, hangi yönetmelik ve şartnamenin, hangi maddelerine göre çıkartıldığını, cevap vermek gerekirse sadece kişisel görüşe dayanan hakkaniyet ve adalet anlayışına göre olduğunu, Kanunlar adalet ve hakkaniyeti sağlamak için var olduğunu, eğer herkes kendi kişisel anlayışına göre adalet ve hakkaniyeti oluşturmaya kalkarsa orada adalet ve hakkaniyet olamayacağını,
Ayrıca burada Yüksek fen kurulu kararlarından bahsedildiğini, oysa YİGŞ’nin 22. maddesi de yüksek fen kurulu kararı da bu şekilde olmadığı gibi, eksilen işler o madde dikkate alınarak yapılsa bile her iş kalemi için aynı tenzilatla anlaşma zorunluluğu bulunmadığını, kaldı ki burada tenzilat diye bir olayın da bulunmadığını, fiyat anlaşması bulunduğunu, bu sebeple her bir iş kalemi için ayrı anlaşma sağlanabileceğini, bu anlaşma yetkisinin de idarelere verildiğini,
İdarenin ayrıca burada kurum menfaatlerini de gözettiğini, zira idarenin kanunların, şartnamelerin ve yönetmeliklerin (4735 Kamu İhaleleri Sözleşme Kanunu ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi) kendilerine verdiği yetki ile yüklenici ile pazarlık yaptığını ve Bayındırlık rayicine göre belirlenen iş artış kalemlerinden %18 tenzilat yapılarak kurum menfaatini de gözettiğini, kaldı ki mevzuata göre %1 tenzilat da yapabileceklerini, işte hakkaniyet anlayışını idarenin kanun, şartname ve yönetmeliklerin verdiği yetkiye dayanarak burada uyguladığını, kaldı ki ortada yapılan bir iş ve bu işin ödenen hak edilmiş bir bedeli bulunduğunu,
Bu şekilde kendilerine ödettirilmeye çalışılan hiçbir kanun, yönetmelik ve şartnameye dayandırılmayan haksız kamu zararına sebebiyet verildiğini kabul etmediklerini, temyiz kurulunun alacağı düzeltme kararı ile hakkaniyeti ve adaleti sağlayacağına inandıklarını belirterek kararın düzeltilmesini ve üzerlerine çıkartılan zimmetin kaldırılmasını talep etmişlerdir.
BAŞSAVCILIK MÜTALAASI
“Anahtar teslimi götürü bedel üzerinden yapılan dava konusu işle ilgili düzenlenen sözleşmede iş artışı, eksilişi ve işin tasfiyesi konularında sözleşme ve eklerinde birim fiyatları bulunmayan yeni iş kalemlerinin bedelinin hesabı konusunda Yapım İşleri Genel Şartnamesi Hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. Mevcut işte iş artışı gerekli olduğundan artışa isabet eden iş kalemlerinin miktar ve birim fiyatlarının hesaplanması Yapım İşleri Genel Şartnamesi 22. maddesine göre yapılacağı açık olarak belirtilmiş olup eksilen iş kalemlerinin de miktar ve birim fiyatlarının hesaplanmasının aynı maddeye göre hesaplanması gerekmektedir. Nitekim Yüksek Fen Kurulunun anahtar teslimi götürü bedel yapım işlerinde yapımından vazgeçilen iş kalemlerine ait birim fiyatlarının sözleşme eki YİGŞ’nin 22. maddesinin kıyasen uygulanması ilişkin 23.03.2011 tarih ve 2011/5 ve 08.08.2011 tarih ve 2011/8 sayılı kararları bulunmaktadır.
Yukarda belirtilen hususlar karşısında Anahtar teslimi götürü bedel üzerinden yapılan işle ilgili olarak artan ve eksilen imalat kalemlerinin her ikisine de Yapım İşleri Genel Şartnamesi 22. maddesi esas alınarak aynı birim fiyatı yöntemiyle hesaplanması gerektiğinden ihtilaf konusu olay hakkında verilen tazmin karan yasaldır.
Arz ederim.”
denilmiştir.
Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra,
SAYIŞTAY TEMYİZ KURULU KARARI
… Tic. Ltd. Şti İş Ortaklığı yüklenimindeki … Anadolu Lisesi Yapım İşi 21/08/2013 tarihinde anahtar teslimi götürü bedel üzerinden akdedilmiştir. Bu işe ilişkin olarak 13/02/2015 tarih ve 30934976-000-953 sayılı onayla … TL tutarında iş artışı yapıldığı görülmüştür. İş artış onayı ve eki belgelerin incelemesi neticesinde; iş artışının tutarı hesap edilirken, artan ve eksilen imalat tutarının her ikisinin de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2012 yılı birim fiyatları esas alınarak belirlendiği, iş artış kalemleri için belirlenen bu tutarlar üzerinden yüzde 18 tenzilat yapıldığı, ancak eksilen imalat tutarının, sözleşme bedelinin yaklaşık maliyete oranlanması ile bulunan oranın, eksilen imalat tutarıyla çarpılması suretiyle hesap edildiği, dolayısıyla iş eksiliş tutarının Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2012 Yılı birim fiyatları üzerinden yüzde 32,6 tenzilatla hesaplandığı anlaşılmıştır.
4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun 24. maddesinde;
“Mal ve hizmet alımlarıyla yapım sözleşmelerinde, öngörülemeyen durumlar nedeniyle bir iş artışının zorunlu olması halinde, artışa konu olan iş;
a) Sözleşmeye esas proje içinde kalması,
b) İdareyi külfete sokmaksızın asıl işten ayrılmasının teknik veya ekonomik olarak mümkün olmaması,
Şartlarıyla, anahtar teslimi götürü bedel ihale edilen yapım işlerinde sözleşme bedelinin %10’una, birim fiyat teklif almak suretiyle ihale edilen mal ve hizmet alımlarıyla yapım işleri sözleşmelerinde ise %20’sine kadar oran dahilinde, süre hariç sözleşme ve ihale dokümanındaki hükümler çerçevesinde aynı yükleniciye yaptırılabilir.” denilmektedir.
İşe ait sözleşmenin 27. maddesinde iş artışı, eksilişi ve işin tasfiyesi konularında ve 28. maddesinde sözleşme ve eklerinde birim fiyatı bulunmayan yeni iş kalemlerinin bedelinin hesabı konusunda Yapım İşleri Genel Şartnamesi hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 22. Maddesinde ise iş artışı dolayısıyla ortaya çıkan iş kalemlerinin fiyatlarının yeni birim fiyat yapılması sistemi içerisinde tespit edilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.
İş artışı gerekli olduğunda, artışa isabet eden iş kalemlerinin miktar ve birim fiyatlarının hesaplanması, aynı şekilde mezkur 22. madde uyarınca hesaplama paralelliği sağlanması açısından eksilen iş kalemlerinin de miktar ve birim fiyatlarının belirlenmesi gerekmektedir.
Nitekim Yüksek Fen Kurulunun, anahtar teslimi götürü bedel yapım işlerinde ortaya çıkan fiyat anlaşmazlığına ilişkin olarak, 23/03/2011 tarih ve 2011/5 sayılı ve 08/08/2011 tarih ve 2011/8 sayılı Kararlarında; yapımından vazgeçilen iş kalemlerine ait birim fiyatların, sözleşme eki YİGŞ’nin 22. maddesinin kıyasen uygulanması suretiyle, bu maddede öngörülen usul ve esaslar doğrultusunda tespit edilmesine karar verilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat ve açıklamalar değerlendirildiğinde, anahtar teslimi götürü bedel işlerde bir iş artışı yapılmasına lüzum görüldüğünde, artan ve eksilen imalatların Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 22. maddesi hükmü çerçevesinde aynı yöntemle hesaplanması gerektiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle artan ve eksilen imalat kalemlerinin her ikisinin de aynı birim fiyat yöntemiyle hesaplanması, dolayısıyla artan ve eksilen imalatların her ikisine de aynı tenzilatın uygulanması gerekmektedir.
…
- Published in Genel, SAYIŞTAY KARARLARI
Fiyat Farkı Ödemelerinde Hazinece Karşılanan Tutarların Dikkate Alınması Ve Hakediş Ödemelerinden Düşülmesi
SAYIŞTAY KARARI
- Fiyat Farkı Hesabı
- Hakedişten Yapılması Gereken Fiyat Farkı Kesintisinin Yapılmaması
- Fiyat Farkının Yanlış Hesaplanması
Konu: A) Malullük, Yaşlılık Ve Ölüm Sigorta Primlerinden İşveren Hissesinin Beş Puanlık Kısmı Hazine Tarafından Karşılanmasına Rağmen, Fiyat Farkı Hesabında Bu Düşüşün Dikkate Alınmaması
- B) İşçilik Dışındaki Diğer Unsurlara Kararnamenin 7 İnci Maddesine Göre Hesap Edilmesi Gereken Fiyat Farkının Anılan İşin Şartname Ve Sözleşmesine Aykırı Olarak Hesap Edilmemesi Nedeniyle Hakedişlerden Yapılması Gereken Fiyat Farkı Kesintisinin Yapılmaması
Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra gereği görüşüldü;
1-) 1218 sayılı İlam’ın 1. Maddesi ile, 07.07.2008 tarihinde …………TL ihale bedeli ile ………… Şti.’ne ihale edilen “………… Hizmet Alımı” işinde;
- A) 01.10.2008 tarihinden itibaren malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta primlerinden işveren hissesinin beş puanlık kısmı Hazine tarafından karşılanmasına rağmen, fiyat farkı hesabında bu düşüşün dikkate alınmayarak ödeme yapılması nedeniyle …………-TL’ye;
- B) İşçilik dışındaki diğer unsurlara Kararnamenin 7 inci maddesine göre hesap edilmesi gereken fiyat farkının anılan işin Şartname ve Sözleşmesine aykırı olarak hesap edilmemesi nedeniyle hakedişlerden yapılması gereken fiyat farkı kesintisinin yapılmaması sonucu …………-TL’ye olmak üzere toplam …………TL’ye tazmin hükmü verilmiştir.
Dilekçi dilekçesinde özetle,
(A) Bendi ile ilgili olarak, Hazine tarafından karşılanan tutarların Hazinenin bir desteği olup, hakedişten düşülmesi durumunda, firmanın ilgili yasadan kaynaklanan hakkının engellenmiş olacağını; Hazine tarafından karşılanan tutar, borcunu zamanında ödeyen firmalara tanınan bir hak olduğundan, kesinti yapılmasının eşit muamele ve yasal düzenlemeye aykırı olduğunu belirtmiş ve emsal mahkeme kararlarını dilekçe ekinde sunarak tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmiştir.
(B) Bendi ile ilgili olarak, İlam’da konu olan bedelin tahsili için Başkanlık Makamınca ilgili firma hakkında ………… 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2012/630 Esas No ile 08.10.2012 tarihinde dava açıldığını belirterek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmiştir.
Başsavcılık karşılama yazısında,
“Sorumlular ilamın 1/a maddesiyle, 5 puanlık prim desteği (Hazine yardımı) nin, müteahhidin hak edişinden kesilmemesi nedeniyle verilen tazmin hükmünün, desteğin bir teşvik unsuru olarak ödendiğini, hak edişten kesilmesi halinde, desteğin sağlanmamış olacağını, yerel mahkemelerin de bu yönde karar verdiğini ileri sürerek kaldırılmasını istemişlerdir. Talep yerinde olduğundan, tazmin hükmünün sorumlular üzerinden kaldırılması,
Sorumlular ilamın 1/B maddesiyle yanlış fiyat farkı uygulaması nedeniyle verilen tazmin hükmünün, fazla ödemenin tahsili için ahizi hakkında dava açıldığını ileri sürerek kaldırılmasını istemişlerdir.
Ancak, her hangi bir tahsilat sağlanmadığından istemin reddedilmesi,
Uygun mütalaa olunmaktadır.” Denilmiştir.
(A) Bendi ile ilgili olarak, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “Prim oranları ve devlete katkısı” başlıklı 81 inci maddesinin (ı) bendinde aynen;
“(Ek: 17/4/2008-5763/24 md.) Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıları çalıştıran özel sektör işverenlerinin, bu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden, işveren hissesinin beş puanlık kısmına isabet eden tutar Hazinece karşılanır. İşveren hissesine ait primlerin Hazinece karşılanabilmesi için, işverenlerin çalıştırdıktan sigortalılarla ilgili olarak bu Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna vermeleri, sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarı yasal süresinde ödemeleri, Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmaması şarttır. Ancak Kuruma olan prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarını 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre tecil ve taksitlendiren işverenler ile 29/7/2003 tarihli ve 4958 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununa ve 22/2/2006 tarihli ve 5458 sayılı Sosyal Güvenlik Prim Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile diğer taksitlendirme ve yapılandırma Kanunlarına göre taksitlendiren ve yapılandıran işverenler bu tecil, taksitlendirme ve yapılandırmaları devam ettiği sürece bu fıkra hükmünden yararlandırılır. Bu fıkra hükümleri Kamu idareleri işyerleri ile bu Kanuna göre sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar ve yurt dışında çalışan sigortalılar hakkında uygulanmaz…” denilmektedir.
01.10.2008 tarihinden sonra yürürlüğe giren düzenlemeye göre, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden, işveren hissesinin beş puanlık kısmına isabet eden tutar Hazinece karşılanmaya başlanılmıştır. Dolayısıyla Fiyat Farkı Kararnamesinin 8’inci madde esaslarına göre yapılacak fiyat farkı ödemelerinde Hazinece karşılanan tutarların dikkate alınması ve hakediş ödemelerinden düşülmesi gerekir. Aksi halde aynı prim tutarının hem bütçeden hem de Hazineden ödenmesi yolu açılmış olur.
Nitekim bu husus, Kamu İhale Genel Tebliği’nin “Personel Çalıştırılmasına Dayalı Hizmet Alımlarında Teklif Fiyata Dahil Olacak Masraflar” başlıklı maddesinin 17 nci fıkrasında aynen;
“(Ek: 25/10/2008 – 27035 R.G. / 4 md.) 15/5/2008 tarihli ve 5763 sayılı Kanunun 24 üncü maddesi ile 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 81 inci maddesinin birinci fıkrasına eklenen (ı) bendinde; özel sektör işverenlerinin, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden, işveren hissesinin beş puanlık kısmına isabet eden tutarın Hazinece karşılanacağı hüküm altına alınmıştır.
İhale dokümanında personel sayısının belirlendiği ve haftalık çalışma saatlerinin tamamının idare için kullanıldığı tüm hizmet alımı ihalelerinde, teklifler Hazine tarafından karşılanacak olan işveren sigorta primi tutarı dikkate alınmadan, işveren payları üzerinden hesaplanarak sunulacak ve değerlendirilecektir. Bu çerçevede, fiyat farkı hesaplanması öngörülen ihalelerde sözleşmenin yürütülmesi aşamasında, yüklenicinin yukarıda anılan Kanun hükmü uyarınca prim teşvikinden yararlanması halinde 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa Göre İhalesi Yapılacak Olan Hizmet Alımlarına İlişkin Fiyat Farkı Hesabında Uygulanacak Esasların 8 inci maddesinde yer alan, ‘b) İhale (son teklif verme) tarihi itibarıyla işveren tarafından karşılanacak olan sosyal sigorta primi ve işsizlik sigortası primine ilişkin toplam tutarda; asgari ücret değişikliği veya sigorta primi alt sınır değişikliği ile prim oranları değişikliği gibi sebeplerle meydana gelecek fark,
…506 sayılı Kanun gereğince işveren nam ve hesabına Hazinece yapılacak olan ödemeler de dikkate alınmak suretiyle bu Esasların 7 nci maddesi uygulanmaksızın ödenir veya kesilir.’ hükmü gereğince, Hazine tarafından karşılanan prim tutarı, idare tarafından yüklenicinin hakedişinden kesilecektir.” denilmek suretiyle açık bir biçimde ifade edilmiştir.
01.10.2008 tarihinden itibaren malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta primlerinden, işveren hissesinin beş puanlık kısmı Hazine tarafından karşılandığından aynı mahiyetteki ikinci kez prim ödenmesinin önlenmesi için buradaki ödemeden %5 prim tutarının düşülmesi gerekir. %5 prim tutarı düşülmediği takdirde mükerrer ödeme yapılmış olacaktır. Şöyle ki; Firma tarafından gerçekleştirilen hizmet alımı işinde; firma teklif verirken işçi ücreti, primler gibi birçok unsuru içeren toplam maliyetini hesaplamıştır. Firmanın teklifinde, primler de işverenin maliyeti içerisinde yer almakta ve idare tarafından 01.10.2008 tarihine kadar bu primler de firmaya ödenmektedir. İdare işçilerin prim dahil tüm ücretlerini yükleniciye ödemekte, diğer taraftan da Hazine bu işçilere ait işveren payını karşılamaktadır. Böylece işveren payı bir yandan idarece bir yandan da Hazinece ödenmiş olmaktadır.
Bu nedenle, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa Göre İhalesi Yapılacak Olan Hizmet Alımlarına İlişkin Fiyat Farkı Hesabında Uygulanacak Esasların 8 inci madde esaslarına göre yapılacak fiyat farkı ödemelerinde Hazinece karşılanan tutarların dikkate alınması ve hakediş ödemelerinden düşülmesi gerekeceğinden, 1218 sayılı İlam’ın 1. Maddesinin (A) bendi ile verilen tazmin hükmünün mevzuata uygun olduğuna;
(B) bendi ile ilgili olarak;
Tazmin konusu tutarın tahsil edileceği bildirilmekle birlikte, tahsilata ilişkin bir belge gönderilmemesi ve ilam hükmüne de itirazın bulunulmaması nedeniyle 1218 sayılı İlam’ın 1. Maddesinin (B) bendi ile verilen tazmin hükmünün mevzuata uygun olduğuna;
Sonuç olarak, dilekçi talebinin reddedilerek 1218 sayılı İlam’ın 1. maddesi ile verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE,
- Published in SAYIŞTAY KARARLARI
Fazla Yapılmış Ödemenin Yükleniciden Tahsili
SAYIŞTAY KARARI
- Kararın Konusu İhale Mevzuatı ile İlgili Kararlar
- İdarenin Sehven Fazla Ödeme Yapması
- Fazla Yapılan Ödemenin Tahsili
Hükümden sonra tahsilat;
4- 64 sayılı İlamın 1. maddesinin D) bendiyle; … yüklenimindeki … İşinde; YF.21.262 poz nolu imalat birim fiyat analizinde kereste malzeme olarak yer aldığı halde bu imalattaki kereste için YF.V.0208/A pozundan ayrıca kereste bedeli ödendiği gerekçesiyle … TL’nin tazminine ilişkin hüküm tesis edilmiştir.
Yukarıda adı geçen Sorumlular, ilam maddesinin tamamı için GENEL AÇIKLAMA ve SORUMLULARIN EKSİK TESPİTİ konusunda yaptıkları açıklamalardan sonra ortaklaşa gönderdikleri temyiz dilekçesinde İLAM MADDESİNİN D) BENDİNE ilişkin olarak ise özetle; “Y.F.21.262 poz nolu imalat birim fiyat analizinde kereste malzeme olarak yer aldığı halde bu imalattaki kereste için YF. V. 0208/A pozundan ayrıca kereste bedeli ödenmesi” sonucu sehven yapılmış olduğu önceki savunmalarında da belirtilmiş olan hatadan kaynaklı fazla ödemeye ilişkin faizi ile birlikte … TL’lik bedelin 12.05.2016 tarihinde yükleniciden tahsil edildiğine dair ödeme belgesinin (dilekçe ekinde) sunulduğunu bildirmişlerdir.
Başsavcılık mütalaası, ilam maddesinin A) bendine ilişkin olarak yukarıda işbu Temyiz Kurulu İlamının 1. maddesinde belirtildiği gibidir.
Yukarıda adları sayılan duruşmaya katılan sorumlular ile Sayıştay Savcısının sözlü açıklamalarının dinlenmesinden ve dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra (yine yukarıda adı sayılan duruşmaya katılmayan sorumlunun ise dosya üzerinde ve gıyabında),
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
YF.21.262 poz nolu imalat birim fiyat analizinde kereste malzeme olarak yer aldığı halde bu imalattaki kereste için YF.V.0208/A pozundan ayrıca kereste bedeli ödenmesi konusunda sorumlular tarafından yapılan bildirime göre; yapılan fazla ödeme (faiziyle birlikte … TL olarak) 12.05.2016 tarih ve 2016000358694541 işlem nolu T. … Bankası T.A.O. dekontu ile tahsil edilmiştir.
Dilekçe ekinde yer alan belgelere göre bildirilen bu tahsilat, hüküm tarihi olan 22.12.2015 tarihinden sonra yapılmıştır.
Bu itibarla, söz konusu ilam hükmüne karşı tazmin hükmü ile ilgili olarak ahizinden tahsilat bildirilmekte olup, -ilamdaki konuyla ilgili olduğu tahsilat belgelerinden açıkça anlaşılan- hükümden sonra yapılan bu tahsilat ilam hükmünün infazı mahiyetinde olacağından; temyiz dilekçesi hakkında Kurulumuzca YAPILACAK İŞLEM OLMADIĞINA, (… Daire Başkanı … ile Üye …’ın aşağıda yazılı azınlık görüşlerine karşı) oy çokluğuyla,
Karşı oy gerekçesi/Azınlık görüşü
… Daire Başkanı … ile Üye …’ın;
Her ne kadar sorumlular tarafından tahsilat bildirilmekte ise de; öncelikle tazmin hükmü, konunun esası yönünden ilamda belirtilen gerekçelerle “tasdik” edilmelidir. Diğer bir ifadeyle, ancak tasdik kararı verildikten sonra hükümden sonra yapıldığı anlaşılan tahsilat işlemi hakkında “yapılacak işlem olmadığı” şeklinde karar verilebilir.
Dolayısıyla, Temyiz Kurulu Kararının konunun esası yönünden “tasdik” ve tahsilat yönünden “yapılacak işlem olmadığı” şeklinde olması gerekir.
- Published in SAYIŞTAY KARARLARI
Yeni Fiyat Tespitinde İdarede Veya Diğer İdarelerde Mevcut Olan Ve Yeni İş Kalemine Benzerlik Gösteren İş Kalemlerine Ait Analizlerin Kullanılması Yoluna Gidilmesi
Kamu İdaresi Türü | Diğer Özel Bütçeli İdareler |
---|---|
Yılı | 2016 |
Dairesi | 4 |
Karar No | 176 |
İlam No | 120 |
Tutanak Tarihi | 1.3.2018 |
Kararın Konusu | İhale Mevzuatı ile İlgili Kararlar |
…………. yüklenimindeki ………işinde; yeni birim fiyatının tespitinde kamu zararına sebebiyet verildiği iddiasına ilişkin olarak yapılan incelemede;
Söz konusu işte ABB/37-Y poz numaralı “Asfalt Betonu Binder Tabakası Yapılması (Kırılmış ve Elenmiş Çakıllı Malzeme İle)” imalatı keşifte yer almadığından yeni birim fiyat düzenlenmesi yoluna gidilmiştir.
Yeni fiyata dayanak teşkil eden analize bakıldığında M.K.T “Malzemenin Kantarla Tartılması” pozu için ……. TL/Ton rayiç belirlendiği görülmektedir. Söz konusu imalatın Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) rayiçlerine bakıldığında 2012 yılında …… TL, 2013-2016 yılları arasında ise …… TL olarak belirlendiği görülmektedir. Dolayısıyla ABB/37-Y pozunun alt analizinde yer alan kantarla tartma bedeli, KGM’nin her yıl yayınladığı rayiçlere kıyasen çok daha yüksek belirlenmiştir.
Konuya ilişkin olarak yapılan savunmalarda; “Yeni fiyatın hesabında, ikinci fıkranın (a) bendine göre, teklif analiz ile kıyaslanarak bulunan analizin kullanılması halinde, bu analizin temsil ettiği iş kalemi miktarı ile yeni tespit edilecek iş kalemi miktarının rayiçlere ve genel giderlere tesiri dikkate alınır.” hükümleri uyarınca “M.K.T. (Malzemenin Kantar ile Tartılması)” pozuna ait teklif birim fiyat, Genel Müdürlüğümüzün 29.06.2012 tarihli ve ……. sayılı yazısı doğrultusunda yüklenicinin 27.08.2012 tarihli ve ……. sayılı dilekçesi ekinde idareye verdiği teklif birim fiyatlarına ait analizlerden alınmıştır,” denilmekte ise de;
04.03.2009 tarih ve 27159 Mükerrer Sayılı Resmi Gazete de yayımlanan Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinin, 03.07.2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelik ile değişik 30. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde ; hem götürü bedel hem de birim fiyatlı işlerde isteklinin teklifi ile birlikte analiz verme zorunluluğu bulunmakta ve analizin “sözleşmenin uygulanması aşamasında kullanılmak” üzere istendiği belirtilmekteydi. Ancak bu madde hükmünün Danıştay Onüçüncü Dairesinin 26.04.2010 tarih ve E: 2010/93 sayılı kararı ile iptal edilmesi üzerine, bu kararın gereği olan değişiklikler “Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile yapılarak 26.06.2010 tarih ve 27623 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmış ve isteklilerden teklif ekinde analiz istenmesi uygulaması son bulmuştur.
Yine, Kamu İhale Kurumu tarafından yayımlanan (RG 30.07.2010 tarih ve 27657 sayılı) Kamu İhale Genel Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğin 45.1.3(b) bendinde;”……sorgulamaya konu edilmeyen iş kalemleri/grupları için analiz sunulması istenilmeyecektir” denilmektedir.
Diğer bir analiz isteme şekli olan, aşırı düşük fiyat sorgulaması ise tekliflerin verilmesinden sonra yapıldığından, bu şekilde idareye verilen analizlerin de yeni birim fiyatlarda kullanılması mümkün değildir.
Bu durum çerçevesinde, yeni fiyat tespitinde Y.İ.G.Ş.’nin 22’nci maddesinde ikinci fıkranın ikinci sırada bulunan, idarede veya diğer idarelerde mevcut olan ve yeni iş kalemine benzerlik gösteren iş kalemlerine ait analizlerin kullanılması yoluna gidilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan yeni birim fiyatın tespitinde rayiçlerin kullanılmasında, analizlerden farklı olarak öncelik sırası belirlenmemiş, “kaynakların verimli kullanılması”nın gözetilerek şartnamede belirtilen rayiçlerden biri, birkaçı veya tamamının uygulanabileceği hüküm altına alınmıştır.
Bu nedenle İdarenin Karayolları Genel Müdürlüğü rayiçlerinde birim fiyatı ….. TL olan tartı bedeli için, …….. TL/ton belirlemesi ve onay vermesi sonucu kamu zararına sebebiyet verilmiştir.
Bu itibarla, ABB/37-Y poz numaralı “Asfalt Betonu Binder Tabakası Yapılması (Kırılmış ve Elenmiş Çakıllı Malzeme İle)” imalatında, İdarenin Karayolları Genel Müdürlüğü Birim Fiyatı ……. TL olan tartı bedeli için, ……. TL/Ton belirlemesi nedeniyle meydana gelen ……….-TL kamu zararının, sorumlularına ortaklaşa ve zincirleme ödettirilmesine,
Oy birliğiyle karar verildi.
- Published in SAYIŞTAY KARARLARI, YAPIM AŞIRI DÜŞÜK
İdarelerin İhale Hukukuna İlişkin Konularda Danışmanlık Hizmeti Almasının Mümkün Olduğu
Kamu İdaresi Türü | Diğer Özel Bütçeli İdareler |
---|---|
Yılı | 2016 |
Dairesi | 8 |
Karar No | 129 |
İlam No | 116 |
Tutanak Tarihi | 13.3.2018 |
Kararın Konusu | İhale Mevzuatı ile İlgili Kararlar |
Danışmanlık Hizmeti Alımı:
… Müdürlüğü tarafından kurumun kendi sözleşmeli avukatı olmasına rağmen, hizmet alım ihalelerinde aşırı düşük tekliflerin değerlendirilmesi ve ihale sonuçlarına itirazların incelenerek cevapların yazılması için dışarıdan danışmanlık hizmetinin alınması konusuna ilişkin olarak;
Gönderilen savunmalardan; Müdürlüğün 2016 yılında gerçekleştirdiği Personel Taşımacılığı Hizmeti Alımı ile Personel Çalıştırmaya Dayalı Malzemeli Genel Temizlik ve İlaçlama Hizmeti Alımı ihalelerine ilişkin olarak aşırı düşük tekliflerin sorgulanması ve yapılan şikayet ve başvuruların incelenerek rapor hazırlanması işinin, özel uzmanlık, deneyim gerektirdiği ve Kurumda bu işleri yapabilecek yeterli personelin bulunmadığı görüldüğünden, Kurum tarafından … Barosunca öngörülen ücretler üzerinden danışmanlık hizmetinin satın alınmasında mevzuata aykırı bir durumun olmadığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, kamu zararı oluşmayan … TL ile ilgili olarak ilişilecek husus bulunmadığına,
(Üye …’ün; “İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Yönetmeliğin 10’uncu maddesinde; ihalelere ilişkin başvuru ve şikayetlerin, ihale yetkilisince bizzat incelenebileceği gibi ihale yetkilisinin görevlendireceği bir veya birden fazla raportör tarafından da incelenebileceği, belirtilmektedir. Yine aşırı düşük teklif sorgulamasının da mevzuat gereği kurumda oluşturulan ihale komisyonu tarafından yapılması gerekmektedir.
Dolayısıyla Kurumca gerçekleştirilen hizmet ihalelerine ilişkin olarak başvuru ve şikâyetlerin incelenmesi, değerlendirmelerin yapılması için dışarıdan danışmanlık hizmeti alınması mümkün değildir. Bu işlerin, kurumun sözleşmeli avukatı ile idari personelden kurulan komisyona yaptırılması gerekmektedir. Nitekim, avukatlık hizmet sözleşmesinde kurum avukatının, kendisine verilen tüm işleri yapmayı taahhüt ettiği görülmektedir.
Bu itibarla, kamu kaynaklarının etkin kullanılması ilkesi gereği kurumun kendi personeli tarafından yapılması gereken işler için dışarıdan danışmanlık hizmeti alınması sonucu oluşan … TL kamu zararının sorumlularından tazminine karar verilmesi gerekir.” şeklindeki ayrışık görüşüne karşın) oy çokluğuyla, karar verildi.
- Published in HİZMET AŞIRI DÜŞÜK, SAYIŞTAY KARARLARI
- 1
- 2